Yalan yazmayı seviyorsun!

Abone Ol

Telefon çaldı, açtık

Karşımızda nazik bir hanımefendi; Şeker Kurumu ndan

arıyorum. Sayın Başkanımız Hüsnü Tekin bey sizinle görüşmek istiyor dedi Tabi

ki görüşelim

Hüsnü Bey, hal hatırımızı sorduktan sonra üst perdeden

ilk cümlesi; Yalan haber yapmaya devam ediyorsun! Anlaşılan yalan haber yazmayı

seviyorsun!

Bu cümleden sonra koptuk zaten Anlayacağınız görüşme

başlamadan bitti

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz hafta 4 gün boyunca

gazetemizin ikinci sayfasında şeker sektörünü konu alan, kapsamlı bir yazı dizi

yayınlamıştık. Bu yazı dizisiyle ilgili pancar üreticisi ve şeker işçisi başta

olmak üzere toplumun farklı kesimlerinden çok olumlu tepkiler aldık.

Bir telefon hariç

Türkiye de şeker sektörünü düzenleyen ve denetleyen Şeker

Kurumu Başkanı Hüsnü Tekin, yazı dizisinden aşırı derecede rahatsız olmuş

olmalı ki, telefon açıp bizi rahatlıkla yalan haber yapmakla suçlayabiliyor.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, yazı dizisinde ne

yazdıysak inanarak ve bilerek yazdık ve yazmaya da devam edeceğiz. Bunu

yaparken de kesinlikle kurum, kuruluş ve şahıslarla ilgili hiçbir zaman bir

derdimiz olmadı ve olamazda. Bütün amacımız kamuoyunun sektörle ilgili doğru

bir şekilde bilgilendirilmesidir.

Bunun böyle olduğunu sayın Hüsnü Tekin de pekala biliyor.

Yoksa iddia ettiği gibi yalan yazmış olsaydık

doğrularını ortaya koyar yazdıklarımızı da çoktan tekzip ettirirdi.

Zaten Milli Gazete nin şeker sektörü ile ilgili ne kadar

haklı bir duruş sergilediğini Sayıştay raporları da belgeliyor.

Sayıştay ın Hüsnü Tekin in başkanlığını yaptığı Şeker

Kurumu ile ilgili geçtiğimiz günlerde yayınlanan 2013 yılı raporunda öyle

ifadeler var ki, bizim yazdıklarımız yanında hafif kalır.

Sayıştay raporunda; ABD li küresel gıda şirketi

Cargill in hakimiyetinde bulunan nişasta bazlı şekerlerin kotasının ihtiyaç

olmadığı halde artırıldığı, bunun da şeker pancarı üretiminin aleyhine bir

durum oluşturduğu rakamları ile ortaya konuyor.

Şeker Kurumu nun kota artışına karşı ortaya koyduğu bütün

gerekçeleri de yine rakamlarla çürütülüyor.

Kota artışına karşın Danıştay ın verdiği yürütmeyi

durdurma kararlarının Şeker Kurumu tarafından görmezlikten gelinmesi de

eleştiriliyor.

Asıl bir ifade var ki gerçekten düşündürücü!

Raporda ki ifade aynen şöyle: Bütün verilere sahip olan

Şeker Kurumu nun Bakanlar Kurulu nun konuyla ilgili sağlıklı karar almasına

yardımcı olacak bilgiler sunmaya özen göstermesi gerekiyor.

Yani olabilecek en nazik şekliyle, Şeker Kurumu nun

nişasta bazlı şekerlerin kota artışıyla ilgili Bakanlar Kurulu nu doğru

bilgilendirmediği ve yanlış kararların alınmasına zemin hazırladığı!

kaydediliyor.

Daha ne diyelim  Bir başka ülkede olsa yer yerinden oynardı   Ama burası Türkiye   Devletin önemli bir kurumunun raporu ortada

iken bu kurumun başkanı koltuğunda oturabiliyor ve bizi de yalan yazmakla

itham edebiliyor.

Hadi biz yalan yazıyoruz da, Sayıştay da mı yalan

rapor hazırlıyor Sayın Başkan!