Ne oluyor bu bizim “Muhafazakâr Demokrat” dostlarımıza
Paçaları biraz sıkışınca kendilerini “Muhafazakâr Demokrat” olarak ilan ettiklerini unutup hemen “Milli Görüş söylemlerine” dört elle sarılıyorlar!
“Rahmetli Erbakan hocanın dediği gibi” diye lafa giriyor ve “Bir yanda AKP diğer yanda öteki partiler var” diyerek seçimlerde iktidar partisinin desteklenmesini istiyorlar!
Yağma yok! Milli Görüş söylemlerinin öyle “ulu orta” herkes tarafından kullanılmasına göz yumamayız!
Evet, rahmetli Erbakan hocamız, “Milli Görüş bir yana diğerleri bir yana” diyordu!
Ve bugün “Milli Görüş söylemlerine” dört elle sarılanlar o günlerde “Milli Görüş gömleğini” sırtlarından çıkarıp attıklarını ilan ediyor ve bununla övünüyorlardı!
“Milli Görüş gömleğini” çıkarıp attıktan sonra kendilerini “Muhafazakâr Demokrat” olarak tanımlama başlamışlardı! Yani rahmetli Erbakan hocamız tarafından “Diğerleri” olarak tanımlanan saftaki yerlerini almışlardı!
Şimdi seçim yaklaştıkça bakıyorlar ki içinde bulundukları durum hiçte iç açıcı değil! Hemen “Milli Görüş söylemlerinden” medet ummaya başlıyorlar!
“Biz ve diğerleri” diyerek kendilerini bir zamanların Milli Görüş’ü yerine oturtmaya çabalıyorlar!
Tamam, bugüne kadar Milli Görüş’ün mirasından alabildiğine yararlandılar!
Dışa karşı “Milli Görüş gömleğini” sırtımızdan çıkarıp attık derken içe dönük politikalarında kendilerini “Milli Görüş’ün devamı” gibi göstermeye çabaladılar!
Ama izledikleri politikalar ile de Milli Görüş ideallerine tam zıt işlere imza attılar! Şimdi hem izledikleri “Milli Görüş’e ters” politikaların ezikliği altındalar hem de fena halde birbirlerine düşmüş durumdalar!
İçlerindeki insaf sahipleri izlenen politikalar karşısında seslerini yükseltme ihtiyacını duyuyor ve yöneticileri uyarıyorlar!
Ne var ki yönetimde söz sahibi olanlar bu tür uyarılara karşı adeta sağır duvar gibiler!
İçlerinden bazıları “Milli Görüş söylemlerine” dört elle sarılmaya çabalıyor ama Milli Görüş’ün kendisi de seçim yarışına katılmış bulunuyor!
Yani “aslı varken millet niye taklidini” tercih etsin ki!
Sadece “Milli Görüş söylemlerini” sahiplenerek sonuç almaları mümkün değil! O gömleği yani “Milli Görüş gömleğini” yeniden giymeleri şart!