15 Temmuz münasebetiyle ülkemizde birkaç gündür şehitlik üzerine konuşuluyor. 2015 yılında yaşanan mücadelenin o vahşet dolu günleri tekrar gösteriliyor. Milletimiz o günlerin heyecanını tekrar yaşıyor. Şehitlerimiz ve hayatları herkesi heyecanlandırıyor. Şehitlerin yaşadığı candan vazgeçmeleri gösterildikçe şehit olma arzuları depreşiyor. Bu ruhun devamı ve sürekliliği için okullarımızda şehitlik dersi konulmasının gereğini ikaz ediyor.
Ülkemiz her zaman tehdit altındadır. Şer güçler hep ayaktadır. Bunun için teyakkuz halinde olunmalıdır. Kulaktan dolma bilgiler yetmeyebilir.
Şehit olmanın şartları vardır. Bu şartları herkesin bilmesi gerekir. Bunları bilenler ve inananlar beklenilen kahramanlığı daima gösterebilirler. Bu şartları iki başlık altında toplayabiliriz:
1. İman
2. İhlas
Allah (C.C.) rızası için İslam’ın menfaatleri için mücadele etmek önemlidir. Nam, şöhret, dünya menfaatleri için savaşanlar cenneti kazanamazlar. 15 Temmuz’daki gibi vatanı iman ve ihlasla savunan herkes düşünmeden yollara düştü. Şehadete koştu.
Bu şehadete koşma, vatana sahip çıkma ruhu okullarda bir ders olmalıdır. 15 Temmuz’daki gibi tüm televizyonlarda bu ruh canlı tutulmalıdır. FETÖ gibi melunlar her zaman bazı insanlarımızı etkileyebilir, kandırabilir, Allah korusun. O halde Cumhurbaşkanlığı makamından sokakta çöp toplayan kardeşlerimize kadar insanlarımızın etkilenmemesi için bu ruhun okullarda da diri tutulması önemlidir.
Tirmizi hazretlerinin rivayetine göre Peygamber Efendimiz (S.A.V.) sahabeye şehitliği anlatıyordu. Yedi mertebeden bahsederdi. Buyurdu ki:
1. Acı duymaz.
2. Şehidin bütün günahları affolunur. Kul hakkı müstesna.
3. Şehit olurken cennetteki makamını görür.
4. Kabir azabı onun için yoktur.
5. Kıyametin gürültüsünü duymaz.
6. Ahirette şehidin başına yakuttan vakar tacı konur.
7. Yakınlarından yetmiş kişiye şefaat etmesine müsade olunur.
Şehitlerin iman ve ihlaslarıyla uğruna canlarını feda ettikleri vatana sahip çıkmak ve sebeplerini iyi anlamak, adaletin eksik tecelli etmesini engelleyerek tam sağlamak bizim de imanımızın ve ihlasımızın gereğidir. Aksi takdirde biz şehadeti anlamamış oluruz. Şehadete sarılmamız, şehitlere ve gazilere sahip çıkmamız, buna sebebiyet verenlere de adaletimizle derslerini vermemiz gerekmektedir. Bu bilince sahip olmamız elzemdir.