Yalancı çoban ve ABDaleyhtarlığı !...

Abone Ol

Yalancı çoban hikayesini hepimiz biliriz. Yıllar önce bir köyün davarlarını güden bir çoban varmış. Birgün  şaka olsun diye dağın yamaçlarından köye doğru, "Kurtlar sürüye daldııı" diye avazı çıktığı kadar bağırınca tüfeğini, baltasını kapan sürüyü kurtların saldırısından kurtarmak için dağa koşturmuş. Gittiklerinde görmüşler ki, ortada ne kurt var ne de sürüde öldürülmüş koyunlar. Çoban da bir ağacın altında uzanmış yatıyor. Çobana kızıp geri köye dönmüşler.

Aradan bir süre geçince çoban yine "Kurtlar sürüye daldııı" diye bağırmaya başlamış. Köylüler geçen sefer yalan söyledi ama bu doğru olabilir diyerek yine çobana yardıma koşmuşlar. Sürünün yanına varınca yine kandırıldıklarını anlamışlar. Çobana bir güzel kızıp köye geri dönmüşler.

Aradan aylar geçmiş, birgün gerçekten sürüye kurtlar saldırmış. Çoban bağırmaya başlamış, kurtların sürüyü mahvettiğini anlatmaya çalışmış ama köyden kimse çobanın bu bağrışmalarına aldırmamış. Kurtlar da sürüyü perişan ettikleri gibi çobanı da parçalamışlar. Yani yalancıyı kurt yemiş, kimse inanmamış.

Bu yüzden yalancılığın çok kötü olduğunu, yalancının sadece çevresine değil kendisine zarar verebileceğini anlatmak için eskiden büyüklerimiz her fırsatta bu "Yalancıyı kurt yemiş, kimse inanmamış" hikayesini anlatırlardı.

Şimidi bazılarınız "Yalancı çoban" hikayesi ile ABDaleyhtarlığının ne ilgisi var, diyebilirsiniz.

Var hem de çok önemli bir irtibat var ikisi arasında.

Bir defa hiç kimse kendisine böyle bir görev vermediği halde ABDdünyanın çobanlığına soyundu. Çok ağır oldu derseniz jandarmalığına soyundu diyelim. Bu memlekette ben bildim bileli bir Amerikan karşıtlığı vardı ama, bu karşıtlık toplumun belirli bir kesimi ile sınırlı kalırdı. Ama, şimdilerde bir anket yapılsa sanıyorum Amerikan aleyhtarlarının oranı yüzde 80lerin üzerine çıkar.

Peki bu Amerikan aleyhtarlığı bu toplumun Amerikan halkına düşmanlığını mı gösterir

Hayır. İnsanımızın Amerikan halkı ile bir alıp veremediği yok. İnsanımızın sıkıntısı Bush ve çevresi ile. Çünkü, Bush ve çevresi dünyaya olduğu gibi ülkemiz insanına da güven vermiyor. Türk halkı Bush yönetiminin o kadar çok yalanını yakaladı ki, nasıl güvenecek

Güvenin olmadığı yerde dostluk ve sevgi olabilir mi

Ne yazık ki, Bush ve çevresi bu gerçeği bile kavramaktan uzaktır. Türkiyedeki Amerikan karşıtlığından gerçekten Bush v e çevresi rahatsızlık duyuyorsa bu karşıtlığın kaynağını oluşturan güvensizliğin yerine güveni hakim kılması gerekmez mi

Bush yönetimi bunu düşünmüyor, sadece "Amerikayı niçin sevmiyorsunuz Sevmeye mecbursunuz" demekle yetiniyor. Bununla da kalmıyor Türkiyeyi yönetenlere Amerikan karşıtlarının kafalarının kopartılması gibi bir telkinde bulunuyor. Halbuki bu çırpınış ve küstahlık sadece ABDye karşı duyulan öfkeyi artırıyor.

Peki Bush ve çevresine Türk halkı niçin güvenmiyor

Bu sorunun cevabı "Yabancı çoban" hikayesinin içinde bulunuyor.

Amerika dünyaya karşı o kadar çok yalan söyledi ki artık bundan sonra hasbelkader doğru söyleyecek olsa bile kimse inanmayacak. Bunun için yalancılıktan vazgeçtiğini, doğru sözlü olduğunu dünyaya kanıtlayabilmek için gayret kendilerine düşüyor, Türk halkına değil.