Üç Liseli Öğrenci Yetiştirilecek

Abone Ol

Şöyle bir projem var: İstanbul da lise 1, 2, 3 te (4

olmaz) okuyan edebiyata, tarihe, sanata, keyfiyet kültürüne bağlı üç zeki,

kabiliyetli, istidatlı, ehliyetli, liyakatli öğrenci bulayım, bunlara pratik

çalışmalar yaptırayım, paralel ve alternatif eğitim (verebilirsem bizzat)

vereyim, verdireyim.

Pratik çalışmalar:

(1) Osmanlıca dan kolay, küçük bir metni Latin harflerine

çevirecek.

(2) Kültür ve sanat konusunda fotoğraflı küçük bir gezi

yapacak. Mesela bir pazar günü Edirne ye gidecek resimler çekecek, On Altı

Yaşında Bir Liseli Gencin Bir Günlük Edirne Seyahatnâmesi unvanı ile albüm

gibi bir şey hazırlayacak. Fotoğraflar, onların yanında kısa ve net

açıklamalar Camiler, eski Osmanlı, Rum, Bulgar, Yahudi evleri, köprüler vs.

(3) Çok kısa, Liseli Bir Gencin Bir Aylık Güncesi

isminde notlar

(4) Geleneksel, millî, İslamî sanatlarımızdan birini

öğrenecek, ürün verecek.

Alternatif ve paralel eğitim ve din kültürü:

1. Namaz kılmıyorsa namaza başlayacak.

2. Ehl-i Sünnet mezhebi üzere ilmihâlini, ezberleyerek

öğrenecek.

3. Edebiyat ve arûz dersleri alacak.

4. Gerçek tarih dersleri alacak.

5. İstanbul kültürü, görgüsü, nezaketi, edebi, çelebiliği

dersleri

6. Lükse kaçmamak şartıyla güzel giyinme, sağlıklı

beslenme dersleri

7. Bunlara benzer konular.

Bu çocukların zekâları 100 IQ dan aşağı olmayacak;

karakterleri bu eğitime müsait olacak.

İstanbul daki yüz binlerce öğrenci içinden üç kişi çıkar

mı, bulabilir miyim, böyle bir denemeye kendileri ve ebeveynleri razı olur mu,

bu konuda kesin bir şey söyleyemem.

Belki güçlü adaylar vardır, bu yazımdan haberleri bile

olmaz.

Herhangi bir cemaat, sekt mensubu gençleri yetiştirmek

üzere kabul etmem doğru olmaz.

Şu hususu da belirteyim: Bu üç öğrenciye burs vermeyeceğim.

Gerektiğinde seyahat masraflarını, özel ders ücretlerini ben öderim ama

öğrencilere para veremem. Zaten cazip miktarda burs vereceğimi söylesem

izdihamdan kapım kırılabilir

Bu öğrencilere yaptıracağım transkripsiyon metinleri,

fotoğraflı gezi notları, günceler çok az sayıda mesela yüz ellişer nüsha

basılacaktır.

Kanunlarımıza göre öğrenciler, reşit olmadıkları için

velilerinden izin ve muvâfakatnâme getireceklerdir. Lakin velileri ile

görüşmeyeceğim ve hizmetime müdahale etmeyeceklerdir.

Böyle bir proje hayata geçirilebilir, bu üç genç kendi ve

bendenizin kapasitesi nispetinde yetişebilirlerse ileride gazeteci, yazar,

fikir adamı, eğitimci, edebiyatçı, tarihçi, hukukçu, mimar, sanatkâr olarak

hizmet edebilir.

Bu anlattığım şeylerin bana ne faydası olacak .. İleride

adam olurlar, hayırlı hizmetler ve işler yaparlarsa, bu çalışmayı ihlâsla

yapmış olmam şartıyla bendeniz için sadaka-i cariye olur, sevap kazanırım.

Bu hizmeti ihlâsla yapabilecek misin Çok zor Allah

yardım ederse Hizmetin içine benlik karışabilir Riya karışabilir.

Arzu eden olursa kendi el yazıları ile özgeçmişlerini,

geleceğe ait projelerini içeren bir kompozisyon yazmalarını, bir zarfa koyup

üzerine /M.Ş. Eygi Bedir Yayınevi, Cağaloğlu Yokuşu İst./ adresini yazarak

posta ile göndermelerini rica ederim.

Not:

*Politikacı olmak isteyenler müracaat etmesinler. Onları

yetiştirecek yeterli siyasî kültürüm yoktur.

*Müracaat eden olursa açık adresini, telefon numarasını,

varsa e- mailini bildirsin.

*El yazısıyla yazılmamış müracaatlar nazar-ı itibara

alınmayacaktır. (Yazısı kişinin aynasıdır.)

* (İkinci yazı)

İslam ın Önündeki En Büyük Engel

 

MÜSLÜMANLARIN en büyük düşmanı Siyonistler, Haçlılar,

agresif İslam karşıtları mıdır Hayır hayır hayır!... İslamın ve Ümmetin

önündeki en büyük engel, bizzat Müslümanlardır. Elbette onların hepsi değildir

ama büyük bir kısmıdır.

İslam a vasıfsız, çürük, yarı mühtedi, yüzeysel,

darmadağınık, birbirinden kopuk Müslümanlardan daha fazla zarar veren bir zümre

yoktur.

Bir milyon kişilik bir ordu düşünün Disiplin yok, üniter

hiyerarşı yok, bin tane mareşal, iki bin orgeneral var. Bütün birlikler

birbirinden kopuk. İrtibat yok, keşif yok, emniyet tedbiri yok. Her birliğin

bütçesi ayrı. Herkes kendi birliği adına para topluyor. Ordu ticarete alet

ediliyor. Doğru dürüst talim malim yapılmıyor. Herkes kendi kafasından, kendi

re y ve hevası ile ordu adına konuşuyor. Bazı birlikler arasında rekabet,

çekişme var. Ne hayır gelir böyle bir ordudan

Böyle bir orduyu on bin kişilik disiplinli küçük bir ordu

yenebilir.

Müslümanların kurtulabilmeleri için tek bir Ümmet

olmaları lazımdır. Ümmet sadece lafla, edebiyatla olmaz.

Ümmetin teşkilatı, üniter hiyerarşisi, disiplini,

talimatları, başında bir İmam-ı Kebiri, mü minlerin ona biat ve itaat etmiş

olmaları, İmamın yardımcıları ve şûraları, Ümmetin Kur ana, Sünnete, Şeriata

uygun bir plan ve programı, bir stratejisi bulunması gerekir.

Ordu talim yapmaz, yan gelip yatarsa ne olur Orduluktan

çıkar.

Ümmetin çeşitli talimleri vardır. Birinci ve en önemli

talim beş vakit namazdır. Bizim Ümmetin yüzde doksanı namaz talimini bırakmış.

Birleşmeyen, tek bir Ümmet olmayan, ehliyetli ve

liyakatli bir İmam a biat ve itaat etmeyen, namazı yitiren, şehvetlerine uyan

Müslümanlar İslamın önündeki en büyük engeldir.

Başka düşmana lüzum yoktur.

29.09.2013