Öğretmenlik sadece bir meslek değil, bir ideal ve ahlaki sorumluluktur. Öğretmenlerin yılın her günü hatırlanması gerektiği vurgulanmakta ve öğretmenliğin toplumu inşa eden en temel değerlerden biri olduğu ifade edilmektedir.
Ancak bugün eğitim sistemi adeta arap saçına dönmüş durumdadır ve öğretmenler tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşamaktadır. Sistemindeki dağınıklık ve belirsizlikler, öğretmenlerin üzerindeki yükü her geçen gün artırmaktadır.
Buna ek olarak, öğretmenler ekonomik sıkıntılar, sosyal sorunlar ve mesleki yıpranmışlıkla mücadele ederken, yüzbinlerce atama bekleyen öğretmen adayı da geleceğe dair belirsizlik yaşamaktadır. Bu durum, toplum olarak üzerinde düşünmemiz gereken ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Güçlü ve adil bir eğitim sistemi ancak güçlü öğretmenlerle mümkündür. Toplumun geleceğini inşa eden öğretmenlerin sorunlarının çözülmesi, ülkenin geleceği açısından bir milli sorumluluktur.