Neler ve nasıl yapabiliriz?

Abone Ol

1989 yılından beri resmen kutlanan Kutlu Doğum Haftası 14

Nisan Salı günü başlıyor. Yeryüzündeki bütün Müslümanlar için Peygamber

Efendimizin (S.A.V.) doğumu kutlu olsun... Bu mübarek gün ümmet-i Muhammed in

zulmün her çeşidinden kurtuluşunun vesilesi olsun inşallah...

Kutlu Doğum Peygamber Efendimizi (S.A.V.):

-Anmaya;

-Anlamaya vesile olmalıdır.

Her gün Efendimizin bir sünnetini hayatımıza ilave edebilirsek

işte o zaman Kutlu Doğum ihya edilmiş olur.

Bunun için yapılmış merasimler ve organizasyonlar iç-dış

dünyamızda bir ışıltı meydana getirmiyorsa şimşek gibi pırıldar ve hemen söner.

Herkes meselenin bu yönünü iyi kavraması lâzım...

-Gecelerimizi teheccüd namazlarıyla aydınlatırsak,

-Pazartesi, Perşembe oruçlarıyla feyizlenirsek,

-Selâmı, toplumda yayarsak...

-Her gün hiç olmazsa bir ayet ve bir hadis okursak, amel

listemize bunların gereğini ilâve edebilirsek, bunlar Peygamber Efendimizi

(S.A.V.) anmanın önemli neticesi olur.

Peygamberimizin, Sünnetimden yüz çeviren benden

değildir (Buhari, Nikâh 1) hadisini asla unutmayalım.

Çünkü bir başka hadislerinde, Sünnetimi yaşatan beni

sevmiş olur, beni seven de cennette benimle beraberdir (Tirmizi, İlim 16)

beyanında bulunmuşlardır.

Hz. Said bin Cerir (R.A.) den rivayet edilen şu hadis-i

şerif üzerinde düşünelim. Hadis mealen şudur:

Bir gün Ensârdan bir zat; Resul-ü Ekrem (S.A.V.) in

huzuruna geldi. Çok üzgün görünüyordu. Peygamberimiz bu sahabesine:

Niçin üzgünsün diye sordu.

Cevap şu oldu:

Ey Allah ın Resulü!

Düşünüyorum ki, biz bu dünyada sabah akşam huzuruna

geliyor, yüzüne bakıyor, yanında oturuyoruz. Lâkin yarın ahirette sen

peygamberlerin yanına çıkarılacaksın. Bizler sana ulaşamayacağız, seni

göremeyeceğiz. Bu bana hüzün veriyor. İşte bundan dolayı çok üzgünüm, cevabını

verir. (İbn-i Kesir. Tefsiru l-Kur ân il Azim. C/1. Sf: 522. Beyrut - 1969).

Bu konuşmanın akabinde Nisa Suresi ndeki 69 uncu ayet

nazil oldu. Bu ayetin meali şudur: Kim Allah ve Resulü ne itaat ederse, işte

onlar peygamberlerle, sıddıklarla, şehitlerle ve sâlih kimselerle

beraberdirler. Onlar ne iyi arkadaştırlar...

Resulûllahı dikkate almayanları Allah (C.C.) sevmez.

(Al-i İmran Suresi, ayet: 32). Günahlarını bağışlamaz. (Al-i İmran Suresi,

ayet: 31).

Sünnete dayanan davranışlarımız bizleri Peygamber

Efendimize yaklaştırır. O nun sevgisini kazanmamıza vesile olur. Bu bakımdan

günlük hayatımızı Peygamber Efendimizin davranışlarını örnek alarak/yaşayarak

sürdürmeliyiz.

Kutlu Doğum ile hedefimiz, riyakârca bir anış değil

muhasebe yapabilme şuurunu vermek olmalıdır. İşte o zaman yapılanlar yapıldığı

yerde kalmaz. Netice hâsıl olur.

Aile hayatımızda Nebevi terbiyeden nasipsizliğimizi

giderip bu yapılan toplantılar vesilesiyle Peygamberimize benzemenin kapısını

açmalıyız...

Allah (C.C.) muinimiz olsun...