Yalancılık Bakanlığı

Abone Ol

Milli Eğitim Bakanlığı’nın internet sitesinden Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde bilgi edinme hakkımı kullanarak okullarda yasal olmayan uygulamaları dile getirmiş ve eğer bu uygulamalar yasalsa bu uygulamaların hangi yasaya dayandırılarak yapıldığını sormuştum. Ama eğer bu uygulamalar yasal değilse okullarda niye uygulandığını ve uygulayan öğretmenler hakkında niye yasal işlem başlatılmadığını öğrenmek istemiştim. Ben bu sorunları geçtiğimiz ekim ayı başında yazmış sormuştum, kanuna göre bana 21 gün içinde cevap verilmesi gerekirken bir buçuk ay sonra cevap verildi. Ki cevap verildi derken halen bakanlıktan bana resmi bir cevap gelmedi. O da ayrı bir yazı konusu. Peki sonuç ne oldu

Eğitim sorunlarına herhangi bir siyasi bakış açısıyla değil eğitim açısından bakıyorum. Bu sebeple, çelişkili uygulamaları dile getirirken siyasi düşünüyorum sanmasınlar diye okul adı yazmıştım. Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki ilgili yetkililer benim yazdığım yazıyı almış İstanbul Valiliği’ne göndermişler, Valilik İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne, İl Milli Eğitim Müdürlüğü de İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne göndermiş. Yazıda müdürün adını vermediğim halde okulun müdürünü önce Valiliğe, sonra İl Milli Eğitim’e, daha sonra da İlçe Milli Eğitim’e çağırmışlar bir nevi hesap sormuşlar ve sonra da benim yazımı okul müdürüne vererek bana bilgi vermesini yani Bakanlığın cevabını okul müdürünün bana iletmesini istemişler. Okul müdürü bana telefon açıp benimle görüşmek istediğini belirtince okula gittim, müdürle bir saat görüştük. Görüşmemiz, müdürün benim Bakanlığa yazdığım yazıyı bana okumasıyla başladı…

Yazdığım sorunlar neydi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı (ve Avcı’dan önceki Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer) defalarca ders kitaplarını devletin verdiğini söyledi. Biz velilere çocuklarınızın ders kitabını biz veriyoruz diyorlar. Basın açıklamalarında, siyaset meydanlarında bunları söylüyorlar ama ben bir veli olarak okula iki yıldır ders kitabı parası veriyorum ve öğrencime ders kitabı alınıyor. Milli Eğitim bakanları defalarca okullarda kayıt parası veya başka türlü para alınmayacağını söylediler ama ben Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı devlet okuluna her yıl aidat adı altında para ödüyorum. Bu paraları okulda öğretmenler istiyor ve alıyorlar. Bütün velilerden alıyorlar. Hani ders kitaplarını devlet veriyordu, hani okullarda herhangi bir şekilde kayıt ya da aidat parası alınmayacaktı Alınıyor. Bunları, ödediğim paraları rakamlar belirterek bildirmiştim Milli Eğitim Bakanlığı’na. Bu sorunlar benim kişisel sorunum değil; bütün velilerin ortak sıkıntısıdır. Okullarda uygulananlarla siyasilerin (devlet yetkililerinin) okullarda uygulandığını söyledikleri arasında tutarsızlık var.

Milli Eğitim Bakanı ders kitaplarını kendilerinin verdiğini söylüyor. Peki benden alınan kitap parası ne oluyor Kardeşim devlet olarak senin çocuğunun ders kitabını ben veriyorum diyorsun, Başbakan ve Bakan böyle söylüyor, ben de diyorum ki hayır kardeşim sen vermiyorsun ben paramla alıyorum, eğer veriyorsan okuldaki öğretmen benden (velilerden) neden kitap parası istiyor. Şu işe bakın, ders kitabı parasını ben veriyorum hükümet çocuğuna ders kitabını ben veriyorum diye bana hava atıyor. Bizim paramızla Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı bize hava atıyor. Müdür, alınan kitapların ders kitabı değil yardımcı kitap olduğunu söyledi. Ben de devletin verdiği ve para karşılığı öğretmenin verdiği bütün ders kitaplarını baştan sona okuduğumu, devletin verdiği ders kitabının o ders için yetersiz olduğunu, öğretmenimizin parayla yardımcı kitap vermesinin normal olduğunu burada suçlu olanın öğretmen değil devlet yetkililerinin olduğunu söyledim.

Devletin verdiği örneğin Türkçe Ders Kitabı’nda bir metin veriliyor ama metne dair diyelim dil bilgisi bilgileri verilmiyor. Çocuğun yaşına uygun olarak o bilgiler devletin verdiği ders kitabında olması gerek ama yok. Nerede var, bize parayla aldırılan yardımcı ders kitabında. Peki o kitapta olan bilgiler devletin verdiği kitaba konulsa da devlet gerçekten ders kitabı verse olmaz mı Onca kâğıt israfı niye Velilerden para toplanması niye

Devlet bir okula bir tane bekçi göndermiş okulun kapısı iki tane ki bazı okullarda üç tane de olabiliyor. Niye iki ya da üç bekçi gönderilmiyor Devlet iki bin altı yüz öğrencisi olan bir okula bir tane hizmetli atamış, niye yeterli atama yapılmıyor Müdür bir bekçi ve dört tane hizmetli (temizlikçi) almış. Bunların maaşları bizden (velilerden) para (aidat) toplanarak ödeniyor. Bu paraları da okul aile birliği topluyor. Okul Aile Birliği Yönetmeliği’nde para toplama yetkisi verilmiş birliğe. Yani Milli Eğitim Bakanı okullarda aidat alınmayacak diyor ama Okul Aile Birliği Yönetmeliği yayınlıyor orada velilerden bağış alınmasını söylüyor. Bu nasıl yalancılık böyle! Hem para alınması için yasal dayanak oluştur hem de para alınmadığını söyleyerek millete yalan söyle. Binlerce lise ve üniversite mezunu KPSS’ye girmiş puanlarını almış atanmayı bekliyor, sen okula onlardan atama yapmıyorsun, devletin memurunun yapması gereken işi velilerin parasıyla eleman alarak hallediyorsun, bu nasıl çelişki böyle! Öğretmenin düğünü var dokuz gün izin almış, okulda o sınıfın dersine girecek öğretmen olmadığı için öğrencilere dokuz gün tatil verildi. Koskoca Milli Eğitim Bakanlığı okula bir tane öğretmen atayamıyor! Kırk bin öğretmen atanmayı beklerken bizim (çocuğun) sınıfın öğretmeninin düğünü olduğu için okul tatil ediliyor. Ki öğretmen hasta olsa ne olacak veya öldü ne yapacağız Okul yıl boyu tatil mi olacak

Bülent Arınç geçtiğimiz günlerde bir basın açıklamasında okullarda sınıfların 30 kişiyi geçmediğini söyledi. Yalanın böylesine pes doğrusu! İstanbul’un ortasındaki okullarda 35–40 kişidir sınıflar. Arınç sadece TBMM çevresindeki okullardan ibaret sanıyor herhalde Türkiye’deki okulları!

Bütün bunları ve daha fazlasını okul müdürüyle paylaştım; velilerden isteyeceğinize okulun müdürü yani yetkili biri olarak Milli Eğitim Bakanlığı’ndan isteyin dedim. Müdür bey konuştuklarıma aynen katıldığını belirterek, ben de aynen sizin gibi düşünüyorum; defalarca yazı yazdım istedim bir tane bekçi yetmediğini söyledim ama gönderilmedi, defalarca bir tane temizlikçi yetmediğini söyledim ama gönderilmiyor dedi.

Sayın Başbakan, valin okul müdürüne hesap soracağına okullara yeterli öğretmen ataması yapın lütfen, velilerden para alınmıyor yalanını bırakın da KPSS atamasıyla okullara yeterli güvenlikçi ve hizmetli atayın! İnsanların parası olsa zaten devlet okuluna göndermez çocuğunu, özel okula gönderir. Kaldı ki eğitim insanın doğal hakkıdır, parayla satılamaz!