Ergenekon sürecinde bu kulaklar neler duydu neler!
Ve yine aynı süreçte bu gözler neler gördü neler!
İşin başında bir takım suçlamalara muhatap olanlar
suçlamaları hiç ciddiye almıyorlar ve bir takım silahları göstererek Boru bu
boru diye suçlayanlarla akılları sıra gırgır geçiyorlardı!
Silahlar boru bu boru diye gösterilirken suç delili
olduğu iddia edilen belgelerde Kâğıt parçası denilerek buruşturulup çöpe atılıyordu!
Sonra uzun uzadıya bu belgelerin altındaki imzaların
tartışılıp durduğuna tanık olduk!
Islak imza-kuru imza tartışması ile yapılan suçlamalar
def edilmeye çalışılıyordu!
Ama suçlayanlar işi ciddiye almışlar ve suçladıkları
kişilere karşı tüm delilleri toplamışlardı!
Birçoğunu yargıç karşısına çıkardılar!
Yargıç karşısına çıkarılanların da birçoğu tutuklandı!
Uzun süren bir tutukluluk dönemleri oldu!
Tutukluluk dönemlerinin uzun sürmesinden şikâyetçi olarak
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kapısını çaldılar!
Ve kendilerine haksızlık yapıldığını iddia ettiler!
Ne var ki AİHM bu iddiaları gerçekçi bulmadı!
Yargılamada bir problem olmadığını bildirdi!
Haklarında istenen cezalarda tahminlerin çok ötesinde
oldu!
İşin ilginç yanı Mahkeme istenen cezaların katbekat
fazlasını vererek yeni bir sürpriz yaptı!
Bu defa kulaklarımız müebbet hapis lafını duydu! Hemen
ardından de ağırlaştırılmış müebbet hapis lafı telaffuz ediliyordu!
Boru bu boru ile başlayan ve kâğıt parçası bu diye
buruşturulup çöpe atılan deliller sonunda müebbet hapis ve ağırlaştırılmış
müebbet hapis ile sonuçlandı!
Evet, böyle süreç ile karşı karşıyaydık!
Şimdi işin temyiz sürecine girilmiş bulunuyor!
Kim bilir yine neler duyup neler göreceğiz!
Bütün bu duyduklarımız ve gördüklerimiz bize gösteriyor
ki artık her aklına esen darbe yapmayı düşünemeyecek!
Bırakın düşünmeyi hayal bile edemeyecek!
Zira böylesine tehlikeli bir hayalin sonunda ömür boyu
içerde kalmak var! Allah tan idam cezası kaldırılmış! Kaldırılmamış olsaydı
nasıl bir tablo ile karşı karşıya kalacağımızı tahmin bile etmek istemiyoruz!