Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt çeşitli kereler sınır ötesi harekatın gerekliliğinden söz etti. Buna karşılık Başbakan ya sessizce konuyu geçiştirmeyi ya da, "İçeridekileri hallettik de dışarıdakiler mi kaldı " şeklinde açıklamalar yaptı. İçerideki ve dışarıdaki terörist sayısı konusunda da Başbakan kısa aralıklarla farklı rakamlar dillendirdi. Belli ki terörle mücadele ve sınır ötesi operasyon konusunda asker ile hükümet farklı düşünüyor. Bir yandan asker sınır ötesi harekatın gerekliliğinde ısrar ederken belli ki hükümet bunda istekli değil. Niçin istekli değildir, niçin icra ile asker bu konuda farklı noktalarda yer alır Böyle farklı noktalarda bulunuşun ülkeye zararı ve terörle mücadeleye etkisi nedir
Bu farklılığın terörle mücadelede olumsuz sonuçları olduğu kesin.
Bu arada Genelkurmay Başkanı düzenlediği basın toplantıları ve yaptığı açıklamalarda ısrarla teröre bazı ülkelerin destek verdiğini dile getiriyor. Elbette destek veren ülkelerin adını açıklamıyor ama, "Müttefiklerimiz" demek suretiyle Türkiyenin ısrarla dost ve müttefik olarak nitelendirdiği bazı ülkelerin PKKterörüne destek vermek suretiyle dostluğumuzu kötüye kullandıklarını, dosttan öte düşmanlık sergilediklerini Genelkurmay Başkanı vurguluyor. Bu arada Başbakanın zaman zaman yaptığı açıklamalarda asker tarafından pek tasvip edilmiyor. Açıklamalar bunu gösteriyor.
Bu noktada Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıtın son basın toplantısından bazı aktarmalar yapmak istiyorum:
"-Terörle pazarlık olmaz. Gelip Türk adaletine teslim olsun.
-Müttefiklerimiz içinde dahi PKKya dolaylı ya da doğrudan destek veren ülkeler vardır. Geçtiğimiz yıllarda Batman bölgesinde yapılan bir operasyonda yakalanan bir kişinin çok fazla ülkeyle irtibatı bulunduğunu tesbit ettik. İrtibatları beni de ürküttü.
-Kuzey Iraka girip PKKyı bitiririz diyemezsiniz. Ama ne yaparsınız Bundan önce olduğu gibi darbe vurursunuz. Bu da çok büyük fayda sağlar."
Peki sınır ötesi operasyona hükümetin isteksiz davranmasının sebepleri neler olabilir
Söz gelimi böyle bir operasyon savaş hali sayılıp seçimlerin ertelenmesine yolaçar mı Yol açarsa görev süresi çoktan bitmiş bir Sezer ne kadar süreyle Cumhurbaşkanlığı makamında oturmaya devam edecektir Hiçbir sorumluluğu bulanmamasına ve görev süresi bitmiş olmasına karşı pekçok önemli atamayı yapmaya devam etmektedir. Yaptığı atamalar yerine göre Türkiyenin önümüzdeki 5-10 yılını bağlamaktadır.
Terörle mücadele elbette çok önemli. Ülkemizin geleceği açısından da bir çözüm bulunması gerekiyor. Buna karşılık ülkemizde demokratik mekanizmanın işleyişinde giderek bir sıkışmanın görülmesi ister istemez gündeme birtakım endişeleri getiriyor.
Bir ülkede siyasi sorumluluğu üstlenmiş olan kişiler susup, asker bazı isteklerini ısrarla dile getiriyorsa ters giden birşeyler olduğu akla gelmez mi Kaldı ki kısa bir süre önce Başbakana Genelkurmay Başkanlığında terör birifingi verilmiş, ardından Milli Güvenlik Kurulu toplanmış ve terör konusu enine boyuna ele alınmış iken Genelkurmay Başkanı bazı isteklerini kamuoyu önünde dile getirmek ihtiyacı duyuyorsa ortada bir sıkıntının olduğu kesindir. Bu bakımdan bu sıkıntıya ya bir çözüm bulunmalı ya da Başbakan kamuoyunu bilgilendirmelidir. Başka türlü kafalarda oluşan "Neler oluyor " sorusunu gidermek mümkün olmaz.. Böyle bir sorunun oluşması tam da seçim sathına denk geliyorsa elbette toplumun endişesi daha da artacaktır.