Hak gaspı?

Bu sefer fazlasıyla kişisel bir meseleye değineceğiz.
Ancak mesele kişisel gibi gözükse de, bu ülke insanının hakkını gasp etme
konusunda çarpıcı bir örnek olduğu iç buraya taşıyacağız. Şimdiden affola!
TURKCELL SUPERONLİNE, METRONET VS VS
İnternet servis sağlayıcılarından Metronet i
kullanıyorduk. Geçtiğimiz Şubat ayı içerisinde Metronet ten, şirket satınalması
nedeniyle Turkcell Superonline a geçtik. Metronet in modemini iade ettik ve
internet hizmetini Turkcell Superonline dan kullanmaya başladık. Şirket,
kendisi bizzat aradı ve böyle bir satınalma olduğunu, aboneliğimizi Turkcell
Superonline a alacaklarını söylediler. Kabul ettik ve eskisinin iptal edilip
yenisine geçişi kabul ettik. Bugüne kadar da Turkcell Superonline dan hizmet
alıp faturalarını ödedik. Herhangi bir şikayetimiz de yoktu. Şirket kendisi
arayıp aboneliği taşıma teklifinde bulununca, eskisiyle irtibatımızın kalmadığı
bilgisine vakıf olması gerektiğini düşündük haliyle.
Ancak bir Türkiye klasiği yaşandı ve Metronet ten 5 adet
ödenmemiş faturamız olduğu ve icra takibi başlatıldığını öğrendik. Sebep; iki
şirketin birleşmesi Temmuz ayında gerçekleşmiş ve biz Metronet i iptal
etmediğimizden Mart tan Temmuz a kadar olan faturalar da tarafımıza tahakkuk
ettirilmiş. Yani, modemi iade etmişiz, şirketin bilgisi dahilinde Turkcell
Superonline a geçmişiz ama iki şirketin bilgi alışverişindeki aksaklık veya
koordinasyon eksikliği nedeniyle kullanmadığımız internete fatura tahakkuk
edebilmiş. İlgili şirketi aradığımızda da, iptali bildirmediğimizden ötürü
faturaların tahakkuk ettiği söylendi. Şirket sırtımızdan hak etmediği
(internet hizmeti sağlayamamış çünkü) para kazanabilmeyi kafasına koymuş demek.
Metronet veya Turkcell Superonline şirketi, bu konuyla
ilgili ciddi bir açıklama yapacaksa, bekleriz. Yok ille ödeyeceksin diyorsa
ve kanunen elimiz kolumuz bağlıysa hak etmedikleri bu bedeli de ödeyeceğiz.
Ancak hala böylesi basit hususlarla hak etmediğini vatandaştan almaya, bunu
da iptali bildirmediniz kılıfıyla yapmaya (aboneliğin taşındığını kendileri
teklif etmeleri hasebiyle biliyorlar) devam eden bir anlayışın olması gerçekten
çok acı. İki güne bir arayıp bir şikayetiniz var mı diye soran Turkcell
Superonline a bu durum hiç yakışmadı.
***
O SUYU İÇMEK ŞART MI
Geçtiğimiz hafta Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek in
ilginç bir basın toplantısı vardı. Ankara da şebeke suyuyla ilgili olarak kötü
koku, pis renk vb gerekçelerle artan şikayetler üzerine basın toplantısı
düzenlemişti Gökçek. Elbette buraya kadar bir anormallik yok. Ancak bundan
sonrası klasik Türk idarecisi profiline uygun seyretti. Yani, çıkıp da belli
veriler dahilinde açıklama yapmak yerine bizzat içerek suyla ilgili herhangi
bir sorun olmadığını göstermeyi yeğledi. Bu durum bile toplumumuzun görmeden
inanmam algısının sürdüğünü gösterdi. Şöyle bir manzarayı herhangi bir
gelişmiş ülkede görmek mümkün müdür acaba Böylesi bir şey yaşansa o ülkelerin
insanlarının nasıl bir tepki vereceğini bir düşünün. Sözün özü, halkın
şikayetlerini umursamaz bir tavırla anında bilmemkimin oyunu , bilmemne lobisinin
kumpası diye kaale almamak ve adama kıllı bir açıklamayla insanları ikna etmek
yerine dalga geçer gibi ben de içiyorum pozu vermek, en başta halka
saygısızlıktır. Biraz ayıp oluyor artık!
https://www.milligazete.com.tr/makale/855715/burak-killioglu/hak-gaspi