Seçim yarışı oldu İstiklal Harbi!..

Abone Ol

SEÇİMİN devam ettiği saatlerde yazı yazmakta oldum olası zorlanırım. Çünkü bilinen sadece partilerin seçim kampanyası boyunca birbirlerine yönelik eleştirileri, hakaretleridir. Böyle olunca da devam eden seçimlerin sonucuna yönelik görüş belirtmenin hiçbir anlamı yoktur. Çünkü eldeki verilere göre değerlendirme yapmaktan çok insan gönlünden geçeni, bir başka ifadeyle taraftarı olduğu partiye yönelik temennilerini dile getirebilir. Bu iktidar ve muhalefet partileri için de aynıdır. Bir de bu yazı okuyucularımıza ulaştığında seçim sonuçları kesine yakın belli, gece boyunca tüm televizyon kanallarında değerlendirmeler yapılmış olacak. Kısacası seçim sonuçları konusunda söylenmedik söz kalmayacaktır.

Ancak, seçimlerden nasıl bir sonuç çıkarsa çıksın, bu seçim kampanyası sırasında bazı parti liderlerinin birbirlerine yönelik söyledikleri hakaret içeren eleştirilerdir. Hakaret, eleştiri elbette sayılamaz. Bu arada demokratik bir mekanizmanın tabi sonucu olan seçimlerin Milli Mücadele olarak nitelendirilmesi, özellikle iktidarın muhalefet partilerine yönelik bu söylemi daha işin başında ciddi bir ayrışmayı gündeme getirmiştir. Çünkü Milli Mücadele bir ülke halkının yabancılara karşı ülkesini koruma mücadelesinin adıdır. Bu mücadeleyi insanımız geçmişte vermiş, sırası geldiğinde yine verir ama Allah bu milleti yeni bir Milli Mücadele verme durumunda bırakmasın. Dileğimiz budur. Bir seçim kampanyasının böyle nitelendirilmesi, iktidar partisi sözcülerinin bazı muhalefet partilerini adeta ülkeyi yancılara peşkeş çekmeye hazır oluşumlar olarak görmesi ve göstermeye çalışması bir seçim kampanyasını öyle bir nitelendirme üzerine oturtması kanaatimce talihsizlik, amacı aşan bir ifade olmuştur. Bu arada özellikle CHP ve MHP liderlerinin kampanya boyunca iktidara yönelik nitelendirmeleri işi getirip haysiyet ve ahlak yoksunluğuna dayandırmaları da yanlış ve tehlikeli olmuştur.

Bu arada çözüm sürecinden istenen sonucun alınabilmesi için HDP ile işbirliği yapanlar, HDP heyetini Kandil ile İmralı arasında arabulucu haline getirenlerin bu seçim kampanyasında bu partiye yönelik söyledikleri doğru bile olsa sorgulanması gereken değerlendirmelerdi.

Böyle bir seçim kampanyasının arkasından çözüm süreci nasıl devam edecek, partiler birbirine karşı söyledikleri ağır sözlerinin ardından ülke sorunlarının çözümü konusunda nasıl bir araya gelecekler Yoksa tüm karşılıklı söylenen ağır sözler seçim kampanyasının gereği söylenmişti, onlar geride kaldı deyip birbirlerinin yüzüne bakmakta hiçbir sıkıntı çekilmeyecekler mi

Eğer demokrasi, seçim yarışında partilerin birbirlerine yönelik her türlü sözü söyleyebilecekleri, bundan hiçbir sıkıntının duyulmayacağı rejimin adı ise, o zaman bu demokraside bir sorun var demektir.

Böyle bir ortamda yapılan seçimlerin ardından sanıyorum seçim sonuçlarının değerlendirmesinde yapılacak yorumlarda hangi partinin diğer partiler hakkında ne gibi iddialarda bulundukları da dikkate alınacaktır.