Yatak ile masa arasında müzakereler

Abone Ol

Filistin yakasında veya cephesinde ilginç şeyler oluyor. Ortada fol yok yumurta yokken birden Amerikalılar 3 yıl aradan sonra müzakereleri yeniden başlatma kararı aldılar. Acaba kendileri de bir sonuç alabileceklerine inanıyorlar mı Yoksa dostlar alışverişte görsün havasındalar mı İsrail ile Filistinlilerin arasını bulmadan Filistinlilerin arasını bulmak gerekmiyor mu 2007 yılından itibaren Filistinliler arasında ‘musalaha’ yani uzlaşma aranıyor. Kimse oralı değil. Lakin Yahudilerle Filistinlileri bir araya getirmek için seferber oluyorlar. Önceliği iç cepheyi tamir etmeye vermek gerekirken neden yaprak kımıldamayan İsrail-Filistin cephesi hareketlendirilmeye çalışılıyor. Birileri ‘musalaha’ yani uzlaşma yerine ‘tatbii/normalleştirme’ meselesini öne alıyor. Zira bu çevreler İsrail’in hizmetindeler. Filistinlileri uzlaştıracağına Yahudilerle Filistinlileri kucaklaştırmak isteyen Amerikalılar ve ABD’den fazla İsrail Dışişleri Bakanı olan John Kerry’dir. Kimse Filistinlilerin uzlaşmasını sağlamaya çalışmıyor bunun yerine Filistinlilerin bir kısmıyla Yahudileri kucaklaştırmaya çalışıyor! Arap Baharı rüzgarı Hamas lehinde esiyor ve Mahmut Abbas bu rüzgarların tahtını sallamasından endişe ediyordu. Darbe rüzgarları esmeye başlayınca Mahmut Abbas’ın gamzeleri açtı ve morali yerine geldi. Mısır’da Adli Mansur gibi darbecilerle buluştuğunda birlikte kahkaha atma yarışına girdiler. Gün onların günü. Mısır’da İhvan idaresini boğdular şimdi de Gazze’ye nefes aldırmayacaklar. Mahmut Abbas zaten Gazze’ye nefes aldıran tünellerin gereksiz olduğunu ilan etti.

*

Buzdolabındaki barış görüşmelerini yeniden ısıtmak için John Keryy yeni bir girişim başlattı. Belki de bu dünyanın en ilginç girişimlerinden birisi. Ortadoğu kaynıyor Kerry ise yaprak kımıldamayan bir cepheyi yeniden kurcalıyor. Herhalde ABD kendisine ‘çıkarlarına uygun’ bir meşgale ve misyon arıyor! Mısırlı Kıpti Patrik Tovadros ordu tarafından Mısırlı Müslüman kitleler kıyıma uğratılınca umudun geri döndüğünü söylemiştir. Tzipi Livni de Kerry’nin huzurunda Saib Erekat ile bir araya geldiğinde umudun yeşerdiğini söylemiştir. Hayal kurmanın zararı (zorluğu) olmayacağını ifade etmiş. Acaba hayal mi kuruyorlar yoksa hayal mi kurduruyorlar Neden Saib Erekat ya da FKÖ tarafıyla müzakereleri yürütme görevi alakasız bir bakana; Adalet Bakanı Tzipi Livni’ye verildi dersiniz Bir sır olmalı! Gerçekten de ortada garip bir durum var. Netice itibarıyla, müzakereleri ya başbakana bağlı bir ekip yürütür ya da dışişleri bakanlığı yürütür. Elbette Tzipi Livni eski bir Mossad ajanı ve dışişleri bakanı. Konuya vakıf olduğunu söylemeye gerek yok. Lakin yine de bu görüşmeleri dışişleri bakanlığının yürütmesi gerekmez mi Dışişleri bakanlığında adam mı kalmadı

*

Bu sorunun cevabı olarak aklıma gele gele bir tek ihtimal geliyor. Sürecin veya görüşmelerin başarılı olması için Filistin tarafına baskı kurulması icap eder. Bu baskıyı da herhalde en iyi eski bal tuzağı Tzipi Livni kurabilir. Meseleyi biraz daha açacak olursak, İsrail kaynakları skandalı örtbas etmek için tevil etseler de Tzipi Livni geçmişte Mossad’da çalışırken bal tuzağı olarak birçok Arabın yatağını paylaştığını söylemiştir. Sıkı durun bunlardan birisi de Filistinli müzakereci Saib Erekat. Bu durumda görüşmeleri yataktan masaya kaydırmış oluyorlar. Knesset’in sarışını olarak anılan Tzipi Livni’nin Saib Erekat’la birlikte Yaser Abdu Rabbuh’la da mahrem ilişkiler yaşadığı belirtilmektedir. Kendisi zaman zaman bu bal tuzağı meselesine girmiş ve Mossad’daki şeflerinin kendisine böyle bir görevlendirmede bulunmadıklarını lakin böyle bir görevlendirme ile karşılaşması halinde ne cevap vereceğini kestiremediğini söylemiştir. Demek ki bal tuzağı olmaya teşne imiş. Bu durumlarda sukut ikrardan gelir. Bununla birlikte, ülkesinin ali menfaatleri ve çıkarları için Ari Shfat adlı hahamın bal tuzağı olma konusunda kendisine izin ve fetva verdiği ifade edilmektedir. İsrail basını namusu kurtarmak için kem küm etse de bir çeşit itirafı olan imalı konuşmaları ortada. Şantaj veya bilgi almak için öldürmek ve goyimlerle yatağa girmek de dahil her şeyi yapabileceğini söylemiştir. Ülkesi için bu türden kahramanca eylemler yaptığını ifade etmiştir. Bu eylemleriyle şecaat arz ederken sirkatine söyleyen Kıpti durumuna düşmüştür. Filistin böyle sarışınlarla kaybedilmiştir. Cemal Paşa böyle sarışın bir Yahudi dilberi olan Sara’nın sevdasına düşünce Filistin’i kaptırmıştır.