Üst düzey güvenlik ve dış politika yetkilileriyle birlikte İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet’in (Şabak) merkezinde düzenlenen toplantıda konuşan Netanyahu, hedeflerinin İsrail’i “güçlü, teknolojik olarak gelişmiş ve mümkün olan en bağımsız ülke” konumuna taşımak olduğunu ifade etti.
“Her Şeyi Üretmek Kolay Değil Ama Çabalayacağız”
Tam anlamıyla bağımsız bir savunma altyapısı kurmanın kolay olmadığını kabul eden Netanyahu, buna rağmen üretim kapasitesini ülke içine taşımakta kararlı olduklarını vurguladı. “Bazı hava platformları da dahil olmak üzere silahlarımızın İsrail’de üretilmesi için yoğun bir çaba göstereceğiz” diyen Netanyahu, bu sürecin zamana yayılacağını belirtti.
Netanyahu, müttefik ülkelere olan askeri bağımlılığın azaltılmasının yalnızca güvenlik değil, siyasi manevra alanı açısından da önemli olduğunu savundu. Savunma sanayiinde güçlenmenin, İsrail’in uluslararası baskılara karşı daha dirençli olmasını sağlayacağını ileri sürdü.
ABD En Büyük Tedarikçi Konumunda
İsrail’in savunma sanayii alanındaki en büyük müttefiki ve tedarikçisinin ABD olduğu biliniyor. İsrail Savunma Bakanlığı’nın 19 Kasım’da yaptığı açıklamaya göre, Ekim 2023’ten bu yana ülkeye yaklaşık 1000 askeri uçak ve 150 deniz aracıyla 120 bin tonu aşkın askeri teçhizat, mühimmat, silah sistemi ve koruyucu ekipman sevk edildi.
Açıklamada, askeri sevkiyatların hangi ülkelerden yapıldığına dair ayrıntı verilmezken, operasyonlara İsrail Savunma Bakanlığı’nın ABD ve Berlin’deki misyonlarının da katıldığı belirtildi.