Baharın gelmesiyle birlikte tabiatta da bir değişim başlar. Ölü toprağı serpilmiş gibi duran ağaçlar canlanmaya başlar. Yerin sapsarı benzi yeşerir. Cemre düşer havaya, suya, toprağa. Keşke yüreklere de düşse cemre; insanlık cemreden nasibini alabilse…
Havaların ısınmaya başlamasıyla insan da tabiat misali canlanıverir. Yerinde duramaz olur!
Bu satırların yazarı da düşen cemreyle birlikte havalar biraz ısınınca tebdili mekânda ferahlık vardır diyerek dolaşmaya başladı. İnsan yeni yerler gördükçe, yeni kişilerle tanıştıkça daha bir mutlu oluyor. Tabi gezilen yerler güzel, tanışılan insanlar da “sağlam”, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in sıfatıyla müsemma, “emin” olunca bu mutluluk daha da katmerleniyor elbette. “Sağlamlık” önemli bir ayrıntı! Zira günümüzde sağlam insana rastlamak oldukça zorlaştı! Özellikle sosyal medya denilen illetin çıkmasıyla birlikte insanların zihinlerinde, gönüllerinde dönüşümler daha hızlandı! Yazılı ve görsel medyanın da zihin bulandırma işlevi her geçen gün arttığından zinde, temiz bir zihin ile doğru düşünmek giderek zorlaşıyor haliyle.
İşte bizim müşerref olduğumuz insanlar böylesi bir hengâmede zihinlerini diri tutmuş ve doğruya en yakın yanlışa kapılmamış nadir insanlardan. Kendileri, işlerinde güçlerinde kişiler. Ülkenin gidişatını yakından takip ederek zaman zaman güçlerinin yettiğince çevresindekileri doğru bilgi ile uyarmaya çalışmaktalar.
Nereden nasıl başlamalı bilmiyorum ama anlatalım gezdiklerimizi gördüklerimizi! Bir vesile ile İnegöl’e düştü yolumuz. Malumunuz, İnegöl özellikle mobilya sektöründe oldukça ileri düzeyde bir ilçemiz. Aslına bakarsanız il olmayı da hak ediyor. Siyasiler hep vaatte bulunmuşlar ama il yapmamışlar bu ilçemizi. Her neyse, burada Celal Hacılar Bey ile müşerref olduk. Kendisi mobilyacı! HMS Mobilya’nın sahibi. Çayını içtik, sohbet ettik kısa süreli de olsa. Piyasadaki durgunluk etkilemiş haliyle onu da! Halinden şikâyetçi değil elbette ama gidişatın iyi olmamasından endişeli. Olur ya yolunuz İnegöl’e düşer de yatak odası ya da yemek odası almak isterseniz bence Celal Bey’e bir uğrayın.
Daha sonra ülke çapında oldukça iyi tanınan Allegro Mobilya’da güzide bir insana uğradım. Firmanın sahibi olan Salih Aydın Bey’in misafiri oldum bir müddet. Çay eşliğinde sohbet ettik, siyasi – siyaset dışı konular konuştuk. Kimi zaman acı dolu cümleler döküldü dudaklarımızdan. Özellikle geçmişten bahsedildikçe hatıralar yâd edildi, iç çekişlerimiz, hayıflanmalarımız oldu. Sohbet esnasında Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Mehmet Atmaca Bey’in babası Ahmet Atmaca’nın vefat haberi geldi. Sohbeti sonlandırarak bir başka “sağlam” insana bu sefer başsağlığına gittik.
Mehmet Atmaca’nın evi haliyle oldukça kalabalıktı. Vefat haberini alan sevenleri, akrabaları bu acılı gününde yalnız bırakmamışlardı kendisini. Taziye evinde uzun süre kalınmayacağını bildiğimizden merhuma rahmet, aileye sabırlar dileyip evden ayrıldık.
İnegöl’de son olarak bir başka güzel insanın misafiri oldum. İsmi Adil Tekeş bu “sağlam” adamın. Kasaplık yapıyor. Bir hayli vakit muhabbet eyledik. Gündemdeki referandumdan teşkilat içi meselelere kadar geniş bir yelpazedeydi sohbet mevzularımız. Zihnen karışıklık içinde bulunmayan insanın haliyle konulara vukufiyeti de bir başka olmakta. Yıllardır esen rüzgârların şiddeti dik duruşunu hiç etkilememiş Adil Bey’in. Hâlâ eskisi gibi aynı heyecanı taşıyor.
Bu arada, geçen hafta içerisinde Kocaeli’ne de düştü yolumuz. Önce Kandıra’da emlakçılık ve restoran işletmeciliği yapan Hayrullah Emcet Küçük Bey’i ziyaret ettik. Kendisi Saadet Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi aynı zamanda. İşlerden, ülkenin ahvalinden mütevellit derin bir sohbet ettik. Daha sonra emlak ofisinden “Kandıra Sofrası” isimli restoranına gittik. Güzel bir mekân yapmış Hayrullah Bey. Hayvanların da içinde özgürce gezip dolaştığı geniş bir alana sahip! Ailece gelip lezzetli yemekler yiyebileceğiniz bir mekân burası. Eğer damak zevkine önem veriyorsanız yolunuz düştüğünde uğrayın bence!
Bir müddet buraların keyfini çıkardıktan sonra Hayrullah Bey’e veda edip bir başka “sağlam” insanı ziyaret etmek üzere yola düştük. Kocaeli Otogar’ına yakın bir yerde Ensar Alüminyum’un sahibi Recep Sarıdoğan Bey’in misafiri olduk. Recep Bey’in içten, samimi karşılayışı etkiledi doğrusu. Bu “sağlam” adam, Saadet Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) üyesi aynı zamanda. Epey sohbet eyledik. Havadan sudan konulara da değindik önemli mevzulara da. Doğrusu yanından hiç ayrılmak istemedik ama ne yazık ki her güzellik gibi bu da bir yerde nihayete ermek zorundaydı. Bizi kapıya kadar eşlik ederek yolcu etmesi gerçekten güzel bir incelikti.
İşte böyle sevgili okurlar. Bu saydığım yerlerdeki gibi “sağlam” ve güzel insanlar elbette bunlarla sınırlı değil. Daha tanışamadığımız pek çok sağlam insan var yurdumun her köşesinde. Onlarla da vakti saati geldiğinde tanışmayı ümit ediyorum. Yeni tanışıklıklara vesile olmak için mail adresime bir mail atarak irtibat bilgilerini yollayabilirsiniz. İnegöl ve Kocaeli’ndeki gezilerime iştirak eden Bahri Urgun ve Ahmet Güney kardeşlerimi anmadan ve teşekkür etmeden olmaz! Sağ olsunlar kendileri de “sağlam” insanlar.
Selam ve dua ile…
Minik bir tebessüm
1 ve 0 önemi
Üniversite hocası sınıfta tahtaya kocaman bir tane 1 rakamı yazmış ve:
* Bakın bu karakterdir. Hayatta sahip olabileceğiniz en değerli şey…
Daha sonra 1’in yanına 0 yazmış.
* Bu ise başarıdır. Başarılı bir karakter 1’i 10 yapar.
Sonra bir 0 daha yazmış…
* Bu tecrübedir, 10 iken 100 olursunuz.
0’lar böyle uzayıp gider; Yetenek… Disiplin… Sevgi…
Eklenen her yeni 0’ın kişiliği 10 kat arttırdığını anlatır hoca.
Sonra eline silgiyi alır ve en baştaki 1’i siler.
Geriye bir sürü 0 kalır…
Ve şöyle der;
* Karakteriniz yoksa öbürleri hiçtir…
İlgilisine notlar:
* “Paylaşacak dostların yoksa iyi şeylere sahip olmanın anlamı yoktur. Eğer gönülden verecek kadar zengin değilsen kazandığın şeylerin önemi yoktur.”
* “Bil ki güneşe bakmaya cesareti olmayan gölgede kalmaya gölgeyi ışık sanmaya mahkûmdur” Şemsi Tebrizi
* “bir insanı sustuğu yerlerden tanıyabilirsiniz” Halil Cibran
* “Eskiden sadece kışlar soğuktu. Şimdi ise, insanlar soğuk, yürekler soğuk.” Cahit Zarifoğlu
* “Hayat seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir” Anton Çehov
* “Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir” Hadis-i Şerif