Sosyal Konut Komedisi

Abone Ol

Hani televizyonlardaki reklâmlarda, “Ben lafa bakmam icraata bakarım” diyorlar ya, evet ben de lafa bakmam icraata bakarım. Türkiye’de eskiden olduğu gibi günümüzde de laf çok ama icraat az. Özellikle televizyon kanallarında o kadar laf var ki hangi kanalı açsak üç beş tane adam ya da kadın Türkiye’de bütün meseleleri konuşup hemen hallediyorlar. Sadece siyasette değil evlilik programlarından yemek programlarına, paralel devletten paralel olmayan devlete incir çekirdeğini doldurmaz ne kadar konu varsa laf salatası olarak halkımıza servis ediliyor. Televizyonlarda konuşan hıyarlar pardon salatacılar o kadar kendilerine güveniyorlar ki bir camiayı ya da bir kitleyi anında silip atıyorlar. Aynı hıyarlar bir bakıyorsunuz Başbakan’ın ağzının içine düşecek kadar Başbakan’a hayran, hayranlığından kendi programlarında dahi soru soramıyor cümleleri ağızlarında geveliyorlar. Gerçekten, kral olursan soytarın çok olurmuş! Soytarıları bir yana bırakalım, biz esas meseleye gelelim.

Bugünlerde KİPTAŞ sosyal konut adı altında Hadımköy’de bir konut projesi açıkladı. İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın seçim propagandası olarak açıkladığı konutlar o kadar sosyal ki 84 metrekare sosyalliğinde. Olur abi ben ayağımı yorganıma göre uzatıp oradan daire alacağım derseniz en az 3 bin lira maaş almanız gerekiyor. Demek ki sosyal denilen olay 3 bin lira maaş alanların yaşadığı bir durum. 3 bin lira maaş alamayan yüzde seksen halkımız ise asosyal projelere katılmalıdır! Çünkü KİPTAŞ’ın sosyal konut diye piyasaya sürdüğü ve şakşakçı medya tarafından şangır şungur yaygarası yapılan projeye katılabilmeniz için öncelikle elinizde hazır 10 bin liranız olması gerekiyor. 9.600 lira peşinat, 24 ay 655 lira taksit, 24 ay sonunda 14.400 lira bir daha peşinat ödedikten sonra 96 ay 1.120 lira taksit ödeyeceksiniz. Yarısı 82 metrekare yarısı da 84 metrekare olacak olan daireler için toplam 141 bin lira ödemeniz gerekiyor. Sosyalliğe bakar mısınız! Bu projeyi sosyal konut diye açıklayan ve yaygarasını yapanlara soruyorum; 900 lira maaş alan asgari ücretli bir vatandaş bu projeye nasıl katılıp daire alacak Halkın yüzde sekseni asgari ücretle çalışıyor. Başbakan her konuşmasında -gerçi bugünlerde paralel takılmaktan bunları unuttu- vatandaşlara en az üç çocuk tavsiyesinde bulunuyordu, bu tavsiye paralelinde, asgari ücretle çalışan vatandaşın üç tane çocuğu olduğunu düşünürsek, aynı vatandaşın kiracı olduğunu da hesaba kattığımızda KİPTAŞ’ın sosyal konutlarına bu vatandaşımız nasıl katılabilecek Ben matematiğin bütün hesap kurallarını hatta beş bilinmeyenli denklem kurallarını daha da ilerisi muhasebenin, iktisadın, istatistiğin, kimya biliminin bile hesap kurallarını kullanarak hesapladım asgari ücretle çalışan bir vatandaşımızı bu projeye katamadım. 900 lira maaş alıp 96 ay boyunca 1.120 lira taksiti nasıl ödeyecek bunun hesabını yapamadım bunu bana KİPTAŞ yetkilileri yapabilir mi

Sosyal konut böyle de diğerleri farklı mı, değil! Türkiye’nin en büyük emlâkçisi TOKİ dar gelirlilere diye projeler yaptı geçmişte. Hem dar gelirli diyorlar hem de SGK’lı olmayacaksın diyorlar. Sigortalı çalışan olursan başvuramıyorsun. Yani asgari ücretten daha az geliri olanlar başvuracakmış. Peki, taksitleri asgari ücretle çalışan bile ödeyemez. Bu nasıl oluyor o zaman! O dar gelirliler ya da yoksullara diye yaptıkları dairelerin yüzde seksenini dükkân sahibi ya da apartmanı olan insanlar aldı. Bunu ispat edemem çünkü vatandaşın dükkânı var oğlu hiçbir işyerinde çalışmıyor yani sigortalı değil sözde yoksul gidip o projelerden daire alıyor. Gel de dolandırıcılığı ispatla! Bunu hem sigortalı olanın başvuramayacağı hem de taksitlerini sigortalı yani asgari ücretle çalışanların dahi ödeyemeyeceği büyüklükteki rakamlar olarak belirleyen TOKİ yetkilileri bilmiyor mu Bal gibi biliyorlar! Dar gelirlilere diye daire satıyorlar taksitleri asgari ücretten fazla. Bu nasıl iş! Daireler dünyanın parası! Sonra da çıkıp siyaset meydanlarında yoksullara daire verdiklerini söylüyorlar. O nasıl köseleleşmiş vicdan ki kendisi oturmayacağı daireleri Müslüman halka layık görüyor! Müslüman’ca bir hayatın yaşanmasının mümkün olmadığı daireleri Müslümanlara kakalıyorlar! 75–80 metrekare dairede üç çocuklu yani beş ferdi bulunan bir Müslüman aile nasıl hayat yaşayacak! Öte yandan bir artı bir daire yapıp satıyor TOKİ. Bu dairelerde aile oturmayacağına göre kimler oturuyor acaba! Bu sorunun cevabını yetkililer biliyorlardır! 

Basın İlan Kurumu gazetecilere daire satacaktı. Evsiz gazeteci kalmayacak denilmişti. Hatta gazetecilerden talep istenmişti. Form doldurup göndermiştik. 4 bin küsur gazeteci talep formunu doldurmuştu. Çünkü bu rakamı daha sonra Basın İlan Kurumu açıklamıştı. Ne oldu Yalan oldu! Basın İlan Kurumu gazetecileri kandırdı. Tabi bu yalanı tamamen Basın İlan Kurumu’na mal edemeyiz. Basın İlan Kurumu TOKİ ile işbirliği yapmıştı. TOKİ’nin başında o zamanlar Erdoğan Bayraktar vardı. Yer bile belirlenmiş Basın İlan Kurumu Başkanı Sayın Mehmet Atalay yeri gezmiş incelemiş, bu incelemenin fotoğrafları basında yer almıştı. Sonuç ne Sonuç yok! O projeyi Başbakan onaylamadı. Çünkü dairelerin net fiyatı belirlenip Başbakan’a gönderildi. Bu fiyatlar gazetecilere uygundu. Fakat dosya Başbakan’a giderken yoldaki haramiler tarafından fiyatın içindeki paralardan komisyon alınmak istendi böylece fiyat maliyeti karşılamaz duruma geldi ya da komisyoncular kendi almak istediği komisyonları daire fiyatlarının üzerine ekleyince ortaya fahiş fiyatlar çıktı. Nihayetinde Başbakan’ın alacağı komisyon azaldı, azalınca da Başbakan dosyayı onaylamadı. Komisyoncular kimler mi Başta o zamanki TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar olmak üzere Başbakan’ın müsteşarları, diğer müsteşarlar, danışmanlar… Bir tane müsteşar ve danışman yok ki her müsteşar ve danışman yüzde on alsa daireye harcanacak para kalmaz. Gazetecileri zengin sanmışlardı, gazetecilerin züğürt olduğunu görünce hayal kırıklığı yaşadılar galiba. Gazeteciler yarım ekmeğin yanına iki salatalık ve bir domates koyar yer ve karnı doyar da devlet ricalinin bal kaymakla dahi karnı doymaz. Bu işin özeti bu. Ayrıntısı mı Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Erdoğan Bayraktar yolsuzluk yapmakla suçlanıyor. Başbakan ve avenesi ise hırsızlıkla!

Demek ki sosyal olmak için hırsızlık yapmak gerekiyor!