Türk tipi başkanlık nasıl bir şey!..

Abone Ol

Başkanlık sistemi uzun zamandan beri ülke gündeminde ama

bir türlü, Nasıl bir başkanlık sistemi sorusunun cevabı

verilmedi/verilemedi. Bazen dünyada başkanlık sistemini uygulayan ülkelere atıf

da bulunuldu, onlardan birinin örnek alınabileceği söylendi. Ama her ülkenin

kendi şartları olduğu, sistemlerinin de kendi şartlarından doğduğu unutuldu ya

da öyle görüntü verildi.

Şimdi ise Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, Mutlaka Türk tipi

başkanlık sistem olacak diyor. Doğrusuda bu elbette. Her ülkenin şartları

sistemleri doğurur, öyle olması gerekir. Aksi taklitçilikten öte gitmez. Bu

bakımdan bizde de başkanlık sistemi uygulanacak ise çeşitli ülkelerin

uyguladığı başkanlık sistemleri örnek alınacak olmakla birlikte bizim yapımıza

en uygun olacak bir sistemin oluşturulması gerekecektir. Cumhurbaşkanı

Erdoğan ın son açıklamasına, yani Türk tipi başkanlık sistemi yaklaşımına

katılmamak mümkün değil. Ne var ki, uzun zamandan beri sözü edilen, ülkeyi

çeşitli sıkıntılardan kurtaracağı, ülkemiz patinaj dönemini atlatıp büyük bir

sıçramayla muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağı düşünülen sistemin

içi doldurulmuş değil. Ya da kafalarda belirlenmiş olmakla birlikte topluma

açıklanmıyor. Yani, başkanlık sistemi istenirken de nasıl bir yapı

oluşturulacağı sorusunun cevabı verilmiyordu, şimdi Türk tipi başkanlık sistemi

olacak derken de kavramın içi doldurulmuş değil. Seçimlere yaklaşık iki ay süre

kalmış ve iktidar partisi açısından bu seçim kampanyasının ana konusunu

başkanlık sisteminin oluşturacağı belli olmuşken hâlâ iktidarın nasıl bir

başkanlık sistemi getirmeyi düşündüğünü topluma açıklamamış olması toplumdan

bilmediği bir husus için oy istemek anlamına geliyor. Başkanlık sistemini AK

Parti nin seçim beyannamesine Başbakan Davutoğlu kendisinin yazdığını açıklamış

olmakla birlikte o da, Nasıl bir başkanlık sistemi sorusunun cevabını vermiş

değil.

Bu noktada Cumhurbaşkanı nın belirttiği gibi başkanlık

sistemi ile ülkenin önünü tıkayan tüm engellerin kalkmasını istemeyen kimse

yoktur. Ne var ki, bugüne kadar yaşadığımız tüm sıkıntıların sadece sistemden

kaynaklandığını ileri sürmekte gerçeği tam olarak yansıtmaz. Kaldı ki, son 12

yıldır AK Parti tek başına iktidardır. Yasama, yürütmeye tam olarak hâkimdir,

yargıya yönelik istediği tüm anayasal ve yasal düzenlemeleri bir engele

takılmadan yapabilecek durumdaydı. Yani, düşünülen başkanlık sistemi nasıl bir

şey ise ondan çok daha iktidara yetki veren yapı söz konusuydu.

Uygulamaya göre milletvekili adaylarını ve listelerdeki

sıralamayı bile liderlerin belirlediği ve ona göre oluşan bir parlamentoya

iktidar partisi lideri ve başbakanın hâkimiyeti düşünüldüğünde kuvvetler

ayrılığı değil, birliğinden söz etmek daha doğru olur. Yani, ülkemizde tek

parti iktidarlarında iktidar partisinin genel başkanı istediği hukuki

düzenlemeyi yapabilecek güce sahiptir. Hâlbuki başkanlık sisteminde özellikle

yasama üzerindeki bu hâkimiyet az çok zayıflayacaktır. Ama Türk tipi başkanlık

sistemi derken farklı bir şey düşünülüyorsa o da başka tepkilerle, sıkıntılara

yol açacaktır.

Demek istediğim o ki, mademki iktidar patisi başkanlık

sisteminde ısrarlıdır o zaman düşünülen sistemin içi tam olarak doldurulup

millete izah edilmelidir. Yoksa içi doldurulmamış bir takım söylemlerle geçirilecek

bir seçim kampanyasının ardından ortaya başka sıkıntılar çıkacaktır. Bu

sıkıntılar muhalefetten çok iktidar partisi içinden de kaynaklanabilir. Bu ise

yeni bir kaos dönemi anlamına gelir. Bunu kimse istemez/istemeli.