Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada operasyonların İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda gerçekleştirildiğini belirtti.

Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekiplerinin ortak çalışmasıyla tespit edilen şüphelilerin örgütle bağlantılarının netleştirildiğini ifade etti.

Bakan Yerlikaya, operasyonlara ilişkin detayları şu sözlerle paylaştı:

“İstanbul merkezli Adana, Aksaray, Ankara, Antalya, Balıkesir, Batman, Bolu, Çanakkale, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Kırıkkale, Kırşehir, Manisa, Malatya, Muş, Sakarya, Sivas, Tekirdağ, Amasya, Aydın, Bursa, Mersin ve Zonguldak’ta düzenlenen operasyonlarda yakalanan şüphelilerin FETÖ’ye üye oldukları, örgüte ait şirketlerde daha önce çalıştıkları, gizli haberleşme yöntemlerini kullandıkları ve örgütün emniyet mahrem yapılanmasında sorumlu düzeyde faaliyet yürüttükleri tespit edilmiştir. Milletimizin birlik ve beraberliğine, devletimizin bütünlüğüne, huzur ve refahına kastedenlere karşı mücadelemiz kararlılıkla devam edecek.”

Operasyonların, örgütün kritik yapılanmalarına yönelik önemli bir adım olduğu belirtiliyor.

Yerlikaya sosyal medya hesabından paylaşım yaptı

Yerlikaya, NSosyal hesabındaki açıklamasında, FETÖ'ye yönelik, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele ile İstihbarat Şube Müdürlüğünce çalışmalar yürüttüklerini belirtti. FETÖ'ye yönelik bu sabah eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonlarda, aktif kamu görevlisi ve özel sektör çalışanı 71 şüpheliyi yakaladıklarını bildiren Yerlikaya, şunları kaydetti: "İstanbul merkezli Adana, Aksaray, Ankara, Antalya, Balıkesir, Batman, Bolu, Çanakkale, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Kırıkkale, Kırşehir, Manisa, Malatya, Muş, Sakarya, Sivas, Tekirdağ, Amasya, Aydın, Bursa, Mersin ve Zonguldak'ta operasyonlar düzenlendi"

"Yakalanan şüphelilerin FETÖ'ye üye oldukları tespit edildi"

Yerlikaya, "Yakalanan şüphelilerin FETÖ'ye üye oldukları, örgüte ait şirketlerde daha önce çalıştıkları, örgütün gizli haberleşme yöntemini kullandıkları ve örgütün emniyet mahrem yapılanması içerisinde sorumlu düzeyde faaliyet gösterdikleri tespit edildi. Milletimizin birlik ve beraberliğine, devletimizin bütünlüğüne, vatandaşlarımızın huzuruna ve refahına kastedenlere karşı mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz. Emeği geçenleri tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin narenciye üretiminin yüzde 40’ını karşılayan Adana, yaklaşık 383 bin dönüm alanda ekilen mandalina ile bu yıl da büyük bir üretim gerçekleştirdi. Ancak, zirai don olayları ve 9 günlük tarım işçileri grevi, ürünün kalitesini ve fiyatını olumsuz etkiledi.

Eylül ayında başlayan hasat sezonu, özellikle erkenci mandalina çeşitlerinde iyi bir verim beklenmesine rağmen, bu yıl yaşanan olumsuz hava koşulları ve iş gücü sıkıntıları nedeniyle çiftçiler zor durumda kaldı.

Zirai dondan etkilenmeyen (okitsu, mihowase, early ve primasol) erkenci mandalina türleri, ilk günlerde bahçede kilosu 8 ile 15 TL arasında alıcı buldu. Fakat, 9 gün süren işçi grevi sırasında mandalinaların zamanında toplanamaması, ürünlerin olgunlaşmadan dalda kalmasına yol açtı. Grevin sona ermesinin ardından ise portakal hasadının başlaması, mandalinada aşırı rekolte nedeniyle ürünün dalda beklemesine ve fiyatların hızla düşmesine neden oldu. Şu an bahçelerde mandalinanın kilosu 3 ile 5 TL arasında alıcı buluyor.

- "ÜRÜNLER RAF ÖMRÜNÜ KAYBETTİ!"

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, konuya dair yaptığı açıklamada, "9 gün işçiler işe çıkmayınca meyve gecikti. Bu meyvenin bu zamana kalmaması lazımdı. Mandalinalar şu anda raf ömrünü kaybetti ve dış piyasaya gidemiyor, iç piyasada tüketiliyor. Sadece iyi olanlar yurt dışına gönderiliyor. İlk hasatta kilogram fiyatı 15 liraya kadar yükselen mandalinalar şu anda 3-5 liradan alıcı buluyor" diye konuştu.

Doğan, ayrıca zirai dondan etkilenmeyen mandalinalarda verim artışı görüldüğünü, ancak zamanında yapılmayan hasat nedeniyle bu ürünlerin büyük kısmının dalda kaldığını belirtti.

- "HEM ÇİFTÇİYE HEM EKONOMİYE BÜYÜK ZARAR VERDİ!"

Bu yılki mandalina hasadının geç toplanması, hem çiftçilerin hem de ülke ekonomisinin zarar etmesine yol açtı.

Doğan, "Mandalina verimi çok olduğu için Hatay ve Adana’da yüzde 10-20 ürün ağaçta kalacak. Zamanında kesilseydi bu meyveler ağaçta kalmayacaktı. Hem milli ekonomiye, hem de çiftçimize zarar oldu" ifadelerini kullandı.

- "BAZI CİNSLERDE VERİM DAHA ÇOK ARTTI!"

Açıklamasının devamında Doğan, şunları kaydetti:

"Zirai dondan tek mandalina etkilenmedi ve soğuk nedeniyle bazı cinslerde verim daha çok arttı. Kesimler eğer zamanında yapılsaydı bu meyveler ağaçta kalmayacaktı. Ekim ayının sonunda hasadı bitmesi gereken mandalinada hasat, Kasım ayının ortasına gelmemize rağmen devam ediyor."

Döviz Piyasasında Hareketlilik Devam Ediyor

İç ve dış piyasadaki gelişmelerin etkisiyle kur dalgalanmasının sürdüğü görülürken, yatırımcılar güncel dolar ve euro hareketlerini yakından takip ediyor.

Cuma günü doların satış fiyatı 42,3300 TL, euronun satış fiyatı ise 49,2910 TL olarak kaydedilmişti.

Güncel Döviz Kurları (17 Kasım 2025 – 09:30 itibarıyla)

• Dolar: 41,9158 TL alış – 42,6179 TL satış

  • Düne göre değişim: +%0,17

• Euro: 49,1080 TL alış – 49,1304 TL satış

  • Düne göre değişim: %0,00

• Sterlin: 55,6326 TL alış – 55,6940 TL satış

  • Düne göre değişim: -%0,03

Dün dolar en yüksek 42,3330 TL, en düşük 42,0624 TL seviyelerini görerek günü 42,2668 TL'den tamamladı. Euro ise gün içinde 49,3903 TL ile zirveyi, 49,0161 TL ile dip seviyeyi test etti ve kapanışı 49,1330 TL’den yaptı.

Aylık ve Yıllık Performans

📌 Dolar

• Ay başına göre: +0,28 TL / %0,65 artış

• Yılbaşına göre: +6,97 TL / %19,71 artış

• Son 1 yıl: 34,4388 TL → 42,3373 TL (%22,93 artış)

📌 Euro

• Ay başına göre: +0,56 TL / %1,16 artış

• Yılbaşına göre: +12,65 TL / %34,66 artış

• Son 1 yıl: 36,3103 TL → 49,1318 TL (%35,31 artış)

📌 Sterlin

• Ay başına göre: +0,32 TL / %0,58 artış

• Yılbaşına göre: +11,69 TL / %26,58 artış

• Son 1 yıl: 43,4854 TL → 55,6680 TL (%28,02 artış)

Döviz piyasalarındaki hareketlilik gün içinde de devam ediyor. Dolar ve euroda yaşanabilecek yeni dalgalanmalar yatırımcılar tarafından yakından izleniyor. İlerleyen saatlerde ekonomik veri akışı ve küresel piyasa gelişmeleri kurların seyrinde belirleyici olacak.

Kaza yerine ekipler sevk edildi

İhbar üzerine kaza yerine 112 Acil Sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Çam'ın hayatını kaybettiğini belirleyen ekipler, kaçan sürücünün otomobilinde inceleme yaptı. İncelemenin ardından çocuğun cenazesi, Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Otomobil sürücüsünün yakalanması için polis ekiplerince başlatılan çalışma sürüyor.

Bursa kestane şekeri ve İpsala pirinci, Avrupa Birliği (AB) tarafından coğrafi işaret tescili aldı. Bu tescil, Türk tarım ürünlerinin uluslararası alandaki gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.

Sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, bu önemli gelişmeyi duyuran Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Bursa kestane şekeri ve İpsala pirincinin AB'den coğrafi işaret tescili almasıyla, tescilli ürün sayımız 42'ye yükseldi. Coğrafi işaretli ürünlerimiz, bölgelerinin bereketli topraklarına bereket katacak. Hayırlı, uğurlu olsun." ifadelerini kullandı.

Bursa kestane şekeri ve İpsala pirinci, AB'nin tescil alan 41'inci ve 42'nci ürünleri oldu.

Üretimde ilk sırada ithal kömür santralleri yer aldı

Günlük bazda dün 819 bin 41​​​​​​​ megavatsaat elektrik üretildi, tüketim ise 810 bin 982 megavatsaat olarak kayıtlara geçti. Üretimde ilk sırada yüzde 26,6 payla ithal kömür santralleri yer aldı. Bunu yüzde 21,4 ile doğal gaz ve yüzde 13,2 ile linyit santralleri izledi. Türkiye, dün 10 bin 643 megavatsaat elektrik ihracatı, 2 bin 603 megavatsaat elektrik ithalatı yaptı.

Polis memuru, kurye kılığına girip kapıyı çaldı

Adrese giden ekipte yer alan polis memuru, kurye kılığına girip kapıyı çaldı. Kapıyı açınca yakalanan Ö.Z, işlemlerinin ardından cezaevine gönderildi. Hükümlünün yakalanması cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Google’ın otomatik reklam onay sisteminin kamu kurumlarını taklit eden siteleri tespit edememesi, dolandırıcıların reklam satın alarak sahte sayfaları arama sonuçlarında üst sıralara taşımasına imkân sağladı.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) erişim engeli getirmesine rağmen Google’ın farklı adresler üzerinden açılan yeni sahte siteleri üst sıralarda göstermeye devam ettiği belirtildi.

Profesyonel tasarım, vatandaşları yanılttı

Dolandırıcılar, TOKİ’nin “İlk Evim” ve “500 bin sosyal konut” kampanyası için hazırlanan resmi sitelerin birebir kopyasını oluşturarak vatandaşları tuzağa düşürdü. BTK onlarca sahte sayfayı engellese de benzer sitelerin açılmaya devam ettiği ifade edildi.

Başvuru yapmak isteyen birçok vatandaş, sitelerin tasarımının profesyonel görünmesi nedeniyle şüphelenmediklerini, işlem sırasında kişisel bilgilerini paylaşarak dolandırıldıklarını söyledi.

Yetkililer, resmi başvuru adreslerine yalnızca toki.gov.tr üzerinden ulaşılması gerektiği konusunda uyarıyor.

Gram altın düştü

Gram altın haftaya düşüşle başlayarak 5.528 liradan işlem görüyor. Cuma günü ons fiyatındaki gerilemeye bağlı olarak yüzde 1,9 değer kaybeden gram altın, yeni günde de önceki kapanışın yüzde 0,5 altında seyrediyor.

Güncel altın fiyatları (17 Kasım 2025 Pazartesi – 10.00)

• Gram altın: Alış 5.535,22 TL – Satış 5.535,98 TL

• Çeyrek altın: Alış 8.856,35 TL – Satış 9.051,33 TL

• Cumhuriyet altını: 36.094,61 TL

• Ons altın: 4.066 dolar

• Anlık ons altın verisi: 4.083,12 dolar (değişim %-0,43)

Çeyrek altın 9.410 TL’den, cumhuriyet altını ise 37.500 TL’den satılıyor.

Aylık ve yıllık performans

Gram altın:

• Ay başından bu yana 122,65 TL artış (yüzde 2,27)

• Yılbaşına göre %84,86 değer kazancı

• Son 1 yılda %95,11 yükseliş

Ons altın:

• Ay başından bu yana %1,59 artış

• Yılbaşından bu yana %54,02 değer kazancı

• Son 1 yılda %58,64 yükseliş

Piyasalarda ABD etkisi

ABD Merkez Bankası (Fed) üyelerinin faiz indirim sürecine dair belirsizlik içeren açıklamaları altın fiyatları üzerinde baskı oluşturuyor. Aralık ayına yönelik faiz indirim beklentilerinin zayıflaması, ons altındaki düşüşü hızlandırdı.

Analistler, bugün yurt içinde bütçe dengesi ve özel sektörün yurt dışı kredi borcu verilerinin; yurt dışında ise New York Fed imalat sanayi endeksinin takip edileceğini belirtiyor. Teknik olarak ons altında 4.250 dolar direnç, 4.000 dolar destek konumunda bulunuyor.

Gazze Tümeni'nde yapılan toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Zamir, İsrail ordusunun bölgedeki operasyonlarına ilişkin önemli bilgiler paylaştı.

- "BÜYÜK ÇAPLI HAREKÂTA HAZIRLIKLI OLUN!"

Zamir, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde sivil nüfusun yüzde 50'sinden fazlasının tahliye edildiği alanlarda kontrolü sağladığını belirtti.

İsrail'in, Gazze Şeridi'ne yönelik büyük çaplı askeri harekâta hazırlanması gerektiğini vurgulayan Zamir, Hamas'ın bölgede varlık göstermesine asla izin vermeyeceklerini ifade etti.

Gazze’nin silahsızlanması konusunda anlaşma sağlanamazsa, askeri operasyonların devreye gireceği uyarısında bulunan Zamir, ordunun Sarı Hat üzerinde aktif şekilde faaliyet gösterdiğini ve bu bölgedeki stratejik adımların devam ettiğini de sözlerine ekledi.

- EKİM 2023 OPERASYONLARINA YÖNELİK UZMAN KOMİTESİ KURULDU!

Zamir, İsrail ordusunun Ekim 2023'e ait askeri operasyonlarıyla ilgili başlatılan soruşturma sürecine de değindi.

Konuyla ilgili uzman bir komite kurulduğunu duyuran Genelkurmay Başkanı, olası hukuki ve askeri değerlendirmelerin devam ettiğini bildirdi.

Bu komite, geçmişteki askeri operasyonların gözden geçirilmesini ve gerekli reformların yapılmasını sağlamak amacıyla oluşturuldu.

Depoya baskın düzenlendi

Depoya düzenlenen baskında 550 bin 32 uyuşturucu hap, 4 kilo 358 gram sentetik uyuşturucu ele geçirildi. Deşifre edilen deponun uyuşturucu ticaretinde dağıtım merkezi olarak kullanıldığı belirlendi. Gözaltına alınan 2 şüphelinin emniyetteki işlemleri sürüyor.

Ülkede şiddet yanlısı olduğu belirlenen yüzlerce neo-Nazi’nin güvenlik birimlerinin takibinden çıkmayı başardığı ortaya çıktı.

- ARANAN 535 NEO-NAZİ SIRRA KADEM BASTI!

Federal Meclis’te Sol Parti’nin yönelttiği soru önergesine yanıt veren Almanya İçişleri Bakanlığı, haklarında toplam 714 tutuklama emri bulunan 535 aşırı sağcının şu anda Alman polisi tarafından arandığını ancak bir türlü izlerine ulaşılamadığını bildirdi.

Güvenlik güçlerinin ülke genelinde yürüttüğü operasyonlara rağmen bu kişilerin çoğunun yerinin tespit edilemediği belirtildi.

Bakanlığın paylaştığı verilere göre, aranan kişilerden 115’i Almanya’yı terk ederek yurtdışına kaçtı. Kaçanların 20’sinin Polonya’da, 13’ünün Avusturya’da olduğunun belirlendiği, geri kalanların ise farklı ülkelere dağıldığı ifade edildi.

Öte yandan yurtdışına kaçanların arasında 39 şiddet suçlusu neo-Nazi bulunması, aşırı sağ kaynaklı güvenlik risklerine yönelik kaygıları artırdı.

- AŞIRI SAĞ KRİZİ TIRMANIYOR!

Almanya’da Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV), haziran ayında yayımladığı 2024 iç güvenlik raporunda aşırı sağ tehdidinin ulaştığı boyutlara dikkat çekti.

Rapora göre, ülkede ideolojik olarak aşırı sağ çizgide bulunan ya da bu doğrultuda faaliyet gösteren kişi sayısı 50 bin 250’ye yükseldi. Bu grubun 15 bin 300’ünün ise şiddet eylemlerine başvurma potansiyeli taşıdığı belirtildi.

Aşırı sağ kaynaklı suçlara ilişkin veriler de endişe verici bir artışa işaret ediyor.

Federal Kriminal Dairesi'nin (BKA) istatistiklerine göre 2024 yılında aşırı sağcı motivasyonla işlenen suçların sayısı 42 bin 788’e çıktı. Bu rakam, kayıtların tutulmaya başlandığı 2001 yılından bu yana görülen en yüksek düzey olarak kayıtlara geçti.

Veriler, aşırı sağcı suçlarda 2023 yılına kıyasla yüzde 50’lik bir artış yaşandığını ortaya koyuyor.

Yetkililer, aşırı sağın ülkenin iç güvenliği açısından “giderek büyüyen bir tehdit” haline geldiğini vurgulayarak kapsamlı önlemlerin gündemde olduğunu bildirdi.

Türkiye'de milyonlarca mal sahibi ve kiracıyı ilgilendiren önemli bir düzenleme Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunuldu.

"Tesis Yönetim Yasası" adıyla gündeme gelen bu yasa tasarısı, özellikle aidat ödemelerinde yaşanan adaletsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefliyor. Yasa, konutlar, iş yerleri ve sanayi sitelerindeki aidat artışlarını kontrol altına alacak ve aidatların devlet güvencesine alınmasını sağlayacak.

- AİDAT ARTIŞLARI SINIRLANACAK!

Yeni yasa ile birlikte apartman ve site sakinlerinin en büyük şikayetlerinden biri olan fahiş aidat artışları sona erecek.

Artık aidatlar, yalnızca Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) oranı kadar arttırılabilecek.

Yani, apartman yönetimleri, sakinlerinin onayı olmadan aidatları, TÜFE oranının çok üzerine çıkaramayacak.

- EKSTRA MASRAFLAR İÇİN OY ÇOĞUNLUĞU KARARI GEREKECEK!

Tesis yönetimi tarafından önerilen ek hizmetler ya da masraflar da artık maliklerin oy çokluğuyla kabul edilecek.

"Malik çoğunluğu olmadan artış yapılmayacak" maddesi, yasanın en önemli düzenlemelerinden biri olarak dikkat çekiyor.

Bu sayede site sakinleri, maliyet artışlarına karşı daha fazla söz sahibi olacak.

- DEVLET GÜVENCESİYLE AİDATLAR KORUMA ALTINDA!

Yasa ile birlikte, aidatlar devlet güvencesine alınacak.

Bu, aidatların düzenli bir şekilde toplanmasını sağlayacak ve keyfi artışların önüne geçilecek.

Yasa, mal sahiplerinin ve kiracıların aidat ödeme konusunda yaşadığı zorlukları da göz önünde bulundurarak, mali denetimi daha şeffaf ve denetlenebilir hale getirecek.

- TESİS YÖNETİM ŞİRKETLERİNİN ROLÜ ARTACAK!

Türkiye'de yaklaşık 20 milyon kişi, bir tesis yönetim şirketinden hizmet alıyor.

Yeni yasa, bu şirketlerin hizmet standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.

Ayrıca, bu şirketlerin sorumlulukları artacak ve denetimleri güçlendirilecek.

Yasa ile birlikte, tesis yönetim şirketleri daha şeffaf ve verimli bir şekilde çalışacak.

- YASA 2026’DA YÜRÜRLÜĞE GİRECEK!

Tesis Yönetim Yasası, Meclis'te görüşülüp onaylandıktan sonra, 2026 yılının başında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

- SİS VE PUS UYARISI!

MGM'nin tahminlerine göre, özellikle Trakya, İç Ege, Akdeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu'nun güney ve doğusu, Karadeniz'in iç kesimleri, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’nun kuzey bölgelerinde sabah saatlerinden itibaren pus ve sis etkili olacak.

Yetkililer, sis ve pusun özellikle trafik ve seyahat koşullarını zorlaştırabileceğinden dikkatli olunması gerektiği belirtildi.

- SICAKLIK 2 İLÂ 4 DERECE ARTIYOR!

Hava sıcaklıklarının ise genel olarak 2 ila 4 derece artması bekleniyor. Kuzeybatı kesimlerinde sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerine çıkması tahmin ediliyor.

Bu artış, özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde kendini daha fazla hissettirecek.

- KUVVETLİ RÜZGÂR BEKLENİYOR!

Rüzgar ise, genel olarak güneyli yönlerden hafif ve orta kuvvette esecek. Ancak öğleden sonra Marmara ve Kuzey Ege kıyılarında rüzgarın hızının 40-60 km/saat’e kadar ulaşması bekleniyor. Bu sebeple, özellikle kıyı bölgelerinde denizcilerin ve açık alanlarda çalışanların dikkatli olmaları tavsiye ediliyor.

- İŞTE İL İL HAVA DURUMU TAHMİNLERİ

MARMARA

Parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah saatlerinde Trakya kesiminde pus ve yer yer sis bekleniyor. Rüzgarın; öğleden sonra güney ve güneybatı yönlerden kuvvetli olarak (40-60 km/saat) esmesi bekleniyor.

BURSA °C, 24°C

Parçalı bulutlu

ÇANAKKALE °C, 21°C

Parçalı bulutlu

İSTANBUL °C, 20°C

Parçalı bulutlu

KIRKLARELİ °C, 19°C

Parçalı bulutlu

EGE

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin iç kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor. Rüzgarın; öğleden sonra Kuzey Ege kıyılarında güney ve güneybatı yönlerden kuvvetli olarak (40-60 km/saat) esmesi bekleniyor.

A.KARAHİSAR °C, 17°C

Parçalı ve az bulutlu

DENİZLİ °C, 21°C

Parçalı ve az bulutlu

İZMİR °C, 23°C

Parçalı ve az bulutlu

MANİSA °C, 22°C

Parçalı ve az bulutlu

AKDENİZ

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin iç kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

ADANA °C, 23°C

Parçalı ve az bulutlu

ANTALYA °C, 24°C

Parçalı ve az bulutlu

HATAY °C, 20°C

Parçalı ve az bulutlu

ISPARTA °C, 17°C

Parçalı ve az bulutlu

İÇ ANADOLU

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin güney ve doğu kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

ANKARA °C, 16°C

Parçalı ve az bulutlu

ESKİŞEHİR °C, 17°C

Parçalı ve az bulutlu

KAYSERİ °C, 15°C

Parçalı ve az bulutlu

KONYA °C, 18°C

Parçalı ve az bulutlu

BATI KARADENİZ

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin iç kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

BOLU °C, 18°C

Parçalı ve az bulutlu

DÜZCE °C, 22°C

Parçalı ve az bulutlu

SİNOP °C, 22°C

Parçalı ve az bulutlu

ZONGULDAK °C, 20°C

Parçalı ve az bulutlu

ORTA ve DOĞU KARADENİZ

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin iç kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

AMASYA °C, 18°C

Parçalı ve az bulutlu

RİZE °C, 19°C

Parçalı ve az bulutlu

SAMSUN °C, 21°C

Parçalı ve az bulutlu

TRABZON °C, 19°C

Parçalı ve az bulutlu

DOĞU ANADOLU

Parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölge genelinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

ERZURUM °C, 10°C

Parçalı bulutlu

KARS °C, 11°C

Parçalı bulutlu

MALATYA °C, 12°C

Parçalı bulutlu

VAN °C, 10°C

Parçalı bulutlu

GÜNEYDOĞU ANADOLU

Parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde bölgenin kuzey kesimlerinde pus ve yer yer sis bekleniyor.

DİYARBAKIR °C, 15°C

Parçalı ve az bulutlu

GAZİANTEP °C, 17°C

Parçalı ve az bulutlu

MARDİN °C, 15°C

Parçalı ve az bulutlu

SİİRT °C, 15°C

Parçalı ve az bulutlu

Kabine toplantısında, "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda atılacak yeni adımlar, Gazze’deki insani kriz ve ekonomiye ilişkin gelişmeler masaya yatırılacak.

- TERÖRLE MÜCADELE ADIMLARI

Kabine’nin en önemli gündem maddelerinden biri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkça dile getirdiği "Terörsüz Türkiye" konusu olacak.

Bu çerçevede, Türkiye’nin terör örgütlerine karşı yürüttüğü mücadelede elde edilen kazanımlar, güvenlik birimlerinin sahadaki tespitleri ve yeni istihbarat raporları değerlendirilecek.

Terör örgütlerinin ülke sınırları içindeki hareket kabiliyetinin tamamen ortadan kaldırılması ve terör bağlantılı yapıların çökertilmesi için izlenecek yeni stratejiler de toplantıda ele alınacak.

Toplantıdan, Türkiye’nin "tam tasfiye dönemi"ne geçişi için atılacak somut adımların çıkması bekleniyor.

- GAZZE'DEKİ İNSANİ DURUM

Dış politika gündeminde ise Gazze’deki insani kriz ön plana çıkacak.

İşgalci İsrail’in saldırıları nedeniyle bölgedeki durum her geçen gün daha da kötüleşiyor. Türkiye, Gazze’ye yönelik arabuluculuk faaliyetlerini artırarak, insani yardım koridorlarını genişletmeyi hedefliyor.

Ayrıca, Gazze’nin savaş sonrası yeniden inşası için uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi planlanıyor.

Türkiye’nin, Filistin’e yönelik siyasi ve insani desteğini daha da artırma kararlılığı da toplantıda görüşülecek.

Gazze’deki temel ihtiyaçların hızla karşılanabilmesi için gerekli adımların atılması bekleniyor.

- EKONOMİ

Güvenlik ve dış politika konularının yanı sıra ekonomi de Kabine toplantısının önemli başlıklarından birini oluşturuyor.

Hükümetin enflasyonla mücadeleye yönelik aldığı tedbirler, temel gıda ürünlerinde yaşanan fiyat değişimleri ve kamu mali disiplinini güçlendirmeye yönelik yeni adımlar ele alınacak. Ayrıca, orta vadeli ekonomik programın 2025 yılı hedefleri doğrultusunda dar gelirli vatandaşları korumaya yönelik alınacak destek önlemleri masaya yatırılacak.

Nûh kıssası A‘râf, Yûnus, Şuarâ ve Nûh sûrelerinde de geçmekle birlikte en ayrıntılı biçimde Hûd sûresinde nakledilmektedir.

Kur’ân-ı Kerîm’de bildirildiğine göre Nûh tûfanının muhatabı Nûh kavminin inanmayanlarıdır ve tûfan onları cezalandırmak için gönderilmiştir.

NÛH KAVMİNİN YAŞADIĞI BÖLGEYE HAS OLMASI

Nûh’un davetini duymayanların cezalandırılması ilâhî adaletle bağdaşmaz, dolayısıyla Nûh tûfanının yalnız Nûh kavminin yaşadığı bölgeye has olması gerekir.

Hz. Nûh’un peygamber gönderildiği kavim, putperestti. Nûh onları bir olan Allah’a kulluğa davet ettiği, putları bırakıp Allah’a dönmeleri için çok uğraştığı halde onlar putlara tapmaktan vazgeçmedikleri gibi, “Sakın ilâhlarınızı bırakmayın; hele Ved’den, Süvâ‘dan, Yegūs’tan, Yeûk’tan ve Nesr’den asla vazgeçmeyin” diyerek (Nûh 71/23) insanları Nûh’un davetinden uzaklaştırmışlardı.

Hz. Nûh, kavmini Allah’tan başkasına tapmama konusunda uyarmış, aksi takdirde başlarına gelecek azabı kendilerine haber vermiş (Nûh 71/1-4), uzun mücadeleler sonunda kavminin putperestlikten vazgeçmediğini görünce inanmayanları cezalandırması için Allah’a dua etmiş (eş-Şuarâ 26/118-119; Nûh 71/1-28), Allah da onun duasını kabul etmiş ve inkârcı kavminin tûfanla helâk edileceğini, kendisinin ve inananların kurtulacağını bildirerek bir gemi yapmasını istemiştir (Hûd 11/36-39).

Kur’an’da bu gemiyle ilgili olarak sadece tahtalardan yapıldığı ve çivilerle çakıldığı bilgisi yer almakta (el-Kamer 54/13), geminin diğer nitelikleri hakkında bilgi verilmemektedir.

GEMİNİN NASIL YAPILACAĞINI CEBRÂİL ÖĞRETİR

“Gözlerimizin önünde ve vahyimiz uyarınca gemiyi yap” emri gelince (Hûd 11/37) rivayete göre Hz. Nûh tahtayı nereden bulacağını sorar, ona ağaç dikmesi emredilir ve o da Hint meşesi denilen ağaçları diker. Kırk yıl sonra bu ağaçları keserek gemiyi yapar. Ona geminin nasıl yapılacağını Cebrâil öğretir.

Geminin başı horozun başı, gövdesi kuş gövdesi, arka kısmı horozun kuyruğunu andırmaktadır. İki yanında kapılar vardır ve üç kattır. Uzunluğu 660, genişliği 330, yüksekliği 33 zirâdır. Geminin ölçüleriyle ilgili olarak 80 × 50 × 30 zirâ rivayeti de vardır (Sa‘lebî, s. 55; Fîrûzâbâdî, VI, 29). Bu konudaki başka bir rivayete göre ise havâriler Hz. Îsâ’ya gelerek tûfan hakkında bilgi verecek birini diriltmesini isterler. Hz. Îsâ da Nûh’un oğlu Sâm’ı diriltir, o da gemi ve tûfanla ilgili bilgiler verir (Sa‘lebî, s. 59; İA, IX, 345).

Gemi yapılırken kavmi Nûh ile alay etmiş, gemiyi tamamlayınca Nûh’a canlıların her birinden birer çift ile “haklarında hüküm verilmiş olanlar dışında” ailesini ve iman edenleri gemiye bindirmesi emredilmiştir (Hûd 11/40).

Tevrat’ta Nûh’un üç oğlunun eşleriyle birlikte gemiye bindiği belirtilirken Kur’an’da daha önce haklarında hüküm verilmiş olanlar dışında kalan ailesi söz konusu edilmekte, Nûh’a inanmayan karısı ile (et-Tahrîm 66/10) oğlunun (Hûd 11/43) gemiye binmedikleri ve boğuldukları belirtilmektedir.

Gemiye alınan hayvanlara gelince, Tevrat’takinin aksine Kur’an’da birer çift alındığı kaydedilmektedir. Bu hayvanların yeryüzündeki bütün canlı türlerinden değil, Nûh’un sahip olduğu evcil hayvanlardan damızlık olarak alınmış olmasının daha mâkul görüldüğü ifade edilmektedir (Muhammed Esed, s. 432; Sarıkçıoğlu, IX/1-4 [1996], s. 200).

Kısas-ı enbiyâ kitaplarında gemiye alınan hayvanlarla ilgili rivayetler vardır. Nûh gemiye önce karıncaları, en sonda merkebi alır. Merkep ağır ağır girer, çünkü İblîs onu kuyruğundan çekmektedir. Sabırsızlanan Nûh, “Şeytanla beraber olsan da yine gir” diye bağırınca şeytan da gemiye girer.

Filin kuyruğundan domuz, aslandan da kedi dünyaya gelir. Aslanın yanında öküz, kurdun yanında keçi, yırtıcı kuşların yanında güvercinin yaşayabilmesi için Allah onların yırtıcılık güdülerini köreltir.

Hz. Nûh evcil hayvanları ve yırtıcı kuşları birinci kata, vahşi hayvanları orta kata koyar, kendisi ve inananlar da üst kata yerleşir.

Kıssaya göre gemideki insanların sayısı yedi ile seksen arasında değişmektedir.

Kābil’in zürriyeti boğulur. Nûh gemiye Âdem’in naaşını da alır. Gemidekilerin nefislerine hâkim olmaları gerekmektedir ve bu emri unutan Hâm’ın derisi siyahlaşır.

Harem-i şerif ve Kudüs’teki kutsal mekânlar tûfandan etkilenmez. Kâbe tûfan sırasında göğe kaldırılır (Sa‘lebî, s. 56-57; İA, IX, 345).

Daha sonra göğün kapıları açılmış, yerin kaynakları fışkırmış, göğün ve yerin suları birleşmiş, gemi azgın suların üzerinde yüzerken Nûh ve beraberindekiler kurtulmuş, Nûh’un eşi ve bir oğlu dahil inanmayanlar boğulmuştur (Hûd 11/40-47; el-Mü’minûn 23/26-29; el-Furkān 25/37; el-Kamer 54/9-17).

Kırk gün, kırk gece gök suyunu boşaltmış, yer suyunu fışkırtmış, daha sonra gemi yüzmeye başlamış ve altı ay su üzerinde kalmıştır (Sa‘lebî, s. 58). “Ey yer suyunu yut, ey gök suyunu tut” denilmek suretiyle tûfan sona erince gemi Cûdî’ye oturmuş (Hûd 11/44), ve Nûh’a, “Ey Nûh! Sana ve seninle birlikte olanlara bizden selâm ve bereketle gemiden in” denilmiştir (Hûd 11/48).

CÛDÎ’NİN HANGİ DAĞ OLDUĞU KONUSUNDA ÂLİMLER ARASINDA FARKLI GÖRÜŞLER VARDIR!

Kur’an’da geminin oturduğu bildirilen Cûdî’nin hangi dağ olduğu konusunda âlimler arasında farklı görüşler vardır (a.g.e., s. 58; bk. CÛDÎ DAĞI); bunun bir dağın özel adı olmayıp “bereketli topraklar” anlamına geldiği ve Nûh ile beraberindekilerin tûfan sonrası bereketli topraklara indirildikleri de ifade edilmektedir (Sarıkçıoğlu, IX/1-4 [1996], s. 203).

İslâmî kaynaklarda yer alan rivayetlere göre tûfan Ab ayının 13’ünde ve Hz. Nûh 600 yaşında iken başlamış, 10 Receb’de Nûh ve beraberindekiler gemiye binmiş, altı ay gemide kalmış ve 10 Muharrem’de gemiden çıkmıştır. Gemiden inen Nûh ve beraberindekiler Cezîre diyarında Sûk Semânin adı verilen bir köy kurmuştur (Sa‘lebî, s. 60).

SULAR EN YÜKSEK DAĞLARI ON BEŞ ARŞIN AŞMIŞTIR

Tevrat’ın Sumer ve Bâbil rivayetlerinin etkisini taşıyan, Nûh tûfanının bütün dünyayı kapladığı şeklindeki ifadesi tartışmalara yol açmış, bu yüzden de Nûh tûfanının evrenselliğine veya mahallî oluşuna dair çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Nûh tûfanının evrenselliğini savunanların en önemli delili tûfan rivayetlerinin neredeyse bütün dünyayı kaplayacak şekilde yaygın oluşudur. Nitekim Tevrat’a göre tûfan bütün yeryüzünü kaplayan, Nûh ve ailesi dışında bütün insanlığı yok eden su felâketidir. Tûfan bütün yeryüzünü kaplayınca dağlar sular altında kalmış, sular en yüksek dağları on beş arşın aşmıştır (Tekvîn, 6/5-8, 13, 17; 7/4).

Sadece Nûh ile ona inananların kurtulduğu ve diğer bütün canlıların öldüğü, Nûh’un insanlığın ikinci atası sayıldığı inancı nazarı dikkate alınırsa hemen hemen bütün dünyada yaygın olan tûfan rivayetlerinin menşeinin bir olduğu ve oradan bütün dünyaya yayıldığı düşünülebilir.

Fakat çeşitli kültürlerde mevcut tûfan rivayetlerinin birçoğu Kitâb-ı Mukaddes ve Kur’an’daki tûfan kıssasından farklılık taşımaktadır. Bu rivayetlerden bazılarında tûfan dünya çapında değil mahallîdir ve çok defa olayın kahramanları kendilerini tanrıların yardımı olmadan gemiyle veya dağlara tırmanarak kurtarmakta, tûfan da birkaç günden birkaç yıla kadar sürmektedir (IDB, II, 280).

Diğer taraftan eski çağlarda yaşayan insanlar dünya denilince sadece kendi bulundukları ülkeyi ya da bilebildikleri yerleri anlıyorlardı. Meselâ Kral Sargon tarafından yaptırılan haritada sadece Mezopotamya ve çevresi gösterilmiş, bu yüzden de Mezopotamya’da meydana gelen tûfanın dünya çapında olduğu sanılmıştır. Mezopotamyalılar’a göre evren yalnız kendi yaşadıkları yerlerden ibaretti. Onlar başka kıtaların, ülkelerin varlığından haberdar değildi.

Bu sebeple karşılaştıkları bir âfeti evrensel diye nitelendirmelerini tabii karşılamak gerekir.

Tevrat’ın verdiği bilgilerden hareketle ortaya çıkarılan kronolojik tabloya göre Hz. İbrâhim, Nûh tûfanından 292 yıl sonra doğmuştur (NDB, s. 134); bu da tûfanın milâttan önce XXII veya XXI. yüzyıllarda vuku bulduğunu gösterir.

Öte yandan yahudilerin kullandığı takvime göre 2010 yılı 5771’e tekabül etmektedir ve Nûh tûfanı günümüzden 4115 yıl önce meydana gelmiştir. Halbuki o dönemde yeryüzünde birçok medeniyet vardı, bu medeniyetler tûfan sonrasında da yaşamıştır.

Ayrıca Kur’ân-ı Kerîm’e göre Hz. Nûh kendi kavmine peygamber olarak gönderilmiş (eş-Şuarâ 26/106) ve tûfan Nûh’un kavminden iman etmeyenleri cezalandırmak için gelmiştir (el-A‘râf 7/59-64; Hûd 11/25-49; el-Furkān 25/37; eş-Şuarâ 26/105-122; el-Kamer 54/9-16); dolayısıyla bir kavmin inanmayanları için gelen bir felâketi bütün dünyaya teşmil edip bazı inançsızlar sebebiyle canlıları yok etmek ilâhî adaletle bağdaşmamaktadır.

İnsanlık için gönderilen tek peygamber Hz. Muhammed’dir.

Bu gerekçelerden hareketle genellikle tûfanın sadece Nûh’un yaşadığı bölgeye özgü olduğu ve gemiye alınan hayvanların da Nûh’un kendi çiftliğindeki evcil hayvanlar olduğu görüşü benimsenmektedir (Köksoy, s. 107; Ateş, XVI, 274; Sarıkçıoğlu, IX/1-4 [1996], s. 199).

NUH'UN GEMİSİNİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ

Nuh'un Gemisi, Ağrı Dağı'nın güney karşısındaki Telçeker ile Üzengili köyleri arasında doğal bir anıttır. Aslında bu anıt, gemi biçiminde bir şekil, iz (siluet) dir. Kalıntı, Türkiye - İran Transit Yoluna 3,5 km. mesafededir.

Nuh Tufanı sonucunda karaya oturan geminin burada kaldığı öne sürülmektedir. Buranın halk arasındaki adı, Cudi Dağı'dır. 1983 yılından itibaren kutsal geminin kalıntılarını burada arama çalışmaları hızlanmıştır. Başta James İrwin olmak üzere Amerikalı araştırmacılar burayı çok yönlü incelemişlerdir.

Türk bilim adamları (Atatürk Üniversitesi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, MTA Enstitüsü elemanları) da bu oluşumu bilimsel yönden incelemişlerdir. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu 17 Eylül 1987 tarih ve 3657 sayılı kararı ile gemi kütlesinin 'Korunması gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlığı' özelliği gösterdiğini belirttiğinden, burası doğal sit alanı ve açık hava müzesi olarak koruma altına alınmıştır.

Geminin kalıntısı kuş bakışı görülecek bir yere Turistlik nitelikli bir kafeterya yapılmıştır.

Nuh'un Gemisinin izi, 11 Eylül 1959 günü Harita Yüzbaşısı İhsan DURUPINAR, doğu bölgesinin havadan çekilmiş fotometrik haritalarını tetkik ederken ilginç bir resmi buldu.

Resim bütün dünyayı ilgilendiriyordu. Bunun Nuh'un Gemisi olma ihtimali vardı. Bu tarihten sonra Ağrı Dağı ve Telçeker Köyü üstündeki heyelan bölgesinde gemi aramaları hızlandı.

Heyelan bölgesi, Ağrı Dağı'nın tam güney karşısında, Doğubayazıt - Gürbulak yolunun güneyinde, Telçeker ve Üzengili köylerinin yamaçlarındadır. Burada gemi biçimli bir şekil vardır ki, Harita Yüzbaşısının üzerinde durduğu toprak şekil budur. İlk bakışta gerçekten gemiye benzeyen bu yapının heyelanın etkisiyle mi, yoksa Nuh'un Gemisinin karaya oturduğu yer mi olduğu henüz tartışma konusudur. Şekil Nuh'un Gemisi olması kadar ilginç olmakla beraber, doğal anıt niteliğindedir. Yerkabuğunun bir oyunu sonucunda oluşsa dahi şekil yer bilimleri açısından da ilginçtir.

Gemi kütlesi, sürekli heyelan olan ve akıntının bütün şiddetiyle devam ettiği yamaçta olduğu halde yerinde sabit kalmış, şekil bozulmamıştır. Kütlenin biçimi, insanoğlunun yaptığı ilk gemilere benzerlik göstermektedir. Baş tarafı çok dar, arka kısmı ortaya doğru daralmış haldedir.

Boyut olarak 165 m. x 50 m. x 13 m. ölçüsündedir. (Bu rakamlar, kutsal kitaplarda belirtilen ölçülere uymaktadır.) Çevresini oluşturan toprak, kıyasla; gemi kütlesinin malzemesi kuvvetli bir fiziksel bir mukavemete sahiptir.

Gemi içinde ve yüzeyinde üç ayrı seviyede dizilmiş, eşit aralıklarla dağılmış ve fiziksel farklılıklar gösteren bölümler mevcuttur. Geminin muhtelif yerlerinde gemi direklerini andıran boşluk ve tümsekler vardır.

---

YÜRÜTME VE İDARE BÖLÜMÜ

YÖNETMELİKLER

–– Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliği

–– Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği

–– Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği

İLÂN BÖLÜMÜ

a - Yargı İlanları

b - Artırma, Eksiltme ve İhale İlânları

c - Çeşitli İlânlar

– T.C. Merkez Bankasınca Belirlenen Devlet İç Borçlanma Senetlerinin Günlük Değerleri

Dünya Savaşında ABD'nin attığı iki atom bombası ile adeta nakavt olan...

Sonrasında adeta küllerinden doğan... Tıpkı Almanya gibi...

Teknolojide dünyanın ileri ülkelerinden biri olmasına rağmen...

Çok şaşıracağınız bir haberi sizinle paylaşmak istiyoruz!

Haberi okuduğunuzda, "Hayır ya, olamaz!" diyeceksiniz!

Ama ileteceğimiz haber harfiyle yaşanan bir gerçek bu ülkede!

Peki, nedir Japonya ile ilgili bu haber?

JAPONYA HALA FAKSLA ÇALIŞIYOR

2025’te yani içinde bulunduğumuz yıl, Japonya hala faksla çalışıyor...

Neon ışıklar ve yapay zeka ülkesi olmasına karşılık, devlet dairelerinde antika cihazlarla işler yürüyor!

Yapay zekâlı robotlar, süper hızlı trenler ve son model teknolojilerle tanınan Japonya, devlet dairelerinde ve büyük şirketlerinde hâlâ faks makinelerine bağımlı.

Dijitalleşmeye direnç, ülkeyi teknoloji icatlarında hızlı ama uygulamada geleneksel bir ülke hâline getiriyor.

Japonya deyince akla gelen ilk kavramlar genellikle teknoloji, robotlar ve geleceğin şehirleri oluyor.

Neon ışıklı Tokyo sokakları, Shinkansen, hibrit Toyota’lar ve son model elektronik cihazlar…

Ama işin ilginç kısmı şu ki, devlet daireleri ve büyük şirketlerin ofislerinde hâlâ faks makineleri var!

GÜVENMİYORLAR!

Bu garip durumun nedeni Japonların dijital teknolojiyi bilmemesi değil; güvenmemesi.

Japon bürokrasisinin merkezinde "Hanko" adı verilen kişisel mühürler var.

Bir belgenin yasal geçerliliği için dijital imza yerine fiziksel mühür basılmış kâğıt gerekiyor.

Tokyo’dan Osaka’ya bu mühürlü kâğıdı saniyeler içinde göndermenin yolu ise faks.

Devlet sistemi bu şekilde kurulduğu için özel sektör de buna uyum sağlamak zorunda.

Sony, Nintendo gibi dijital devler bile vergi beyannameleri, izin belgeleri veya tedarikçi anlaşmaları için faksla mühürlü belge göndermek zorunda kalıyor.

Böylece yavaş ama köklü bir bürokratik zincir oluşuyor.

Japonya, bir yanda yapay zekâlı robotlar ve son teknolojilerle dolu bir ülke olurken, diğer yanda sözleşmeler, resmi belgeler ve izinler hâlâ cızırdayan faks makineleri üzerinden yürütülüyor.

Teknolojinin icat aşamasında hızlı, uygulamada ise hâlâ geleneksel bir ülke örneği…

Zaten, gelenek, göreneğe bağlılık denilince dünyada ilk akla gelen Japonlar değil mi?

---

- İŞTE GÜNCEL TRAFİK BİLGİLERİ!

Karayollarının yapım, bakım ve onarım çalışmaları sürdürülen kesimlerinde yavaş gidilmesi, trafik işaret ve işaretçilerine uyulması gerekiyor.

Karayolları Genel Müdürlüğünün yol durumu bültenine göre,

Dün itibarıyla hava sıcaklığının sert düştüğü illerde kar yağışı başladı. Vatandaşlar güne kar yağışı ile başlarken, mahalleler de beyaz örtü ile kaplandı.

İşte kar yağışının etkili olduğu iller...

Maçın en çok konuşulan anı ise En-Nesyri’nin kaçırdığı fırsat oldu. Mozambik kalecisinin savunma arkasına atılan topu uzaklaştırmakta zorlanmasıyla ceza sahasında seken topa hareketlenen En-Nesyri, meşin yuvarlağı kontrol etmekte başarısız oldu ve müsait pozisyonda golü atamadı.

SOSYAL MEDYADA YORUMLAR YAPILDI

Zaman zaman Galasaray'ın yıldızı Osimhen ile kıyaslanan tecrübeli golcünün kaçırdığı gol sonrası sosyal medyada bu anlar gündem olurken yapılan yorumlar da dikkat çekti.

"BİZ FENERBAHÇELİLER HİÇ ŞAŞIRMADIK"

İşte sosyal medyada yapılan o yorumlardan bazılar...

"Fenerin en max bu forveti olur zaten", Her zaman ki hali. Biz Fenerbahçeliler hiç şaşırmadık", "Normal anı o", "Buna şanssızlık değil anca beyinsizlik denir", "Daniel Güiza sendromu, Youssef En-Nesyri", "Yine yapmış yapacağını"

Bir yandan da milli araya girilmesiyle birlikte Türkiye'de maçlarını oynuyor. Milliler, Bulgaristan'ı 2-0 mağlup ederken gözünü İspanya maçına çevirdi.

Futbolseverler bu önemli maçlar öncesinde gündeme dair haberleri gazetelerin spor sayfalarında takip ediyor.

16 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

Bazı köyler ve yollar yoğun kar yağışı sonrası ulaşıma kapanırken soğuk hava etkisini sert şekilde göstermeye başladı.

​Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Abdurrahman Ergin Milli Gazete muhabiri Yusuf Öztek’e açıklamalarda bulundu. Ergin açıklamasında Gazze’de yaşananların sadece bir coğrafyanın meselesi olmadığını yaşananların insanlığın ortak imtihanı olduğunu belirterek; “Diyarbakır’dan bir kez daha haykırıyoruz: İnsan hayatının değeri pazarlık konusu yapılamaz! Zulmün karşısında susmak, suça ortak olmaktır. Gazze’de yaşananlar sadece bir coğrafyanın değil, insanlığın ortak imtihanıdır. Ve bugün, Türkiye’nin bu zulüm karşısında gereken adımları atmaması, vicdanları derinden yaralamaktadır.” dedi.

Ay yıldızlılar, elemelerde E Grubu 5. maçında yarın Bursa'da Bulgaristan'ı konuk edecek.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde teknik direktör Vincenzo Montella yönetimindeki antrenmanın 15 dakikalık bölümü basına açık gerçekleştirildi.

Teknik direktör Montella, antrenmandan önce futbolcularla kısa bir toplantı yaptı. Koşu ve ısınma hareketleriyle başlayan idman, pas çalışmasıyla devam etti. Antrenmanın basına kapalı bölümünde ise taktik çalışma yapıldı. Oyunculardan Emirhan Topçu, ağrıları nedeniyle idmanda yer almadı.
A Millilerin idmanını TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu ve yönetim kurulu üyeleri de takip etti.

BUGÜN BASIN TOPLANTISI

Ay-yıldızlı takım, saat 15.45'te kara yoluyla Bursa'ya hareket edecek. Milliler, saat 18.00'de maçın oynanacağı Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadı'nda yürüyüş yapacak. Saat 18.15'te ise teknik direktör Vincenzo Montella ve futbolculardan İsmail Yüksek, statta düzenlenecek basın toplantısında soruları yanıtlayacak.

Daha önce birçok kez Filistin'e desteğini dile getiren dünyanın en iyi teknik direktörlerinden Pep Guardiola, bir kez daha destekte bulundu.

GUARDIOLA FİLİSTİN MİLLİ TAKIMININ MAÇLARI İÇİN ÇAĞRIDA BULUNDU

Manchester City Teknik Direktörü Pep Guardiola, Filistin halkına yönelik saldırılara dikkat çekerek Barselona halkına seslendi.

Ünlü teknik direktör sosyal medyadan yayınladığı mesajla, Filistin Milli Takımı'nın Bask ve Katalan bölgeleriyle yapacağı maçlar öncesi Barcelona halkına seslendi.

Guardiola, paylaştığı video mesajında şu ifadeleri kullandı: "Bilet gelirlerinin tamamı, Filistin'deki insani yardım çalışmalarına ve sosyal projelere bağışlanacak. Hadi stadyumu dolduralım!"

FİLİSTİN MİLLİ TAKIMININ BARCELONA'DA OYNAYACAĞI MAÇLAR

Gazze'de soykırıma uğrayanların adına düzenlenecek ilk karşılaşma, 15 Kasım Cumartesi günü San Mames Stadı'nda TSİ 22.30'da oynanacak.

İkinci dostluk maçı ise Barselona'daki Lluis Companys Olimpiyat Stadı'nda 18 Kasım Salı günü TSİ 20.30'da Katalonya ile oynanacak.

Bir yandan da milli araya girilmesiyle birlikte Türkiye'nin, Bulgaristan ile İspanya maçları iple çekiliyor.

Futbolseverler bu önemli maçlar öncesinde gündeme dair haberleri spor gazetelerinden takip ediyor.

14 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

Özkaya, konuşmasında insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne dikkat çekti. Ayrıca, Hukuku kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak isteyenlere, hiçbir zaman, hiçbir koşulda prim verilmemelidir mesajını net bir şekilde verdi.

''HİÇ BİR HEDEF ULAŞILMAZ DEĞİLDİR''

AYM Başkanı Özkaya, öğrencilere seslendiği konuşmasında, “Unutmayın azim sabır ve doğru yön bir araya geldiğinde hiçbir hedef ulaşılamaz değildir yeter ki kalbinizle inanın aklınızla planlayın emeğinizle sürdürün o zaman yolunuz her zaman aydınlık geleceğimiz her zaman her daim umut dolu olacaktır” dedi

''BİR TARAF CENNET BİR TARAF CEHENNEM''

'Öyle bir yaşayalım ki vakti geldiğinde Hazreti Allah bizi kimsenin hakkıyla..” dedikten sonra gözyaşlarına hakim olamadı. Konuşmasına devam edemeyen Özkaya’a ise salondakiler alkışları ile destek oldu. Başkan Özkaya daha sonra hakimliğin bir tarafının nur bir tarafının ise nar olan bir meslek olduğunu belirterek, “Yani bir tarafı cennet bir tarafı cehennem. Ben bu lafa geldiğinde korkuyorum. Evet Cenabı Allah bizi kimsenin hakkıyla huzuruna seslemesin”

SOSYAL MEDYADA O GÖRÜNTÜLER VİRAL OLDU

AYM Başkanı Özkaya'nın bu konuşması, sosyal medyda geniş yankı uyandırarak viral oldu.

“Eleştirilerimde hep şehit arkadaşlarım vardır”

TSK Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan emekli olan Özeller, 16 Eylül’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadeleri gerekçe gösterilerek tutuklanmıştı. İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi, Özeller hakkında dün verdiği karar ile tahliye kararı aldı.

Cezaevinden çıkan Özeller, sevenleri tarafından coşkuyla karşılandı ve yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bugünkü duruşmada hukukun gereği tecelli etti. Ben devletin yetiştirdiği bir adamım. Devlet yedirdi, içirdi, giydirdi, eğitti. Sonra emir verdi ve beni terörsüz Türkiye için 28 yıl boyunca Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapmamı sağladı. Kucağımda şehitlerim oldu. Hiçbirini unutmuyorum. Yapmış olduğum eleştirilerde, yol göstermelerde, önerilerde, mücadelemde hep o şehit arkadaşlarım vardır.”

Adalet Bakanlığı’na çağrı

Özeller, askerlik yemini ve vatan, millet sevgisi vurgusunun kendisi için her şeyin üzerinde olduğunu belirterek, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 1999 sonrası eylemlerinden de sorumlu tutulması gerektiğini söyledi.

“Adalet Bakanlığımıza buradan çağrı yapıyorum. Abdullah Öcalan, 1999’dan sonra da örgütü yönetmiş ve bu süredeki tüm eylemlerden sorumludur. 99’dan sonraki eylemlerin de örgüt lideri olarak yargılanması gerekiyor. Hukukun başlatılmasını hassaten talep ediyorum.”

Özeller, açıklamalarında Türkiye’nin huzuru ve şehit arkadaşlarının hatırasını yaşatmak için mücadeleye devam edeceğini belirtti.

250 BİN DOLAR VERDİ

Zimbabveli bir iş insanı, lig şampiyonu Scottland FC oyuncularını ödüllendirmek için çantasını açarak tam 250 bin dolar nakit para çıkardı. Bu anlar sosyal medyada biranda gündem oldu.

SCOTTLAND FC'DEN TARİHİ BAŞARI

Scottland FC, ilk sezonunda Zimbabve Premier Ligi'ni kazanarak ülke futbolunda tarihi bir başarıya imza attı. Çantayla verilen nakit ödül, bu şampiyonluk sevincine damga vurdu.

SOSYAL MEDYADA BÜYÜK YANKI

Paylaşılan görüntüler dünya basınında da ilgi çekerken, futbolseverler "böylesi görülmedi", "Futbolun en ilginç prim töreni" yorumları yaptı. Scottland FC'nin tarihi başarısı kadar, bu sıra dışı ödül töreni de hafızalara kazındı.

O kişi, Türkiye’nin sanayi hamlesinin mimarı, milli görüşün öncüsü Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dı. O günlerde kimsenin hayal bile edemediği bir geleceği o, adeta bir vizyoner gibi çizmişti. Bugün onun bu sözü, her geçen gün daha da anlam kazanıyor.

Bir yandan da milli araya girilirken Türkiye'nin Bulgaristan ile İspanya maçları iple çekiliyor.

Futbolseverler gündeme dair haberleri spor gazetelerinden takip ediyor.

13 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

Futbolseverler gündeme dair haberleri spor gazetelerinden takip ediyor.

12 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

ŞEYTAN TAŞLAMA 

Güney Kore’nin başkenti Seul’de yüzlerce kişi, Gazze’deki soykırım suçlarını protesto etmek için bir kez daha sokaklara çıktı.

Göstericiler, uluslararası topluma sessizliğini bozma çağrısında bulundu.

Güney Kore’nin başkenti Seul, bir kez daha Gazze’ye destek sesleriyle yankılandı.

Kentin merkezi meydanında toplanan kalabalık, işgal rejiminin Gazze’de yaptığı soykırımı kınadı.

Göstericiler, ellerinde Filistin bayrakları ve “Açlığa Son Verin”, “Gazze İçin Adalet” yazılı pankartlarla yürüdü.

Grup, uluslararası topluma, özellikle de Birleşmiş Milletler ve Batılı ülkelerle, Gazze’deki soykırıma sessiz kalmamaları çağrısında bulundu.

Konuşmacılar, Gazze halkının temel gıdaya, ilaca ve temiz suya erişiminin engellenmesini insanlık suçu olarak nitelendirdi.

Güney Koreli Filistin destekçileri, soykırımın 1 numaralı faili Netanyahu'nun posterini şeytan taşlarcasına ayakkabı fırlatarak taşladı.

Daha önce Göztepe ve Alanyaspor maçlarında penaltı kaçıran Anderson Talisca, bu sezon 3. denemesinde ilk penaltı golünü kaydetti.

Golün ardından Fenerbahçeli oyuncular takım arkadaşlarına destekte bulundu. 

PASİFİKTE DEPREM VE TSUNAMİ

Deprem ve tsunaminin yaşandığı Kamçatka'daki Severo-Kurilsk kentinde acil durum ilan edildi.

Rusya'da meydana gelen bu deprem tarihte ölçüm cihazlarıyla kayıt altına alınmış en büyük 10 depremden biri oldu.

ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi, (USGS) depremin merkez üssünün yarımadadaki Petropavlosvk-Kamçatskiy kentinin 119 kilometre güneydoğusu olduğunu belirtti.

Rusya Acil Durumlar Bölge Bakanı, depremden sonra Kamçatka bölgesinin bazı bölgelerinde 3-4 metre yüksekliğinde tsunami dalgaları kaydedildiğini söyledi.

Pasifikte bazı ülkelerde kıyı şeritlerini tahliye etme uyarısı yayınlandı.

ABD ve Japonya'da arka arkaya Tsunami uyarıları yapıldı.

Japonya, dalgaların üç metreye ulaşmasının beklendiğini duyurdu ve Pasifik Okyanusu kıyısındaki yaklaşık 900 bin kişiye tahliye emri verdi.

Meksika ve ABD'nin Alaska ve Hawaii eyaleti, Pasifik Okyanusu kıyıları ile Pasifik Adaları'na yönelik tsunami uyarısı yapıldı.

Doğu Japonya Demiryolları, Kamçatka açıklarında meydana gelen deprem nedeniyle bazı hizmetlerini askıya aldı.

DOKTORLAR AMELİYATA DEVAM ETTİ

Dünyanın en büyük 10 depremi arasına giren bu depreme ameliyatta yakalanan doktorların videosu viral oldu.

Dolaşıma giren videoda ameliyathanede yatan bir hasta üzerinde ameliyat gerçekleştiren 4 doktorun depreme yakalandığı görüldü.

Şiddetli sarsıntı başladığında doktorlar panikle kaçmak yerine oldukça soğukkanlı davranarak hastayı sabit tutmaya çabaladı.

Rusya Sağlık Bakanı, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, Rusya'daki doktorların 8,8 büyüklüğündeki güçlü depreme rağmen bir hastaya müdahale etmeye devam ettiğini söyledi.

Kıbrıs harekatının ardından Amerika'nın Türkiye'ye silah yaptırımı uygulaması sonrası irade ortaya koyan Milli Görüş, ülkedeki Amerikan üslerini kapatarak Amerika'ya anladığı dilden konuşmuştu.

Türkiye'nin Milli çıkarları için Ortadoğu'yu Amerika'yı karşısına alan Milli Görüş şartlarını Amerika'ya dayatmasını bilmişti.

İşte Erbakan Hoca'nın o konuşması:

"Size başımızdan geçen bir olayı anlatayım. Sene 1976. Biz Kıbrıs harbini yapmışız. Bir latife olsun diye anlatıyorum ama gerçeği anlatıyorum size. Kıbrıs harbini yapmışız. Amerika, uydurma sebeplerden dolayı ambargo koymuş. Bunun karşısında biz o zaman Milli Selamet Partisi olarak Milli Görüş'ü temsil eden parti olarak önayak olduk. Bütün Amerikan üstlerini kapattık. Biliyorsunuz. Şimdi aradan iki sene geçti. Bizim ortaklarımız, koalisyon ortaklarımız AP ile koalisyondayız. Amerika'dan silah almak için ille hoca gel bu üstleri yeniden açalım diyorlar. Tekrar tekrar açalım diyorlar. Biz de bu durum karşısında 'açarız ama şartlarımız var' dedik. O zaman Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Bey bakanlar kurulunda dedi ki 'hocam' dedi 'Bak ben şimdi Amerika'ya gidip müzakereler yapacağım. Onlarla bir noktada anlaşacağım. Sonra gelip de size söylediğim zaman olmamış derseniz üzülürüm. Onun için ne istiyorsanız söyleyin. Hepsini ben kayıt alacağım. Gideceğim onlara diyeceğim ki bunları kabul ederseniz açarız. Yoksa açmayız. Onun için ne istiyorsan söyle.' O kabinede bakan arkadaşlarımızın hepsi burada huzurlarınızda. 'Öyle mi peki yaz. Madde madde.' İki sayfa madde yazdırdık. Niçin çünkü o kadar haksız maddeler koymuşlar ki 'tamam' dedi. 'Benim işim kolay. Gideceğim. Bunları kabul ederseniz açarız. Etmezseniz açmayız.' Bunları kaydettikten sonra çıktı Amerika'ya gitti. Bir ay kadar kaldı döndü geldi. Şimdi bize bakanlar kurulunda bilgi veriyor. Diyor ki 'Önce Sayın Erbakan'a teşekkürle söze başlayacağım. Neden hayır ola eee bütün bunları bize not ettirdi Bunlar benim çok işime yaradı Niçin ben yıllardan beri dışişleri bakanıyım. Amerikalılara hep gidip konuşuyorum. Amerikalılar hep aynı numarayı yapıyorlar bana.' Ben böyle ifade ediyorum. Bu manada söylüyor. Eeee diyorlar ki 'bak biz yönetim olarak sizin yanınızdayız ama bizim başımızda bir senato belası var. Bu senato istediğini kabul ediyor istediğini etmiyor. Onun için biz hemen kabul edeceğiz ama senatoya kabul ettiremiyoruz. Onun için bu işi yapmak istiyorsanız siz böyle kabul edin' diyerek kendi isteklerini bugüne kadar hep bize kabul ettiriyorlardı. Ama bu sefer iş değişti. Neden? Onlar gene aynı numarayı yaptılar bana. Dediler ki 'işte biz istiyoruz yönetim olarak ama senato istemiyor.' Bu sefer dedim ki durun durun devir değişti. Neden? Yahu kardeşim sizin başınızda bir senato var ama bizim başımızda da bir Milli Selamet var ki senin, senin senaton, senin senaton vız gelir dedim onlara' diyor 'Çok işime yaradı. Bütün bu maddeleri böylece onlara kabul ettirdim. Çünkü onlar da Milli Selamet'in bundan başka şey kabul etmeyeceğini biliyorlar.' Ben size ne hatırlatmak istiyorum bütün dışarıdaki ülkeler Milli Görüş'ü bilirler ha. Biz bizim köylümüze anlatamıyoruz. Yoksa yoksa dışarıdakiler, dışarıdakiler bunu bilirler."