01. 06. 2013 tarihinde Kahramanmaraş Belediyesi Üstat
Sezai Karakoç ile ilgili bir dizi toplantı düzenledi. Üstadın 80. Doğum yılı.
Doğrusu doğum yılları ile ilgili yaklaşımlar ve bu gerekçelerle yapılan
toplantılar bize çok da haz vermiyor. Sağır ve duyarsız bir düzlemde böylesi
toplantıların bir yönüyle de yararı var. Ancak bu gibi toplantıların bazan
aşırılıklara kaçması bundan ötürü de söyleyecek sözü olmaktan çok kimilerinin
hamasi duyguları, akademisyenlerin ise teknik, yorumsuz kalıplı ifadeleri izleyicileri
de yoruyor.
Başta belediye başkanı ve yardımcılarının, bu toplantının
düzenlenmesindeki dikkatiyle aziz dostumuz Serdar Yakar ın yaklaşımıyla
özgündü. Hemen bütün katılımcıların içeriden bir bakış getirmeleri önemliydi.
Bundandır ki toplantı sıkıcı olmadı.
İktidar olmanın getirdiği olumsuz bir psikoloji
insanların rahatlama duygusuyla bu gibi önemli faaliyetlere katılmaması.
Salonlar dolmuyor. Muhalefette bulunulduğunda insanların kendilerine sığınak
aradığı, daha güçlü bir arayış içinde olduğu gerçeği unutulmamalı.
Bir de düşünce kesimlerinin bir rekabet içinde
olmayışlarını da göz ardı edemeyiz. Batıcı düşüncelerin yoğun baskısı altında
bulunduğumuz zamanlar onlar karşısında daha dirençli olmak için yoğun okumalar
yapıyorduk. Bizim dönemimizde Üstat Necip Fazıl ile Üstat Sezai Karakoç bizim
ana dayanaklarımızdı. Bir imam hatipli olarak temel bilgilerin yanında batı
düşüncesi, felsefesi ve sanatı karşısında onların bilinç
ve düşünce açılımlarıyla donanıyorduk.
Biz kendimizi, ezici üstün gibi görünen sol düşünce
karşısında hiçbir zaman küçümserlik ve ezilmişlik duygusuna kapılmadık. Temel
kaynaklar ve karşılık bakımından onlardan çok daha şanslıydık. Batıcı
düşünlerden başta sol olmak üzere bu topraklarda yeterince tutunamayış hem
bizim için olumluydu, hem de bizi daha güçlü kılıyordu. Ancak devlet ve
kurumların da batıcı ruha sahip olması onların tek gücüydü.
Üstat Sezai Karakoç u, öğrencilik yıllarımdaki psikolojik
ortam, kişisel olarak ülkenin bir ücrasında, taşrada bir başıma tanımam,
beslenmem ve onu tutunmam sonucu kendimi bulmam üzerine bir konuşma hazırladım.
Tabiî Üstad ın kendi yazılarından yola çıkarak.
Bu toplantıda oldukça özgün metinler vardı. İsmail
Kıllıoğlu Sezai Karakoç ta Uygarlık Kavramı , Kâmil Eşfak Berki Medeniyet
Tasarımı ve Sağduyu , Ahmet Kot Sezai Karakoç u Niçin Okumalı , benim 1970 yi
Yıllarda Ufkumuzu Açan Üstat Sezai Karakoç , Osman Bayraktar Diriliş Akımı ,
M. Fethi Yanardağ Sezai Karakoç un Batı Medeniyeti Hakkındaki Tespitleri ,
Ömer Akyıldız Sezai Karakoç ta İslâm ve
İktisat , Yüksel Kanar Sezai Karakoç ve Yüce Diriliş Partisi , Üzeyir İlbak
Şehrin Vicdanı Sezai Karakoç , Mustafa Özçelik Sezai Karakoç un Gözüyle Yunus
Emre , Osman Sarı Sezai Karakoç ve Mahtumkulu Şiirinde Av Örneği sunulan
tebliğleriydi toplantının.
Üstat Sezai Karakoç un otuzlu yaşlarda ortaya koyduğu
düşünce bütünü bugün için de ufak açıcı. Genel geçer düşünceler değil. Bugün bu
kitaplar yeniden okunduğunda besleyiciliklerini sürdürüyor. Günün
sorunlarına ve bugünün kavaram
kargaşasına çözümler üretiyor. Bugünün Müslümanlarının zihni karmaşa sorunu var
ve giderek de derinleşiyor.
Üniversiteye başlayan gençlere Üstadın bütün eserlerini
okumalarını, ardından da ne okurlarsa okusunlar önerisinde bulundum
bulunuyorum.
Bu toplantı da konuşmalar genelde düşünce merkezliydi.
Büyük bir düşünürün sanat algısı ve dünyası çok farklı.
Üstat bugün konuşarak düşünce üretiyor. Çözümler
getiriyor.
Recai Kutan Bey i Üstad a götürmüştüm. Üç saati aşkın
tatlı bir sohbet olmuştu. O zaman, Güneydoğu ve Doğu sorunuyla ilgili önemli
tespitlerde bulunmuştu.
Bügünkü Müslümanlarının temel sorunu uygarlık ve
düşüncedir. Bu, bir krize dönmüş bulunuyor. Kavmi hareketler Batı kaynaklı ve
sorun getiricidir. Müslümanların bütünlüğü ve birlikteliği sorunları giderir.
Yoksa yapay çözümlerle bir yere varılamaz.
Üstat Sezai Karakoç un eserlerinin önemi bugün daha da
çok.
Toplantı bitiminde AGD nin kız yurdunda Osman Bayraktar
ile birlikte bir saati aşkın gene Üstat Necip Fazıl ile Üstat Sezai Karakoç
üzerine tatlı bir sohbette bulunduk. Bu toplantı günün en güzellerinden
biriydi.
Aziz dostumuz Ali Büyükçapar; Kâmil Eşfak Berki, Osman
Bayraktar ve beni aldı kısa bir şehir ve çarşı turu yaptırdı. Bizim için dolu
dolu iki gün geçti. Halil Türk ün de sıcak yaklaşımını ve dostluğunu anmalıyım.