Ümitlerimiz boşuna değil

Abone Ol

Ümidin iki önemli veçhesi vardır. Biri hayallerimize açılır ve gelecekle ilgili beklentilerimiz önce burada hayat bulur. Olmasını istediğimiz ne varsa somut dünyadan önce soyut dünyada yani zihnimizde canlanır ve buradan gerçek hayata taşınır. Ümidin ikinci veçhesi ise ihtiyaçlarımıza giderken motive güçlerimizi harekete geçirerek enerji vermesidir. Eğer bir şeyi istemezsek, motive olamaz ve o şeyin gerçekleşmesi için çaba gösteremeyiz. Ama bir şeyi talep eder ve gerçekleşeceğine inanırsak büyük bir güç toplar ve bu enerji ile yola çıkarız. Ümit azim ve gayretle hedefe yürümek daha kolay olur. Çünkü bütün başarıların temelinde bu üç unsur vardır.

Ümit bizi hem ötelere taşır, hem de taşıdığı ortamın havasını solumamızı yardımcı olur. Yirmili yaşlarda seksenli yaşların güzelliklerini dahi düşleriz, karanlıkta ışığı, susadığımızda suya ulaşmayı düşünürüz. Kimi zaman da, acıları dindirmek için, çözümler üretir, ürettiğimiz çözüme doğru koşmayı hedefleriz. Ümitlerimiz sayesinde, sıradan hayatımızı monotonluktan çıkarır ve içimizde bir dünya kurar, bu dünyanın bir ferdi oluruz. Hedeflerimiz gökyüzünde uçan birer kuştur ve bizler her seferinde ayaklarımızı kaldırarak birine ulaşmaya çalışırız. Ümit zihnimizden dünyaya açılan bir yoldur ve bizler bu yolda yürümekten hiçbir zaman yorulmayız.

Ümidin en belirgin özelliği, öznel bir yapıya sahip olması yani kişinin ruh ve duygu dünyasına göre değişim göstermesidir. Taleplerimiz kime ve neye göre şekillenmişse ümidin yolu da oraya çıkar. Mesela düşünürlerin, dava adamların ümitleri sadece kendi yörüngelerinde hareket etmez, aksine bir toplumu kucaklayacak kadar geniş bir yelpazeye sahiptir. O insanlar hedeflerini toplum üzerine kurduklarından ümitleri daha büyüktür ve bu sayede insanların faydalanabileceği eserler ortaya koyarlar.

Ümit bir arayıştır aslında. Olmasını istediğimiz bir şeyin, yaşadığımız bir yoksunluğun önce gölgesini çizeriz zihnimize sonra da o gölgeye ulaşabilmek için kanat çırpar ve yol alırız. Kimi zaman ulaşırız hayallerimize kimi zaman ise ufukların gövdesinde takılır kalırız. Ama yine de tutunur ve ümit ederiz, çünkü onsuz yaşayamayacağımızı biliriz.

Ümit mahrum olduğumuz şeye ulaşırken bize moral aşılayan bir kuvvettir. İnanmak, Hürriyet, ekmek, sağlık, merhamet, güven, dostluk ve huzur ümitlerimizi besleyerek bizi insanlık gemisine taşır. Burada yeniden tanırız kendimizi ve ne kadar insanlaşabiliriz sorusu ile yola çıkar ahirette Cennet’e ulaşmayı ümit ederiz. Biliriz ümitsiz olmaz ama ümit te çaba göstermeden kanatlanıp uçamaz…