Çanakkale Boğazı’nda lüferin göç döneminin sona ermesiyle, bir dönem 750 ila 1.000 lira arasında satılan lüferin fiyatı şu anda 1.500–1.700 lira bandına kadar yükseldi. Balıkçılar, bu artışı suların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesine ve iklim değişikliklerinin balık göç yollarını etkilemesine bağlıyor.

Geçtiğimiz sene tezgâhlarda bol miktarda bulunan palamut, bu sezon neredeyse yok denecek kadar az avlandı. Palamutun fiyatı boyuna göre değişmekle birlikte 600 ila 800 lira arasında alıcı buluyor.

Buna karşın, hamsi ve sardalya bu yıl bolluğuyla hem balıkçıların hem tüketicilerin yüzünü güldürdü. Hamsinin kilosu 200–250 lira, sardalyanın kilosu ise aynı aralıkta satışa sunuluyor.

- "LÜFER AZALINCA FİYATLAR ARTTI!"

Çanakkale balıkhane esnafı Hasan Doğuş Tunç, sezonun genel olarak verimli geçtiğini belirterek, “Lüfer sezon başında yüzünü gösterdi ama kısa sürdü. Şimdi fiyatlar arttı çünkü balık azaldı. Bu durumun sebebi suların sıcak gitmesi ve göç akımının hızlı geçmesi” dedi.

- "GEÇEN YILA ORANLA PALAMUT ÇOK AZ!"

Bu sezon palamudun azlığının da dikkat çekici olduğunu vurgulayan Tunç, “Geçen seneye göre palamut çok az. Fiyatlar 500 liradan başladı, şu anda 600-800 lira bandında seyrediyor. Balığın boyuna göre değişiyor” ifadelerini kullandı.

- "HAMSİ BU SEZON BEREKETLİ ÇIKTI!"

Uygun fiyatlı balıkların vatandaş tarafından yoğun ilgi gördüğünü belirten Tunç, “Bu sene hamsi gerçekten bereketli çıktı. Hem fiyatı uygun hem lezzetli. Sardalya da Çanakkale’nin klasiği zaten, hiç eksilmedi. Şu anda hamsi, sardalya ve istavrit fiyatları gayet makul. Ancak çipura, levrek gibi büyük balıklar ortalamanın üzerinde seyrediyor” diye konuştu.

- "BALIKÇILAR ÜÇ BALIĞA ODAKLANMIŞ DURUMDA!"

Balıkçılar, sezon boyunca lüfer, palamut ve torik avına odaklanmış durumda. Bu üç balık eylül ile aralık arasında Çanakkale Boğazı’ndan geçtiğini dile getiren Tunç, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

"Biz açıldığımız zaman bu alamana dediğimiz ağlarla lüfer, palamut ve torik yani o üç balığı onun peşindeyiz. Şu anda bütün balıkçılar onun peşinde. Çünkü: eylül, ekim, kasım, aralık sezonuna kadar bu üç balığın Çanakkale Boğazı’nda göçü gerçekleşiyor ve balık Karadeniz’den Marmara’dan Ege’ye doğru göç ettiği için Çanakkale bölgesindeki geçiş noktası oluyor. Bütün balıkçılarda palamutun, lüferin, torikin peşinde."

Çanakkale balıkhanelerinde güncel fiyatlar ise şöyle:

• Hamsi: 250 TL

• Sardalya: 250 TL

• İstavrit: 300 TL

• Karagöz: 400 TL

• Çipura: 500 TL

• Mezgit: 550 TL

• Levrek: 600 TL

• Palamut (adet): 800 TL

İstanbul, 26 bin 305 ile Ekim’de en çok konutun satıldığı il oldu. Bu ili 14 bin 681 konut satışıyla Ankara, 8 bin 678 ile İzmir takip etti. Konut satış sayısının en az olduğu iller 86 ile Ardahan, 135 ile Bayburt ve 143 ile Tunceli olarak sıralandı.

Konut satışları Ocak-Ekim döneminde ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,2 artarak 1 milyon 293 bin 33 olarak gerçekleşti.

- YABANCIYA SATIŞ DÜŞÜŞTE

Ekim’de, yabancılara 2 bin 106 konut satıldı. Yabancılara yapılan konut satışları, Ekim’de yıllık bazda yüzde 0,8 azaldı. Söz konusu ayda, toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan satışların payı yüzde 1,3 oldu.

Yabancılara yapılan satışlarda ilk sırayı, 729 konutla Antalya aldı. Bu ili, 725 ile İstanbul, 192 konutla Mersin takip etti.

Yabancılara yapılan konut satışları, Ocak-Ekim döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,3 azalışla 17 bin 50'ye düştü.

- İPOTEKLİ KONUT SATIŞLARI YÜKSELDİ

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları, Ekim’de geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,5 artışla 23 bin 527 olarak kayıtlara geçti. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 14,3 oldu.

Ocak-Ekim döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 64 artarak 186 bin 20'ye yükseldi.

- "YAĞIŞ, KALİTE KAYBINA NEDEN OLDU!"

Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, fiyatlardaki gerilemenin temel nedeninin olumsuz hava koşulları olduğunu belirterek, “Erken gelen yağışlar üzümlerde kalite kaybına yol açtı. Bu da hem iç piyasayı hem ihracatçıları olumsuz etkiledi” dedi.

Ülgen, ilçede bağlarda yaklaşık 50 bin ton yaş üzümün hâlen alıcı beklediğini ifade etti.

Şu anda piyasada yaş üzümün kilogram fiyatı 20 ile 30 lira arasında değişirken, çıkma üzümün kilosu 17 liradan satılıyor.

- "SON YILLARDA BU SİSTEM UYGULANMIYOR!"

Ziraat Odası Başkanı, geçmiş yıllarda hem yaş hem kuru üzüm için referans fiyat açıklanırken artık bu uygulamanın kaldırıldığını da hatırlattı. Devamında, “Eskiden biz de Ziraat Odası olarak fiyat talebinde bulunurduk. Ancak son yıllarda bu sistem uygulanmıyor. Bu da üreticinin elini zayıflatıyor” diye konuştu.

- "ÜRETİCİ DÜŞÜK FİYATTAN SATMAK ZORUNDA!"

2025 yılının üzüm üreticileri için oldukça zorlu geçtiğini vurgulayan Ülgen, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

"Bağcılığın masrafları yüksek ama üreticimiz ürününü çok düşük fiyattan satmak zorunda kalıyor. Sezonun başında kilosunu 63 liradan yaş üzüm satan üreticilerimiz de oldu. Bağlarını götürü usulü satan bazı üreticiler kazanç sağladı ancak geride kalanlar düşük fiyatlarla ürününü elden çıkarmak zorunda kaldı."

Mut’ta sofralık zeytinin kilogram fiyatı 30 ile 70 TL arasında değişirken, zeytinyağının litre fiyatı ise 250–350 TL bandında alıcı buluyor.

- ÜRETİM SÜRECİ NASIL GERÇEKLEŞİYOR?

Üretim süreci hakkında konuşan Zeytinyağı fabrikası çalışanı Harun Çınar, şu ifadeleri kullandı:

“Bahçelerden gelen zeytinler önce fabrikada yıkanıyor, ardından kırıcıdan geçiriliyor. Belirli bir sıcaklıkta bekletildikten sonra sıkım işlemine alınıyor. Müşterilerimize kaliteli ve lezzetli zeytinyağı sunabilmek için her aşamada titizlikle çalışıyoruz."

- "GEÇEN YILA ORANLA REKOLTE DÜŞÜK!"

Mut ilçesinde kayıtlı 700 bin dönüm arazinin 300 bininde zeytin üretimi yapıldığını aktaran Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz ise konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Rekolte geçen yıla göre biraz düşük olsa da fiyatlar üreticinin yüzünü güldürdü. Zeytinyağı litre fiyatı 250-350 TL arasında, sofralık zeytin ise 30-70 TL arasında satılıyor. İlçemizde 11 adet salamura, 21 adet zeytinyağı fabrikası bulunuyor. Ürettiğimiz zeytinyağları Fransa, Japonya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelere ihraç edilmektedir."

UKOME toplantısı, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Pelin Alpkökin başkanlığında Eyüpsultan'daki Artİstanbul Feshane'de yapıldı.

Toplantıda, İstanbul Valiliği, İl Emniyet Müdürlüğü, İBB Başkanlığı ve Karayolları 1. Bölge Müdürlüğünün ortaklaşa çalışmasıyla oluşturulan hız limitlerinin güncellenmesi teklifi görüşüldü.

İstanbul geneli trafik işaret levhalarının sadeleştirilmesi ve çeşitli yol kesimlerinde hız limitlerinin yenilenmesinin yer aldığı teklifte, 84 noktada hız limitinin güncellenmesi önerisi sunuldu.

- "14 BİN 655 LEVHANIN SÖKÜLMESİNE KARAR VERİLDİ"

Çalışma, ilgili Cumhurbaşkanlığı genelgesinin ardından İstanbul Valiliği tarafından kurulan komisyonun hazırladığı rapor doğrultusunda hayata geçirildi.

Komisyonun kent genelinde yaptığı incelemelerde 84 yol güzergahında toplam 1168 nokta tespit edildi. Bu kapsamda hız limitleri güncellenirken mevcut trafik levhalarında da geniş kapsamlı düzenlemeye gidildi. Çalışma doğrultusunda 1105 levhanın yenilenmesine, 14 bin 655 levhanın ise sökülmesine karar verildi.

Saha uygulamalarının 31 Aralık 2025’e kadar tamamlanması planlanıyor.

Yapılan düzenlemeyle bazı güzergâhlardaki yeni hız limitleri şöyle oldu:

• Beşiktaş Barbaros Bulvarı: 70 km/s
• Tantavi, Vecdi Diker ve Halit Ulukurt tünelleri: 90 km/s
• Basın Ekspres Yolu: 110 km/s
• Mahmutbey Caddesi: 90 km/s
• Avrupa Yakası Sahil Yolu (Florya Kavşağı – Çatladıkapı arası): 90 km/s
• Kennedy Caddesi: 70 km/s

UKOME’de yapılan oylamada düzenleme oy birliğiyle kabul edildi.

Cumhurbaşkanı seçildikten sonra ilk resmi ziyaretini Türkiye'ye gerçekleştiren KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman'ı Ankara'da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde 19 Ekim'de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin huzur içerisinde gerçekleştiğini hatırlattı.

"Kıbrıs davasındaki duruşumuz her zaman net"

KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman'a bir kez daha yeni görevinde muvaffakiyetler dileyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Öncelikle 2 gün sonra 42'nci kuruluş yıl dönümünü idrak edeceğimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bu müstesna gününü tebrik ediyor, Kıbrıs Türkü kardeşlerime muhabbetlerimi gönderiyorum. Milli davamız Kıbrıs'ta adil, kalıcı ve Ada'daki gerçeklere uygun bir çözüme ulaşılmasına yönelik mücadelemizi Sayın Erhürman'la yakın eş güdüm içerisinde kararlılıkla sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı ve kıymetli heyetiyle oldukça kapsamlı ve verimli bir görüşme yaptık. Kıbrıs meselesinin mevcut gidişatı çerçevesinde gelecek dönemde atılabilecek ortak adımları değerlendirdik. Bizim Kıbrıs davasındaki duruşumuz her zaman net olmuştur.

Kıbrıs meselesinin bugüne kadar çözümsüz kalışının temelinde, Rum tarafının, Kıbrıs Türklerinin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü reddetmeleri vardır. Rum tarafı ne siyasi gücü ne de ekonomik refahı Ada'daki Türklerle paylaşmak istemiyor, dahası buna asla yanaşmıyor. Rum tarafı, Kıbrıs için çözümü, 1963'te silah zoruyla ele geçirdiği, bugün ise hiçbir hükmü kalmamış olan ortaklık devletinde Kıbrıslı Türkleri azınlık konumuna indirgemekte görüyor. Bunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Kıbrıs meselesinin bidayetinde yaptığı yanlışların ve Annan Planı'nı reddetmesine rağmen Rum yönetimini üye olarak kabul eden Avrupa Birliği'nin de hatası olduğunu akılda tutmamız gerekiyor."

[related-posts id="26785998" color="bg-dark"][/related-posts]

"Samimi gayretlerimizi sürdüreceğiz"

Geçmişin yanlış kararlarıyla Rum tarafına sunulan rehavet imkanının Kıbrıs Türklerinin öz vatanlarında sonu gelmeyen bir hak mağduriyetine uğramalarına yol açtığını vurgulayan Erdoğan, "Bunun tadili için verilen sözler de maalesef tutulmamıştır. Sayın Cumhurbaşkanı gerek geçmiş başbakanlık dönemi gerekse 2008-2010 yıllarındaki müzakere heyeti üyeliği tecrübelerinden bu süreci çok iyi bilmektedir" dedi.

"(Erhürman) Bu tecrübeleri ışığında, kendisinin Rum tarafına son dönemde verdiği mesajlarda Kıbrıs Türk'ünün egemen eşitliğinden taviz verilmeyeceğini vurgulamasını oldukça isabetli buluyorum." ifadelerini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:

"1968'den beri yapılan ve bir sonuca varamayan müzakerelere, artık sırf dostlar alışverişte görsün diye devam etmeyeceğimizi 2017'de Rum tarafının masayı terk etmesiyle çökmesinin ardından ortaya koymuştuk. Bu duruşumuzu Kıbrıs Türk tarafıyla tam bir anlayış birliği içerisinde muhafaza ediyoruz. Kıbrıs meselesine en gerçekçi çözümün Ada'da iki devletin bir arada var olmasından geçtiğine inanıyoruz. Ada'daki iki halkın barış, refah ve emniyet içinde, yan yana yaşayabileceği bir çözümün mümkün olduğuna dair tutumumuzu koruyoruz. Bu doğrultudaki samimi gayretlerimizi de sürdüreceğiz. Bugün artık çok daha farklı bir uluslararası konjonktürle karşı karşıyayız.

Daha önce de söyledim, 'dünün güneşiyle bugünün çamaşırı kurutulamaz.' Eski dönemin ezberleriyle iğneyle kuyu kazmaya uğraşmak bizi bir yere götürmez. Dilerim Kıbrıs Türk'ünün gösterdiği cesaret ve çözüm iradesini ilerleyen dönemde karşı taraftan da görebiliriz. Bunu mümkün kılabilmek için her zamanki yapıcı, sonuç odaklı, adaletli ve insancıl yaklaşımımızı Kıbrıs Türk halkıyla birlikte sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı'yla aramızdaki işbirliğinin daha da hızlanması için yapılabilecekleri de ele aldık. Kıbrıs Türk'ünün refahını artırmak, gündelik hayatını kolaylaştırmak ve on yıllardır maruz kaldığı tecritten en az ölçüde etkilenmesini sağlamak üzere hayata geçirdiğimiz projeleri değerlendirdik."

"Siyasi ve diplomatik gayretlerimiz eş güdüm halinde devam edecek"

Gelecekte aynı kararlılık ve anlayışla Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın koordinasyonda bu gayretlerin süreceğini vurgulayan Erdoğan, "Keza Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin uluslararası toplumda layıkıyla temsil edilebilmesi, sesini ve uğradığı haksızlıkları dünyaya duyurabilmesi için siyasi ve diplomatik gayretlerimiz eş güdüm halinde devam edecektir. Anavatan ve garantör olarak dün olduğu gibi bugün ve yarın da Kıbrıs Türk halkını haklı mücadelesinde asla yalnız bırakmayacağız" ifadelerini kullandı.

KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman'a ziyareti için bir kez daha teşekkür eden Erdoğan, görüşmelerin hayırlara vesile olmasını diledi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ilanının 42'nci yıl dönümünü bir kere daha içtenlikle tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Vatan için toprağa düşen tüm şehitlerimizi, fedakar gazilerimizi ve Kıbrıs Davası'nın önderleri merhum Doktor Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş'ı şükranla yad ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'nın önceki gün Gürcistan'da düşen askeri kargo uçağımızda şehit olan 20 kahraman askerimiz için Kıbrıs Türk'ü adına yayımladığı taziye mesajı için de kendilerine teşekkür ediyorum. Kıbrıs Türk'ü kardeşleri muhabbetle selamlıyorum" dedi.

"Görev sürem içerisinde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki sarsılmaz kardeşlik bağları çerçevesinde, iki ülke arasındaki ilişkileri daha da iyi bir seviyeye taşımak, ülkemi, halkımı Türkiye kamuoyunda daha da bilinir, daha da tanınır kılmak benim için en önem verdiğim çalışma alanlarından biri olacaktır" diyen Erhürman, Türkiye'nin Kıbrıs'ın tamamına ilişkin yetki ve görevleri olan üç garantör ülkeden biri olduğunu belirtti.

"Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Adası'nın tamamında egemenlik haklarına sahiptir"

Erhürman, Kıbrıs'ın güneyinde ve bölgede silahlanmanın günden güne attığına işaret ederek, şunları söyledi:

"Yalnızca aramızdaki sarsılmaz kardeşlik ilişkisi dolayısıyla değil özellikle Kıbrıs'ın güneyinde ve bölgede silahlanmanın günden güne arttığı koşullarda Kıbrıslı Türklerin kendilerini güvende hissetmelerinin hukuki dayanağı olan garantör ülke olma vasfıyla da Türkiye, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin tüm çalışmalarda dün olduğu gibi bugün de en önemli aktörlerin başında gelmektedir."

"Kıbrıs Türk halkı Kıbrıs'ta iki eşit kurucu ortaktan biridir. Halkımın bu statüsü tartışmaya, müzakereye, pazarlığa açık değildir. Kıbrıs Türk halkı bu statüsü gereği Kıbrıs Adası'nın tamamında egemenlik haklarına sahiptir" ifadesini kullanan Erhürman, Kıbrıs Adası’nın tamamını ve adada yaşayan herkesi ilgilendiren enerji, hidrokarbon, deniz yetki alanları ve ticaret yolları gibi konularda Kıbrıs Türk halkının iradesinin görmezden gelinmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

Yetkililer, istasyonların bakım ve güvenlik çalışmaları nedeniyle kapatıldığını belirterek, yolcuların mağduriyet yaşamaması için alternatif ulaşım yollarını kullanmalarını tavsiye etti.

Metro İstanbul’dan yapılan açıklamada, çalışmaların tamamlanmasının ardından istasyonların yeniden hizmete açılacağı ifade edildi.

Konuya ilişkin yapılan duyuruda, şu ifadelere yer verildi:

“Güvenlik kontrolü nedeniyle M1 Yenikapı-Atatürk Havalimanı/Kirazlı Metro Hattı Yenikapı ve Aksaray istasyonları işletmeye kapatılmıştır. M1A Yenikapı-Atatürk Havalimanı ve M1B Yenikapı-Kirazlı metro hatlarında seferler Emniyet/Fatih-Atatürk Havalimanı ve Emniyet/Fatih-Kirazlı istasyonları arasında yapılmaktadır.”

Tiflis'ten havalanan uçak, Mürted Hava Meydanına indi. Burada ambulanslara alınan şehitlerin naaşları, Adli Tıp Kurumuna sevk edildi.

Şehitlerin cenazeleri işlemlerin ardından törenle memleketlerine uğurlanacak.

Son şehit naaşına bugün ulaşılmıştı

İçinde 20 personelin bulunduğu TSK'ya ait "C130" tipi askeri kargo uçağı, 11 Kasım'da Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşmüştü.

Uçağın düştüğü bölgede arama çalışmaları başlatılmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün yaptığı açıklamada, "Uçağımızın kara kutusu bulunmuş, incelemeler başlatılmıştır. Şehitlerimizin 19'unun naaşına ulaştık. Son naaşımızı arama çalışmalarımız sürüyor" ifadesini kullanmıştı.

Milli Savunma Bakanlığından gün içinde yapılan açıklamada da arama çalışmaları sonucunda son şehit naaşına ulaşıldığı duyurulmuştu.

Görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan Yerlikaya, toplantının oldukça verimli geçtiğini ifade etti.

Görüşmede, Gazze’ye insani yardımın hızlandırılması, organize suçlar, uyuşturucu ve siber suçlarla mücadele, düzensiz göç ile mücadele ve afet yönetimi gibi kritik konuların ele alındığı belirtildi.

Yerlikaya açıklamasında, “Sayın Bakan’a nazik ev sahipliği için teşekkür ederim. İşbirliğimizi güçlendirecek pek çok önemli konuyu değerlendirdik” dedi.

Görüşme hakkında NSosyal hesabı üzerinden açıklama yapan Yerlikaya, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"Başta insani yardımların daha hızlı Gazze'ye ulaştırılması olmak üzere birimlerimiz arasında organize suçlar, uyuşturucu, siber suçlar, düzensiz göç ile mücadele, afetlerin önlenmesi, müdahale ve iyileştirme faaliyetleri alanlarında işbirliği konularını ele aldık. Sayın Bakan'a nazik ev sahipliği için teşekkür ediyorum."

Spot doğal gaz piyasasında dün 1000 metreküp doğal gazın referans fiyatı 14 bin 659 lira 70 kuruş, gaz ticaret miktarı ise 488 bin metreküp oldu.

Piyasa katılımcıları için dengeleme gazı alış fiyatı 15 bin 392 lira 69 kuruş, satış fiyatı ise 13 bin 926 lira 72 kuruş olarak belirlendi.

Türkiye'ye dün 174 milyon 344 bin 275 metreküp doğal gaz girişi gerçekleşti. Piyasaya arz edilen doğal gaz miktarı ise 174 milyon 699 bin 856 metreküp olarak kayıtlara geçti.

AK Parti ve diğer siyasi partilerin TBMM Genel Kuruluna sunacağı ortak öneriyle, Anayasa'nın 41. maddesindeki düzenlemeler de dikkate alınarak, çocuğun üstün yararı gözetilerek "çocuklarla ilgili Meclis araştırma komisyonu" kurulması talep edilecek.

Genel Kurulda önerinin kabul edilmesinin ardından kurulması planlanan komisyonda, "suç işleyen çocuklar" konusu da ele alınacak.

Yasal düzenlemelerin ele alınacağı komisyonda, farklı kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşları da dinlenecek, çocukların suç işlemesinin engellenmesine yönelik değerlendirmelerde bulunacak.

Komisyonun çalışma süresi 3 ay olacak, gerek görüldüğü halde bu süre bir ay daha uzatılabilecek. Öte yandan komisyon, Ankara dışında da çalışmalar yapabilecek.

Ziyarete ayrıca Keşmir Evi Yardım ve Kalkınma Derneği Başkanı Dr. Mubeen Shah da katıldı. Samimi bir atmosferde gerçekleşen görüşmede, bölgesel gelişmeler ve İslam dünyasının birliği ele alındı.

- HİNDİSTAN’IN KEŞMİR YASALARI ELEŞTİRİLDİ

Fai, Hindistan’ın anti-terör yasalarının Keşmir’deki uygulamalarına dair değerlendirmelerde bulundu. 35 yıldır uygulanan yasaların, masum kişileri bile terörist ilan edebildiğini ve ölüm cezasına kadar varan sonuçlar doğurabildiğini ifade eden Fai, “Pek çok kişi masum olmasına rağmen, Hindistan’ın koyduğu yasalar yüzünden haksız yere tutuklanabiliyor, mahkemeye gitmeden sadece inisiyatif kullanılarak iki yıl içeride tutulabiliyor ve hatta idam cezası ile yargılanabiliyor” dedi.

- YÜLEK: “HEDEFİMİZ İSLAM BİRLİĞİNİ KURMAKTIR”

Yülek ise görüşmede, merhum Necmettin Erbakan’ın İslam birliğini kurma çalışmalarını da hatırlatarak, ESAM olarak bu çizgiyi sürdürdüklerini vurguladı. Yülek, “Hedefimiz İslam birliğini kurmaktır” ifadelerini kullandı. Ayrıca, D-8 ülkelerinin önemine dikkat çekildi ve bölgesel işbirliği fırsatları değerlendirildi.

- ERBAKAN HOCA’NIN KİTAPLARI FAİ’YE TAKDİM EDİLDİ

Ziyaret sırasında ESAM tarafından, Erbakan Hoca’nın İngilizce’ye çevrilen kitapları Fai’ye hediye edildi. Fai, hediyeler için teşekkür ederek, ESAM ile işbirliğinin önemine vurgu yaptı.

- MİLLİ GAZETE’NİN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKİLDİ

Fai, görüşmede Millî Gazete’nin önemine de vurgu yaparak, 35 yıllık Millî Gazete okuru olduğunu ve gazetenin yayınlarını kararlılıkla takip ettiğini belirtti.

Gün öncesi piyasada bir megavatsaat elektriğin fiyatı, yarın için en yüksek 07.00-09.00 ile 16.00-19.00 saatlerinde 3 bin 400 lira, en düşük saat 12.00'de 2 bin 600 lira olarak tespit edildi.

Gün öncesi piyasada bir megavatsaat elektriğin aritmetik ortalama fiyatı 3 bin 95 lira 81 kuruş, ağırlıklı ortalama fiyatı ise 3 bin 115 lira 66 kuruş oldu.

Spot piyasada bir megavatsaat elektriğin fiyatı, bugün için en yüksek 3 bin 400 lira, en düşük 2 bin 250 lira olarak kayıtlara geçti.

Kredi Kartı Borçları En Hızlı Artan Kalem Oldu

Bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe alınan kişi sayısı bir yılda yüzde 21,9 artarak 1 milyon 262 bine yükseldi. Bireysel kredi borçlularında ise yüzde 17,9’luk artışla 1 milyon 9 bin kişi takibe düştü. Ekonomistler, bu yükselişi hane halkı gelirinin enflasyon karşısında erimesine ve kredi faizlerinin artmasına bağlıyor.

Eylül’de Her 4 Borçludan 1’i Takibe Düştü

Yalnızca 2025 Eylül ayında 247 bin 638 kişi yasal takibe alındı. Bu kişilerin 153 bini kredi kartı, 138 bini ise bireysel kredi borcundan dolayı takibe düştü. Bu tablo, borç geri dönüş oranlarının giderek bozulduğunu gösteriyor.

4 Milyon 164 Bin Kişinin Borcu Devam Ediyor

Eylül ayı itibarıyla bireysel kredi veya kredi kartı borcu bulunan toplam kişi sayısı 4 milyon 164 bin 702’ye yükseldi. Risk Merkezi, bireysel kredilerde tasfiye olunacak alacakların yıllık bazda yüzde 141 artarak 246 milyar TL’ye çıktığını açıkladı. Bu, borçların bankaların bilançolarında da ciddi bir yük oluşturduğunu gösteriyor.

Bankacılık Sektöründe Takip Oranı Artıyor

BDDK’nın 6 Kasım 2025 tarihli verilerine göre bankalarda takipteki alacak hacmi 541,9 milyar TL seviyesine ulaştı. Toplam kredi hacmine oranı yüzde 2,51 olarak açıklandı. İhtiyaç kredilerinde bu oran yüzde 5,25, bireysel kartlarda yüzde 4,37, KOBİ kredilerinde ise yüzde 3,1 seviyesinde gerçekleşti.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından yapılan açıklamaya göre, Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadı'nda saat 20.00'de başlayacak olan müsabakayı İskoçya Futbol Federasyonundan Nicolas Walsh yönetecek.

Walsh'un yardımcılıklarını Francis Connor ve Daniel McFarlane üstlenecek. Karşılaşmanın dördüncü hakemi ise Donald Robertson olacak. Maçta Andrew Dallas VAR, Steven McLean de AVAR olarak görev alacak.

Lookman İçin 40 Milyon Euro Bütçe

Ara transferde gündemin en önemli ismi, İtalya Serie A ekiplerinden Atalanta’da forma giyen Ademola Lookman. TRT Spor’un haberine göre, Galatasaray ara transferde Lookman için 40 milyon Euro ayırabilir. Sarı-kırmızılılar, yaz transfer döneminde de yıldız oyuncuyla ilgilenmişti.

Orta Sahaya 3 Aday

Ara transferde orta saha ve stoper hattına takviyeler yapılması bekleniyor. Orta saha için gündemdeki isimler arasında Club Brugge’den Raphael Onyedika, Hakan Çalhanoğlu ve Frank Anguissa yer alıyor.

Stoper Listesinde 4 İsim Var

Stoper transferi içinse Galatasaray’ın listesinde Mohammed Salisu, Strahinja Pavlovic, Calvin Bassey ve Lucas Beraldo bulunuyor.

Piyasa Değerleri

Gündemdeki isimlerden en yüksek piyasa değerine sahip futbolcu, 40 milyon Euro ile Ademola Lookman. Diğer oyuncuların güncel piyasa değerleri şöyle:

• Lucas Beraldo: 25 milyon Euro

• Calvin Bassey: 28 milyon Euro

• Strahinja Pavlovic: 18 milyon Euro

• Mohammed Salisu: 10 milyon Euro

• Frank Anguissa: 27 milyon Euro

• Hakan Çalhanoğlu: 25 milyon Euro

• Raphael Onyedika: 20 milyon Euro

Galatasaray’ın ara transfer dönemi planları, Şampiyonlar Ligi performansı ve oyuncuların piyasa değerleri doğrultusunda şekillenecek.

SÖZLEŞME 2.5 YILLIK

Mancini, Katar ekibi Al Sadd ile 2,5 sezonluk sözleşme imzaladı.

Katar kulübünden yapılan açıklamada, "Roberto Mancini, Al Sadd ile 2,5 sezonluk sözleşme imzaladı." ifadeleri kullanıldı.

GALATASARAY'I ÇALIŞTIRMIŞTI

Galatasaray'ı 2013-2014 sezonunda çalıştıran tecrübeli teknik adam, son olarak Suudi Arabistan Milli Takımı'nın başında görev yapmış ve geçtiğimiz aylarda görevinden ayrılmıştı. Al Sadd'ın açıklamasına göre Mancini, kısa süre içinde takımın başında sahaya çıkmaya başlayacak.

DAVA DİLEKÇESİNDEN

Kurtulmuş’un avukatları tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesinde, Usta’nın konuşmasının “onur, şeref ve saygınlığı zedeleyici, hakaret niteliğinde ifadeler” içerdiği belirtildi.

Dilekçede ayrıca, açıklamaların “eleştiri sınırlarını aştığı, kişisel saldırı ve küçük düşürme amacı taşıdığı” vurgulandı.

Dilekçede, Usta’nın açıklamalarının gerçeğe aykırı, küçük düşürücü ve karalamaya yönelik olduğu kaydedilirken, “Davalı siyaset sınırlarını aşarak müvekkilini terör örgütü ve lideri sempatizanı gibi göstermeye çalışmıştır. Bu ifadeler müvekkilin manevi haklarını zedelemiştir” denildi.

Kurtulmuş’un uzun yıllardır kamuya hizmet eden ve toplum nezdinde saygın bir siyasetçi olduğu ifade edilen dilekçede, Usta’nın sözlerinin Kurtulmuş’un toplum içindeki itibarını zedelediği ve derin üzüntüye yol açtığı belirtildi.

Dilekçede, üç kuruşluk manevi tazminatın Usta’dan tahsil edilmesi talep edildi.

Sivas ekibi bu doğrultuda çalışmalarını sürdürürken yapılan çalışmalar sürdürüyor.

Gelecek hafta deplasmanda Esenler Erokspor ile karşılaşacak olan Sivasspor'da antrenmanlar sıkı bir şekilde devam ediyor.

Kulüpten yapılan yazılı açıklamaya göre, teknik direktör Mehmet Altıparmak yönetiminde, kulüp tesislerindeki antrenman, ısınma hareketleriyle başladı.
Ardından pas ve top koruma çalışmaları yapan kırmızı-beyazlı ekip, antrenmanı dar alan oyunu ile tamamladı.

Özbelsan Sivasspor, Esenler Erokspor maçının hazırlıklarına yarın yapacağı antrenmanla devam edecek.
Esenler Erokspor-Özbelsan Sivasspor karşılaşması, 23 Kasım Pazar günü saat 19.00'da Esenler Erok Stadyumu'nda oynanacak.

“Eleştirilerimde hep şehit arkadaşlarım vardır”

TSK Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan emekli olan Özeller, 16 Eylül’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadeleri gerekçe gösterilerek tutuklanmıştı. İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi, Özeller hakkında dün verdiği karar ile tahliye kararı aldı.

Cezaevinden çıkan Özeller, sevenleri tarafından coşkuyla karşılandı ve yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bugünkü duruşmada hukukun gereği tecelli etti. Ben devletin yetiştirdiği bir adamım. Devlet yedirdi, içirdi, giydirdi, eğitti. Sonra emir verdi ve beni terörsüz Türkiye için 28 yıl boyunca Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapmamı sağladı. Kucağımda şehitlerim oldu. Hiçbirini unutmuyorum. Yapmış olduğum eleştirilerde, yol göstermelerde, önerilerde, mücadelemde hep o şehit arkadaşlarım vardır.”

Adalet Bakanlığı’na çağrı

Özeller, askerlik yemini ve vatan, millet sevgisi vurgusunun kendisi için her şeyin üzerinde olduğunu belirterek, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 1999 sonrası eylemlerinden de sorumlu tutulması gerektiğini söyledi.

“Adalet Bakanlığımıza buradan çağrı yapıyorum. Abdullah Öcalan, 1999’dan sonra da örgütü yönetmiş ve bu süredeki tüm eylemlerden sorumludur. 99’dan sonraki eylemlerin de örgüt lideri olarak yargılanması gerekiyor. Hukukun başlatılmasını hassaten talep ediyorum.”

Özeller, açıklamalarında Türkiye’nin huzuru ve şehit arkadaşlarının hatırasını yaşatmak için mücadeleye devam edeceğini belirtti.

250 BİN DOLAR VERDİ

Zimbabveli bir iş insanı, lig şampiyonu Scottland FC oyuncularını ödüllendirmek için çantasını açarak tam 250 bin dolar nakit para çıkardı. Bu anlar sosyal medyada biranda gündem oldu.

SCOTTLAND FC'DEN TARİHİ BAŞARI

Scottland FC, ilk sezonunda Zimbabve Premier Ligi'ni kazanarak ülke futbolunda tarihi bir başarıya imza attı. Çantayla verilen nakit ödül, bu şampiyonluk sevincine damga vurdu.

SOSYAL MEDYADA BÜYÜK YANKI

Paylaşılan görüntüler dünya basınında da ilgi çekerken, futbolseverler "böylesi görülmedi", "Futbolun en ilginç prim töreni" yorumları yaptı. Scottland FC'nin tarihi başarısı kadar, bu sıra dışı ödül töreni de hafızalara kazındı.

O kişi, Türkiye’nin sanayi hamlesinin mimarı, milli görüşün öncüsü Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dı. O günlerde kimsenin hayal bile edemediği bir geleceği o, adeta bir vizyoner gibi çizmişti. Bugün onun bu sözü, her geçen gün daha da anlam kazanıyor.

Bir yandan da milli araya girilirken Türkiye'nin Bulgaristan ile İspanya maçları iple çekiliyor.

Futbolseverler gündeme dair haberleri spor gazetelerinden takip ediyor.

13 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

Futbolseverler gündeme dair haberleri spor gazetelerinden takip ediyor.

12 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

"DENİZDEN KAZANDIĞIMIZLA ONURUMUZLA GEÇİNİYORDUK"

Birkaç meslektaşının eski ve basit teknelerle denize açılmaya çalıştığı sırada enkazlar arasında AA muhabirine konuşan Hissi, "Savaş öncesinde hayatımız iyiydi. Denizden kazandığımızla onurumuzla geçiniyorduk. Ama bugün her şey değişti; teknelerimiz yandı, ağlarımız kül oldu, deniz bile artık güvenli değil." dedi. İsrail’in yalnızca askeri değil, ekonomik olarak da Filistinlileri hedef aldığını vurgulayan Hissi, "İsrail bize ekonomik olarak da savaş açtı; geçim kaynağımızı yok etti ve denize girmemizi yasakladı." diye konuştu. Kendisi ve kardeşlerine ait tanesi birkaç yüz bin dolar değerindeki dört teknenin tamamen yandığını söyleyen Hissi, "Biz balıkçılıktan başka bir meslek bilmiyoruz. Onurumuzla yaşamak ve çocuklarımızın rızkı için en azından 3 mil mesafeye kadar avlanmamıza izin verilmesini istiyoruz." ifadelerini kullandı.

AÇLIĞA KARŞI TEHLİKELİ YOLCULUK

İsrail ile Hamas arasında 10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkese rağmen, Tel Aviv yönetimi, Ekim 2023’te yoğunlaşyan ablukayı kaldırmadı. İsrail donanması, denize açılan balıkçıları sık sık takip ediyor, gözaltına alıyor ve teknelerini imha ediyor. İşsizlik, yakıt kıtlığı ve ekonomik çöküşün ortasında kalan Gazze balıkçıları, her şeye rağmen denize açılmaya devam ediyor. Denizin kendileri için sadece iş değil, hayatın kendisi olduğunu belirten Hissi, "Korku da olsa, tehlike de olsa döneceğiz. Çünkü başka çaremiz yok." şeklinde konuştu.

GÖZALTILAR VE İHLALLER

İsrail donanması, 25 Ekim'de denizde avlanan 3 balıkçıyı gözaltına alıp iki küçük tekneyi imha etti. Aynı şekilde, 4 Kasım’da da 5 balıkçı alıkonuldu. Balıkçılar Komitesi yetkilisi Zekeriya Bekir, AA'ya yaptığı açıklamada, ateşkesin yürürlüğe girdiği tarihten bu yana İsrail'in 12 balıkçıyı denizde gözaltına aldığı bilgisini paylaştı.

BALIKÇILIK FİLOSU YOK EDİLEN GAZZE'DE SEKTÖRÜN ZARARI 75 MİLYON DOLAR

Gazzeli balıkçı Hissi, AA muhabirine bombalanmış balıkçı barınaklarını ve dükkanlarını göstererek, "Eskiden sabahları buradan yola çıkardık. Günün sonunda, elimizdeki balıklarla dönüp satardık. Şimdi geriye sadece enkaz kaldı." dedi. İsrail’in ABD desteğiyle 8 Ekim 2023’te başlattığı saldırılar, Gazze'deki balıkçı filosunun büyük bölümünü yok etti. Yedek parça ve tamir malzemelerinin girişini engelleyen abluka, yüzlerce ailenin yeniden denize dönmesini imkansız hale getirdi. Balıkçılar Sendikası Başkanı Nizar Ayaş, 26 Ekim’de yaptığı açıklamada, sektörün uğradığı zararın 75 milyon doları aştığını duyurdu.

4 Kasım 2025 gazetelerde spor haberleri:

ŞEYTAN TAŞLAMA 

Güney Kore’nin başkenti Seul’de yüzlerce kişi, Gazze’deki soykırım suçlarını protesto etmek için bir kez daha sokaklara çıktı.

Göstericiler, uluslararası topluma sessizliğini bozma çağrısında bulundu.

Güney Kore’nin başkenti Seul, bir kez daha Gazze’ye destek sesleriyle yankılandı.

Kentin merkezi meydanında toplanan kalabalık, işgal rejiminin Gazze’de yaptığı soykırımı kınadı.

Göstericiler, ellerinde Filistin bayrakları ve “Açlığa Son Verin”, “Gazze İçin Adalet” yazılı pankartlarla yürüdü.

Grup, uluslararası topluma, özellikle de Birleşmiş Milletler ve Batılı ülkelerle, Gazze’deki soykırıma sessiz kalmamaları çağrısında bulundu.

Konuşmacılar, Gazze halkının temel gıdaya, ilaca ve temiz suya erişiminin engellenmesini insanlık suçu olarak nitelendirdi.

Güney Koreli Filistin destekçileri, soykırımın 1 numaralı faili Netanyahu'nun posterini şeytan taşlarcasına ayakkabı fırlatarak taşladı.

Daha önce Göztepe ve Alanyaspor maçlarında penaltı kaçıran Anderson Talisca, bu sezon 3. denemesinde ilk penaltı golünü kaydetti.

Golün ardından Fenerbahçeli oyuncular takım arkadaşlarına destekte bulundu. 

PASİFİKTE DEPREM VE TSUNAMİ

Deprem ve tsunaminin yaşandığı Kamçatka'daki Severo-Kurilsk kentinde acil durum ilan edildi.

Rusya'da meydana gelen bu deprem tarihte ölçüm cihazlarıyla kayıt altına alınmış en büyük 10 depremden biri oldu.

ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi, (USGS) depremin merkez üssünün yarımadadaki Petropavlosvk-Kamçatskiy kentinin 119 kilometre güneydoğusu olduğunu belirtti.

Rusya Acil Durumlar Bölge Bakanı, depremden sonra Kamçatka bölgesinin bazı bölgelerinde 3-4 metre yüksekliğinde tsunami dalgaları kaydedildiğini söyledi.

Pasifikte bazı ülkelerde kıyı şeritlerini tahliye etme uyarısı yayınlandı.

ABD ve Japonya'da arka arkaya Tsunami uyarıları yapıldı.

Japonya, dalgaların üç metreye ulaşmasının beklendiğini duyurdu ve Pasifik Okyanusu kıyısındaki yaklaşık 900 bin kişiye tahliye emri verdi.

Meksika ve ABD'nin Alaska ve Hawaii eyaleti, Pasifik Okyanusu kıyıları ile Pasifik Adaları'na yönelik tsunami uyarısı yapıldı.

Doğu Japonya Demiryolları, Kamçatka açıklarında meydana gelen deprem nedeniyle bazı hizmetlerini askıya aldı.

DOKTORLAR AMELİYATA DEVAM ETTİ

Dünyanın en büyük 10 depremi arasına giren bu depreme ameliyatta yakalanan doktorların videosu viral oldu.

Dolaşıma giren videoda ameliyathanede yatan bir hasta üzerinde ameliyat gerçekleştiren 4 doktorun depreme yakalandığı görüldü.

Şiddetli sarsıntı başladığında doktorlar panikle kaçmak yerine oldukça soğukkanlı davranarak hastayı sabit tutmaya çabaladı.

Rusya Sağlık Bakanı, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, Rusya'daki doktorların 8,8 büyüklüğündeki güçlü depreme rağmen bir hastaya müdahale etmeye devam ettiğini söyledi.

Kıbrıs harekatının ardından Amerika'nın Türkiye'ye silah yaptırımı uygulaması sonrası irade ortaya koyan Milli Görüş, ülkedeki Amerikan üslerini kapatarak Amerika'ya anladığı dilden konuşmuştu.

Türkiye'nin Milli çıkarları için Ortadoğu'yu Amerika'yı karşısına alan Milli Görüş şartlarını Amerika'ya dayatmasını bilmişti.

İşte Erbakan Hoca'nın o konuşması:

"Size başımızdan geçen bir olayı anlatayım. Sene 1976. Biz Kıbrıs harbini yapmışız. Bir latife olsun diye anlatıyorum ama gerçeği anlatıyorum size. Kıbrıs harbini yapmışız. Amerika, uydurma sebeplerden dolayı ambargo koymuş. Bunun karşısında biz o zaman Milli Selamet Partisi olarak Milli Görüş'ü temsil eden parti olarak önayak olduk. Bütün Amerikan üstlerini kapattık. Biliyorsunuz. Şimdi aradan iki sene geçti. Bizim ortaklarımız, koalisyon ortaklarımız AP ile koalisyondayız. Amerika'dan silah almak için ille hoca gel bu üstleri yeniden açalım diyorlar. Tekrar tekrar açalım diyorlar. Biz de bu durum karşısında 'açarız ama şartlarımız var' dedik. O zaman Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Bey bakanlar kurulunda dedi ki 'hocam' dedi 'Bak ben şimdi Amerika'ya gidip müzakereler yapacağım. Onlarla bir noktada anlaşacağım. Sonra gelip de size söylediğim zaman olmamış derseniz üzülürüm. Onun için ne istiyorsanız söyleyin. Hepsini ben kayıt alacağım. Gideceğim onlara diyeceğim ki bunları kabul ederseniz açarız. Yoksa açmayız. Onun için ne istiyorsan söyle.' O kabinede bakan arkadaşlarımızın hepsi burada huzurlarınızda. 'Öyle mi peki yaz. Madde madde.' İki sayfa madde yazdırdık. Niçin çünkü o kadar haksız maddeler koymuşlar ki 'tamam' dedi. 'Benim işim kolay. Gideceğim. Bunları kabul ederseniz açarız. Etmezseniz açmayız.' Bunları kaydettikten sonra çıktı Amerika'ya gitti. Bir ay kadar kaldı döndü geldi. Şimdi bize bakanlar kurulunda bilgi veriyor. Diyor ki 'Önce Sayın Erbakan'a teşekkürle söze başlayacağım. Neden hayır ola eee bütün bunları bize not ettirdi Bunlar benim çok işime yaradı Niçin ben yıllardan beri dışişleri bakanıyım. Amerikalılara hep gidip konuşuyorum. Amerikalılar hep aynı numarayı yapıyorlar bana.' Ben böyle ifade ediyorum. Bu manada söylüyor. Eeee diyorlar ki 'bak biz yönetim olarak sizin yanınızdayız ama bizim başımızda bir senato belası var. Bu senato istediğini kabul ediyor istediğini etmiyor. Onun için biz hemen kabul edeceğiz ama senatoya kabul ettiremiyoruz. Onun için bu işi yapmak istiyorsanız siz böyle kabul edin' diyerek kendi isteklerini bugüne kadar hep bize kabul ettiriyorlardı. Ama bu sefer iş değişti. Neden? Onlar gene aynı numarayı yaptılar bana. Dediler ki 'işte biz istiyoruz yönetim olarak ama senato istemiyor.' Bu sefer dedim ki durun durun devir değişti. Neden? Yahu kardeşim sizin başınızda bir senato var ama bizim başımızda da bir Milli Selamet var ki senin, senin senaton, senin senaton vız gelir dedim onlara' diyor 'Çok işime yaradı. Bütün bu maddeleri böylece onlara kabul ettirdim. Çünkü onlar da Milli Selamet'in bundan başka şey kabul etmeyeceğini biliyorlar.' Ben size ne hatırlatmak istiyorum bütün dışarıdaki ülkeler Milli Görüş'ü bilirler ha. Biz bizim köylümüze anlatamıyoruz. Yoksa yoksa dışarıdakiler, dışarıdakiler bunu bilirler."

Her geçen gün İsrail şehirleri ''Gazze''ye daha çok benzemeye başladı.

İsrail'in üst düzey sansür uygulamasına rağmen sosyal medyaya sızan görüntülerde İran'ın hipersonik ve balistik füze saldırılarının İsrail şehirlerine verdiği büyük hasar gözler önüne seriliyor.

Yeni paylaşılan görüntülerde Tel Aviv'in İran füzelerinden gördüğü zarar ortaya çıktı.

Tel Aviv enkaza dönüşürken İran'ın saldırıları dosta güven düşmana korku salmaya devam ediyor.

En korunaklı şehir denen Tel Aviv'de bugünpic.twitter.com/lYRp0omDSl

— Millî Gazete (@milligazetecom) June 21, 2025

"More youth at NATO: Career Oportunities - NATO'da kariyer yapmak ister misiniz?" adıyla Özgen Aras Salonu'nda konferans vermek isteyen NATO temsilcileri TGB'liler tarafından protesto edildi.

Öğrenciler NATO temsilcileri konuşmaya başlar başlamaz "Kati NATO Türkiye'den defol, Yankee go home,” sloganlarıyla NATO temsilcilerin konuşmasını engelledi.

Protestosunun ardından NATO temsilcileri arkalarına bakmadan üniversiteyi terk etmek zorunda kaldı.

BİLGİÇ: NATO TÜRKİYE’NİN DÜŞMANIDIR

Boğaziçi Üniversitesi  TGB Temsilcisi Mustafa Bilgiç, protestoya ilişkin  “NATO, Türkiye’nin düşmanıdır.

NATO; İran’ın, Filistin’in, bütün mazlum milletlerin düşmanıdır.

Gazze’de, Filistin’de, İran’da kan dökmektedir.

Türkiye Gençlik Birliği (TGB) olarak ABD’ye ve onun silahlı örgütü NATO’ya asla geçit vermeyeceğiz.

Ne Boğaziçi’nde ne de ülkemizin herhangi bir yerinde sizlere rahat vermeyeceğiz “ dedi.

Bu haberi kaçırmayın

Hindistan'da yolcu uçağı düştü! Uçakta 242 kişi olduğu belirtiliyor Devamını Oku

UÇAĞIN İÇERİSİNDE 200'DEN FAZLA YOLCU VARDI

Kaza sonrası bölgeli yetkililerden henüz bir ölü ve yaralı bilgisi paylaşılmazken, uçakta 242 kişinin bulunduğu bildirildi. İngiltere'nin Birmingham kentine giden uçak, yerel televizyon kanallarının bildirdiğine göre havalanırken düştü.

Hindistan'ın batısındaki Gujarat eyaletinin Ahmedabad kentindeki Meghani Nagar adlı yerleşim bölgesine bir uçağın düştüğü açıklandı.Meydana gelen uçak kazası hakkında herhangi bir can kaybı olup olmadığı belirtilmezken, görüntülerde havalimanından gökyüzüne doğru yükselen yoğun siyah dumanlar görüldü. Hindistanlı yetkililer, uçağın yerel saatle 13.00 ile 14.00 arasında düştüğü bilgisini aktardı.