Bismillahirrahmanirrahim
Ayakları bu topraklara basan Milli Görüş hareketi halkımızın teveccühünü kazandı; hep saygı gördü. 28 Şubat postmodern darbesinden sonra halk Milli Görüş’ü beklemeye aldı. Milli Görüş’e benzeyen bir zihniyete yöneldi. Onları defalarca iktidar yaptı; fırsat verdi; ümit bağladı. Problemleri gün geçtikçe artırdıklarından bu zihniyetten ümidini kesmeye başladı.
Özellikle son 1 senede Saadet Partisi yeniden ilgi odağı haline geldi. Saadetliler “bi düşün!” diyorlardı. Halk düşündü; söylediklerine kulak vermeye başladı. Saadet Partisi halk arasında “dip dalga” şeklinde etkisini hissettirdi. 16 Nisan referandumundan sonra, birçok seçimi en yakın farkla bilen Gezici Araştırma Şirketi Sahibi Murat Gezici, “Saadet, 2019’da kilit parti olacaktır” (Milli Gazete 27. 4. 2017) diyordu.
Dip dalganın etkisi yavaş seyretti. Cumhurbaşkanı’nın “İstanbul’a ihanet ettik” sözünden sonra, Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı, İstanbul’u layık olduğu konuma getirmeyi görev bildi. İstanbul Efendimiz’in (sav) müjdesi, Fatih’in emaneti, dünyanın gözdesiydi. Napolyon, “İstanbul’u alan dünyaya hâkim olur” diyerek iç geçirmişti. “Dağı taşı altın ” denilen “Dersaadet - Saadet yurdu” ünvanlı İstanbul ihanetlerden kurtarılmalıydı.
İstanbul’un “plansızlık, çarpık kentleşme, trafiğinin çekilmezliği, yaşanmaz duruma getirilmesi, yaklaşan depreme ciddi tedbir alınmayışı, fuhuş, yeşil alanların yağmalanması, beton kent” sözleriyle anılmaya başlaması Saadet Partisi’ni harekete geçirdi. 12 Kasım 2017’de 5.000 kişilik kadrosunu Bostancı Gösteri Merkezi’nde topladı. 2019 Hamle Programı’nın adı “Bekle Bizi İstanbul!”du.
KADROLAR AHİTLEŞTİ
İSTANBUL’DAKİ programda görsellik, konsept, heyecan mükemmeldi. Erbakan Hoca’nın seçim kazanmak için sistematize ettiği teşkilat modeli, sandık müşahitleri çalışması sinevizyondan görsel olarak anlatıldı.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu programa Trabzon’dan telekonferans sistemiyle katıldı. Konuşmasında, “İstanbul ranta kurban edildi. İstanbul’a kimin ihanet ettiğini anladık. Beton yığınlarına dönüşmüş Trabzon’a kim ihanet etti?” diye sordu. Programı “milat” kabul ederek sahaya inme startı verdi.
İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim ise İstanbul’a ihanet karşısında emanete sahip çıkacaklarını anlattı: “İstanbul içimizde sevdadır. Ey İstanbul’a ihanet edenler, ona yeşili çok görenler, niçin emanete ihanet ettiniz?”
Abdullah Sevim kadrolarına, İstanbul halkına, “Yüreklerimizi, kollarımızı açtık. Yaşanabilir bir İstanbul için beraberce çalışacağız. Bekle bizi İstanbul!” şeklinde seslenerek kadrolarıyla ahitleşti.
İstanbul’da heyecan doruktaydı. Saadet Partililer hedef için yol haritalarını belirlediler. Allah’ın yardımıyla eğitimli, donanımlı, halkın sevip saydığı samimi kadrolarla çalışmaya söz verdiler. Herkes mutlu ve ümitliydi. Yüzler gülüyordu.
Aynı gün Trabzon da muhteşem bir kongreye sahne oldu. Sanki genel merkez çıkartma yapmıştı. Genel Başkan Temel Karamollaoğlu ’nu, 300 gencin görev aldığı 500 araçlık konvoyla karşıladılar. Bilge Başkan, şehre girerken otobüs üzerinden halkı selamladı. İl Başkanı Cevat Kurt’a, Trabzonlulara teşekkür etti: “Bize eski günlerimizi yeniden yaşattınız. Halk bizi misafir olarak değil; Milli Görüş selamıyla karşıladı.”
BU NE COŞKU YA RABBİ!
TRABZONLULAR İstanbul’daki kararlılık ve heyecanla yarışır gibiydiler. 5.000 kişilik salon tıklım tıklımdı. Türkiye halkının sahipsizliğe, hassas dönemde birbirleriyle cedelleşen siyasilere tahammülü kalmamıştı. Geleceğine sahip çıkma iradesini gösteriyordu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Türkiye’yi, şehirlerimizi “yaşanılır” hale getireceklerini anlattı: “ AK Parti artık politika belirleyemiyor. Metal yorgunluğu yanlış politikalarında!”
Kongrede güven tazeleyen Trabzon İl Başkanı Cevat Kurt’la, telefonla görüştüm. Memnuniyet ve heyecanı sözlerine yansıyordu: “Şimdi herkes Saadet Partisi’ni konuşuyor. Saadet rüzgârları esmeye başladı. Halk milli kimliğine sahip çıktı. İlçelerimiz büyük katılım sağladılar. Kadrolarımızın moral ve motivasyonu yükseldi.”
Saadet’i müjdeleyen dip dalga dozaj farkıyla tüm Türkiye’yi kuşatmış durumda. Kayseri İl Başkanı ve arkadaşları bunun diğer partiler üzerindeki yansımasını merak ettiler. 3 hafta önce Temel Karamollaoğlu Malatya’ya gidiyordu. Genel başkanlarından, geçerken birkaç saatini Kayseri’ye ayırmasını rica ettiler. Bilge Başkan kırmadı. Onlar da İl Yönetimi olarak Saadet Partililer dışındakileri, farklı grupları bu programa çağırdılar. 750 kişilik salon dolup taştı.
Bilge Başkan onlara Milli Görüş’ü, Saadet Partisi’nin problemlerimize sunduğu çözümleri anlattı. Kardeşlik havası oluştu. Baro avukatları, engelliler grubu, farklı partilerden katılan vatandaşlar birbiriyle kucaklaştı. Sanki bayram havası yaşanıyordu. Görev almak isteyenler oldu.
Gelişmeler gösteriyor ki, Saadet Partisi’ndeki “dip dalga” ileriki aylarda daha görülür hale gelecek; Türkiye siyasetindeki belirleyiciliği yükselecektir.