Siyaset, sporun ta içinde...

Abone Ol

BUGÜN Kadıköy de bir yürüyüş var. Düzenleyen, bana göre

öyle, Fenerbahçe Spor Kulübü adına, daha doğrusu Aziz Yıldırım adına

Fenerbahçeli Avukatlar Derneği... Öyle yazıldı, öyle çizildi. Fenerbahçe Spor

Kulübü de kendi resmi internet sitesinden bir açıklama yaparak, yürüyüş

süresince siyasi slogan atılmamasını rica etti. Yürüyüş sonunda ya da bir kaç

saat sonra Saraçoğlu Stadı nda lig maçı var. Federasyonun yaptığı açıklamaya

göre de maçlarda küfür hariç her türlü sloganın atılabileceği belirtildi. Eh bu

destekten sonra statta Hükümet istifa- Her yer Taksim, her yer direniş diye,

sokaktaki yürüyüşte de, Adalet-yeniden yargılanma ve vesaire, hatta küfür bile

serbest... olabilir. Ben böyle çıkardım, siz ne derseniz

Şimdi esasa gelelim. Fenerbahçe, spor kulübü olarak

1907 de kurulmuştur. Kuruluş günü ve ayı asla asla bilinmemektedir. Bazı üstün

zekalılar 19 Temmuz u yedinci ay olduğundan kuruluş günü olarak kutlarlar ama

onlara bakmayın, onlar dediğim gibi ayrı bir ırktandırlar.

Devam edelim. Fenerbahçe nin 1951-53 yılları arasındaki

başkanı Osman Kavrakoğlu, 1958-59 dönemindeki başkanı Agah Erozan ve 1959-60 da

başkanken tutuklanan başkanı Medeni Berk, hepsi de Yassıada da malum biçimde

vahşice, hunharca sözüm ona yargılanmışlardı. O dönemde kimse çıkıp da adil

yargılanma isteme yürekliğini gösterememişti. Çünkü öyle bir eyleme kalkışsa o

da tıpkı Menderes in avukatı Talat Asal gibi hücreye tıkılırdı.

Şimdi sıkı durun! Bu üç başkandan ikisi hüküm giydi ama

sonra salıverildi, biri ise tahliye edildikten sonra bir büyük bankanın genel

müdürü oldu. Neyse... Ama hiç biri bir daha asla Fenerbahçe de başkan olma

histerisini sunmadı. Ve hiç biri Yassıada da tek bir defa savunmalarında olsun,

görüşmede olsun Fenerbahçe başkanı kozuna sığınmadı, ağzına bile almayarak bu

büyük kulübün adını spekülasyon konusu yapmadı. Kaldı ki hepsi de suçsuzdu.

Geçenlerde vefat eden Teoman Koman gibi bir kaç küçük rütbeli uçmuşun,

içten-dışarıdan kumandalı darbesinde hiç bir gün dahi Fenerbahçe yi

kullanmadılar, onun büyük ismine sığınmadılar. Sadece Agah Bey, yıllar sonrası

bir kongrede, Fenerbahçe sayesinde ilk gün, yatağımı, yorganımı, yastığımı bir

başçavuş, Fenerbahçe başkanı yatak taşımaz diyerek elimden aldığı gibi yatağa

götürdü diye herkesi göz yaşına boğan bir açıklama yapmıştı. Hepsi bu kadardı.

Bu başkanlardan Osman Kavraoğlu ise kulüp bünyesinde geçenlerde Aziz Bey in

iftiharla sunduğu amatör şubeler devrimini bir kuruş yokken gerçekleştirmiş bir

isimdi. Hepsi nur içinde yatsın. Bugünkü uyuşmuş beyinlere ithaf olunur.

İnanmazsanız ki, inanmazsınız, çünkü büyülenmiş durumdasınız, öteye beriye

sorun, araştırın ve göreceklerinizden utanın.

Şimdi gelelim yürüyüşe... Bu tamamen spora siyaset

sokmaktır. Ve son umuttur. Size ne ki, bu ülkenin adalet biçimden... Hükümete

yaranmayla karışık, yırtma stratejinize Fenerbahçe yi bulaştırmayın! Ayıptır!

Yukarıda kısaca özetlemeye çalıştığım tarihe saygısızlıktır. Siz sporunuzu

yapın, yaptırın! Ha Galatasaraylı ve Beşiktaşlıdan gelen tebrikler varmış Aziz

Bey e... Yemem. Onların hepsi iktidar karşıtı insanlardandır. Fırsat bu

fırsat... Tıpkı Gezi gibi... Bu mesajları atanlarla bir Fenerbahçe-Galatasaray

veya bir Fenerbahçe-Beşiktaş maçını yan yana izlemek isterim doğrusu... Tabii

ki şu puan durumunda...

Son bir söz: Şimdilerde Galatasaray ve Beşiktaş zirveye

yaklaşırken, Tezgâh diyorsunuz da, siz dokuz puan geriden Trabzonspor a

yaklaşırken neydi Bu soruyu spor medyasındaki kuyruklara da soruyorum Hele

hele hakemlikteki bir paralel gelişmeden söz edenlere iki bin defa soruyorum...