Rant Her Yerde

Abone Ol

Daireyi gezdiriyor; odalarını gösteriyor, boyasını fayansını anlatıyor, pencerelerini övüyor, balkonlarına baktırıyor sonra fiyatını söylüyor. Bu fiyat fazla deyince başlıyor anlatmaya; efendim yürüyerek falan kültür merkezine gidebilirsiniz, filan AVM şuarada, belediyeye tek vesait, valiliğe yarım saat, polis karakoluna on dakika, bakın burada yollar çift şeritli, otobüsler her gün geçiyor duraklardan, minibüsler onbeş dakikada bir geliyor… Eğer sözünü kesip müdahale etmezseniz; muhtarlık iki sokak yukarıda, sağlık ocağı üç sokak aşağıda, düğün salonu caddenin hemen üstünde diye anlatmaya devam edecek! Ki sözünü kesseniz de anlatmaya devam ediyor. Fiyat çok fiyat, fiyata ne diyorsunuz; dinden imandan bahsetmeye başlıyor bu sefer! Ama dinin imanın varacağı nokta daha başından belli; mal canın yongasıdır!

Her Türk vatandaşı kiralık veya satılık daire ararken mutlaka bunları ya da buna benzer durumları yaşamıştır. Nedir bu? Dairesini kiraya verecek veya satacak olanın anlattığı bütün bunlar nedir? Bütün bunlar ranttır. Rant bir malın emek harcanmadan değerinin artırılması olayıdır. Ülkemizde rant yemeyen müteahhit ve daire sahibi yok. Tabi dairesini kiralayan veya satan ev sahipleri ve müteahhitleri kastediyoruz burada.

Rant aynen faiz gibi bir değerdir. Faiz nedir, faiz; karşılığı olmayan paradır. Kazanılmamış para. Hak edilmemiş yani. Alın teri dökülmeden elde edilmiş para. Paradan para kazanma olayıdır faiz. İslam faizi yasaklamıştır. Faiz dinimizce haram. Peki faiz haram da rant helal mi? Rant da aynen faiz gibi haramdır. Çünkü rant da kazanılmış değil. Karşılığı olmayan bir değerdir. Neden?

Satılık bir daire düşünelim. Dairenin gerçek fiyatı örneğin yüzyirmi bin lira. Sahibi yüzyirmi bin liraya satarsa en az yirmi bin lira kâr edecek. Ama daireye yüzyetmiş bin lira diyor. Nedir bu aradaki elli bin lira? Bu, şudur; şurada kültür merkezi var, burada filan AVM var, iki yıl sonra falan projeyle filan değerli bilmem ne buradan geçecek. Şimdi bir de alacak olan vatandaşımızı düşünelim; vatandaş asgari ücretle çalışan veya orta gelirli bir insan. Daireyi alacak olan vatandaşımız sabah akşam kültür merkezine mi gidecek! Sanki daireyi alacak vatandaşımız her gün kültür merkezine tiyatro izlemeye gidecek bir vatandaş da, kültür merkezi hemen şurada diyerek dairesinin fiyatını artırıyor satıcı! Asgari ücretle çalışan bir vatandaş sabah akşam AVM’ye gidecek sanki! Hele valilik şurada, belediye tek vesait, kaymakamlık yarım saat, muhtarlık üst caddede diyenler… Sanki daireyi alacak adam işi gücü bırakıp sabah akşam valiliğe gidecek! Sabah akşam kaymakamlığa uğrayacak! Sanki daireyi oturmak için değil de valiliğe, belediyeye, muhtarlığa gitmek için alıyor! Daire alacak vatandaşa dairenin kendisiyle alâkası olmayan bu normal şehir düzenini artı değermiş gibi söyleyerek dairesinin gerçek değerinin iki katı fiyat söyleyenler gerçekten haram yiyor. Daireyi reel olarak etkilemeyen varlıkları sanki dairenin olmazsa olmazı gibi gösterip fiyatı artırmak ranttır. Emeksiz karşılık yani. Kazanılmamış paradır.

Bir dairenin fiyatı durduk yere artamaz, artmamalı. Dairenin içi dün nasılsa bugün de öyle duruyor. Aynı daire dün yüz bin lirayken bugün yüzelli bin liraya çıkıyorsa bu ranttır, bu haramdır. Daire dün yüz metrekareyken bugün yüzyirmi metrekareye çıkmadığına göre o elli bin lira neyin nesidir; o elli bin liranın karşılığı yok. Falan proje buradan geçiyor diye dairenin metrekaresi büyümüyor. O projenin geçmesiyle daire altın kaplama olmuyor. Gerçek değer karşılıksız artırılıyorsa artırılan her miktar haram. Bu, böyle!

Müteahhitlerin bütün masraflarıyla en fazla yüz bin liraya mal ettikleri bir daireyi en az ikiyüz bin liraya satmaları ise ülkemizde ne dinin ne vicdanının kalmadığının kanıtıdır. Bunu söylemeye bile gerek yok!

Müslüman rant yemez; herkes kendini bir yoklasın!