Obama tarihi olanı
itiraf ediyor güncel olanı ise reddediyor. Güncellemeleri başını devekuşu gibi
kuma gömerek inkâr ediyor. 1953 yılında İran Başbakanı Musaddık a karşı CIA nın
katılmış olduğu Ajax Operasyonu ndaki rollerini ikrar etmiştir. Mollalar da o
dönemde pasif olarak Musaddık aleyhindeki darbeye katılmışlardır. Zira Musaddık ın
toprak reformunu onaylamamışlar ve dolayısıyla Musaddık darbeye karşı geniş bir
taban desteğinden mahrum kalmıştır. Obama bugün post mortem yani iş işten
geçtikten sonra Musaddık karşısındaki darbedeki rollerini açıklıyor. Kime
faydası veya kime zararı var Günah çıkartma mı yoksa yeni İran yönetimine
zeytin dalı uzatmak mı Bugünkü İran yönetimi kesinlikle Musaddık ı temsil etmiyor. Dolayısıyla Musaddık adına bugünkü
İran yönetimine günah çıkartmanın bir âlemi de yok. Tarihi darbeyi kabul ederek
ve bugünkü darbeyi de inkâr ederek kendinizi aklayamazsınız. Hem tutarsızlık
hem de bu aklanma için tarihi kullanma olur. Bu davranış sadece siyasi
ikiyüzlülük ve nifak hareketine girer. Obama da tam bunu yapmaktadır. Zaten Musaddık konusundaki itirafı malumu ilam
olmuştur. Bu itiraf tarihin seyrini falan değiştirmemiştir. Buna mukabil,
BM deki konuşmasında Mısırlı darbe rejimine sahip çıkmıştır. Çok ilginç, Obama
BM kürsüsünden İran la ilgili iki pozitif değerlendirme yaparken Mısır la
alakalı olarak tam tersine iki olumsuz
yaklaşım sergilemiştir.
*
İran daki tarihi darbeye darbe demiş ve ardından da
İran da rejim değişikliğine dair bir beklentilerinin ve planlamalarının
olmadığını ifade etmiştir. Oysa Mısır daki aktüel gelişmelerle ilgili tam
tersine iki yaklaşımı benimsemiştir. Mısır da darbe üzerinden rejim
değişikliğini hem planlamış hem de onaylamıştır. Mursi nin devrilmesini
benimsemiş ve bu darbeyi halkın iradesinin eseri olarak nitelendirmiştir.
Sandığı değil sokak darbesini esas almıştır. Avrupalılar da aynı yoldan
gitseler bile netice itibarıyla vicdanlarını rahatlatma babından Müslüman
Kardeşler cemiyetinin kapatılmasıyla alakalı Mısır darbe yönetiminden izah
istemişlerdir. Mısır daki darbeye darbe demeyen ABD yönetimi, Mısır darbesiyle
ortaklığını ne zaman itiraf edecek yoksa onu da tarihe mi havale edecektir
General Zahidi ile Sisi arasında ne fark vardır Kermit Roosevelt ile Chuck
Hagel arasında ne fark vardır Mısır da
darbeyi ABD tasarlamış ve Sisi uygulamıştır. Hâlâ utanmaz Mısırlı ulusalcılar
ve ultra laik kesimler veya postal yalayıcıları (Mısırlılar postala piyade
diyor) hâlâ umutsuz bir biçimde geçmişte İhvan ile Obama idaresi arasında yakın
ilişkiler bulmaya çalışıyorlar. Bunu yaparken Amerikan idaresinin kucağında
oturuyorlar. Mübarek in Camp David zemininden 28 Şubat sürecinde Türk-İsrail
münasebetlerini hedef alması gibi. Belli ki dertleri ortaklarını (İsrail ve ABD) başka kimseye kaptırmamak veya
başkalarına yâr etmemek!
*
Bugünkü Mısır darbecileri sadece kendilerinin değil aynı
zamanda masum Gazze halkının ve Sudan halkının da düşmanıdır. Mukabilinde, İsrail ve Batı nın çıkarlarının bekçisidir.
Obama Genel Kurul da konuşurken İhvan a zırnık kadar sahip çıkmamıştır.
Filistinlilere mi sahip çıktı ki Mursi ye sahip çıksın Hâlbuki Mısır da
yayınlanan Vefd gazetesi Obama nın Kenya da yaşayan kardeşinin Müslüman
Kardeşler Afrika koluna bağlı olarak çalıştığını ve bundan dolayı Obama
idaresiyle Müslüman Kardeşler arasında
aracılık yaptığını yazmıştı. O günlerde öldürülen el Ahram Temsilcisi Tamer
Abdurrauf gibi, Mısır basını kadar yalancısını görmedim diye yakınan Amerikan
Elçisi Ann Patterson El Ahram a bir mektup yazarak hem içini dökmüş ve hem de
yalanlarından bizar olduğunu dile getirmişti. Şimdi Mısır basını kalkanı
tersine çevirmiş durumda ve Şebab hareketinin Müslüman Kardeşler uzantısı ve bu
münasebetle onların organizasyonlarının bir parçası olduğunu ileri sürmüştür.
Nairobi saldırılarından da Müslüman Kardeşler i sorumlu tutmuştur. El Yevm es
Sabi gazetesinde konuyla alakalı bir makale yazan Adil Senhuri adlı seviyesiz
yazar Obama nın geri adım atması ve İhvan ın ahmaklığı başlıklı yazısında
Nairobi saldırılarından da İhvan ı sorumlu tutmuş ve bu eylem nedeniyle
Obama nın İhvan la ilgili tutumunu gözden geçirdiğini ileri sürmüştür. Bu
makaleleriyle ilgili eminim ki inkılâp idaresinden ek ulufe almaktadır. Dam üstünde saksağan vur beline
kazmayı dedikleri cinsten bir yazı olmuş. Utanmadıkları için saçmalama
hürriyetlerini sonuna kadar kullanıyorlar. Nairobi deki saldırılarla alakalı
olarak Müslüman Kardeşler in elbette ki en ufak bir dahli ve rolü yok. Bununla
birlikte Müslüman Kardeşler i kapatma davası zamanlama olarak bu eylemlere
dayandırılmak istenmiştir. Bu yönüyle gündem istismar edilmiştir. Bu
irtibatlandırma üzerinden zihinleri bulandırmak ve hukuksuz adımlarına böylece
temelsiz bir meşruiyet atfetmek istemişlerdir. Adil Senhuri gibi postal
yalayıcıları dönsünler Ann Patterson ın El Ahram a yazdığı mektubu bir kez daha
okusunlar. Kendilerinin muhatap alındığını göreceklerdir. Obama ya gelince,
İhvan ın kardeşi değil, darbecilerin hamisi ve kardeşidir.