Sağır Kurbağa!

Abone Ol

Fıkra bu ya... Kurbağalar kendi aralarında bir yarış düzenlemişler... Ortaya yüksek ve geniş bir tahta engel konulmuş, amaç bu engeli sıçrayarak karşı tarafa geçmek...

Geçenler ödül alacak...

Arenanın her iki yakasına dizilen diğer kurbağalar da yarışmacılar lehine/aleyhine tezahürat yapmaya başlamışlar bile...

Ancak çoğunluğun görüşü, "Ya, bu kadar da yüksek engel olur mu Arkadaşlar bu engeli hayatta aşamazlar..."

Kimileri de bu görüşe gülüp geçmiş...

Neyse...

Start düdüğüyle birlikte yarış başlamış.

Kurbağalar var güçleriyle engeli aşıp karşı tarafa geçmek için en maharetli sıçrayışlarını yapmışlar...

Bir yandan da tribünlerden "Geçemezsiniz, çok zor, imkansız, bu kadar da engelli yarış olur mu " türünden moral bozucu tezahüratlar sürüyormuş...

Gerçekten de kurbağaların çevredeki olumsuz bağrışmalardan da etkilenerek morallari bozulmuş ve yorgun-bitap düşmüşler...

Yarışı bırakmışlar...

Fakat o da ne

Kurbağalardan biri engeli aşmak için olağanüstü çabasını sürdürüyormuş.

Olumsuz tezahüratlar bu kez bu tek kurbağanın üzerinde yoğunlaşmış... Ama nafile...

Bu kurbağa defalarca deneyerek, yorulma usanma bilmeyerek denemelerini sürdürmüş ve sonunda karşı tarafa geçmeyi başarmış.

Bu anda arenada müthiş bir sessizlik...

Bu kurbağa nasıl oldu da engeli aşabildi

Araştırmalar sonunda anlaşılıyor ki, yarışı kazanan kurbağa sağır!

Sağır olduğu için de çevreden gelen Geçemezsin, mümkün değil... türünden bağrışmaları duymamış ve sonuna kadar yarışmayı sürdürmüş...

Bu fıkrayı anlatan Hasan Bitmez, Saadet Partisi İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı.

İki gün önce yaklaşık 3 saat boyunca Hasan beyin seçim çalışmalarına yakından tanıklık ettim.

Yüzyıl semtinde, Bağcılar ile Esenleri ayıran Barbaros Caddesinde 3 saat içinde yaklaşık 1000 esnafın elini sıktı, oy istedi.

Hasan Bitmez, "Tamam, oyumuz size ama çevremizden hep deniliyor ki Saadet Partisi baraja takılacak" diyen esnafa yukardaki fıkrayı anlattı: Sağır kurbağa olun, çevrenizdeki olumsuz söylentilere kulağınızı kapatın...

Aktif siyasete 2004 yılında başlamasına karşılık Hasan Bitmez epey yol almış. Siyasetteki merdivenleri birer birer tırmanan Hasan bey şu anda Saadet Partisinin Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı.

Arazideki çalışma sırasında Hasan Bitmez hemen hemen tüm elini sıktıklarına şunları anlattı; "Bize oy verirseniz Kaddafi ve diğer yaramaz çocukların kulağını biz çekeriz. Yabancılara müdahale ettirmeyiz. Erbakan Hoca tek başına 330 milletvekili ile iktidar değildi, 9 sene değil sadece 1 yıl iktidarda kaldı. Üstelik koalisyondu. Ona rağmen en yüksek ücret zammı bu dönemde sağlandı. Peki bu zam nasıl sağlandı Havuz Sistemi sayesinde... Şimdi devlet her yıl 50 milyar TL faiz ödüyor. Biz bu parayı emeklilere ve çalışanlara yansıttık. AB kapısında köle gibi beklemeyi reddediyoruz. Onurlu bir dış politika sözü veriyoruz."

Bıçkın bir delikanlıdan, "Size oy vermeyeceğim" karşılığını alan Hasan Bitmez ona da benzer ifadeleri kullandıktan sonra genç bu kez, "Düşüneceğim" karşılığını verdi.

"Saadet Partisinin bu dönem Mecliste olması lazım, oy mesuliyettir." sözünü muhataplarına sık sık kullanan Hasan Bitmez, "Görüştüğüm esnafın % 90ından fazlası size oy vereceğiz diyor. Ben artık insan sarrafı oldum. Seçimde Saadet Partisine oy vermeye niyeti yoksa onun bakışlarından, ses tonundan anlıyorum." diyor.

Bitmezin esnafla aralarında oldukça renkli diyaloglar da yaşandı. Bir gencin, "Fark varsa Saadet var" sloganını yüksek sesle dile getirmesi Saadet ekibinde gülümsemelere yol açtı. Kuyumcuda alış veriş yapan genç bir kadın, "Kılıçlarınız 12 Haziranda bizim yanımızda olsun" diyerek oy talep eden Bitmeze, "Biz 8 senedir çok rahat ettik ama Mecliste yapılan yanlışların düzeltilmesi için Saadet Partisine de ihtiyaç var." karşılığını verdi.

Özellikle bekar delikanlılar Hasan Bitmezi oldukça sempatik buldu; "Yengelerden de oy istiyorum." talebine, "Ben evli değilim." karşılığını alan Bitmez, "Allah size Saadet adında hanım nasip eylesin." cümlesiyle mukabelede bulundu.

Emekliler istisnasız, "Bize en iyi zammı Hoca (Erbakan) verdi. Ondan bu yana sürünüyoruz." dedi.

Hasan Bitmez, "Ama AK Parti de sizden gitme değil mi, bunlar sizin devamınız, ha siz ha onlar..." yaklaşımlarına karşılık ilginç bir argüman kullandı; "Onlar tasdikname alamamış olanlar. Onları bir kenara koyun.."

Hasan Bitmez, İstanbul Siyasal Bilgiler Fakültesinden bir grup öğrencinin Saadet Partisinde tez konuları kapsamında araştırma yaptığını, öğrencilerin araştırmadan sonra Saadet Partisi hakkındaki kanaat ve görüşlerinin olumlu yönde tamamen değiştiğini söyledi.

Peki, 12 Haziran seçimlerinde ne olacak

Genç politikacıya göre Saadet Partisinin oy oranı % 11ler dolayında...

Bitmezin Ankaradaki ailesine de bir mesajı vardı; "Seçimlerde beni beklemeyin, YSKya müracaat ettim. Oyumu da burada kullanacağım..."

Bürokrattan al haberi

Bir iktidarın hükümranlığı sürüyor mu, sürmüyor mu

İktidar zayıflıyor mu, yoksa gücü yerinde mi

Bu soruların cevabını özellikle seçimler öncesinde iki kesim verebilir.

Ticari taksiciler ve bürokratlar...

Bu iki kesim seçimlerin ve iktidar gücünün adeta termometreleridir...

Taksiciler seçim sonuçlarında asla yanılmazlar; en değme kamuoyu araştırma şirketleri bile yanlarında halt etmiş...

Çünkü taksilerine binen yüzlerce müşteriyle birebir gerçek kamuoyu araştırmasını zaten onlar yapıyor...

Öteki biraz daha spesifik...

İktidarın gidip gitmeyeceğini de en iyi bürokratlar bilir.

Devlet dairesinde özellikle seçimlerden hemen önce işleriniz yürümüyorsa, evrakınız masada bekliyorsa, imzalarınız bir türlü tamamlanamıyorsa, bir nevi, "Bugün git, yarın gel." deniliyorsa o iktidar gidicidir. Bunun başka bir izah tarzı yoktur.

Zira, iktidarların gücünü en iyi kollayanlar bürokratlardır.

Sahiden, son dönemde devlet dairelerine işiniz düştü mü