Millet, vekilleri ile buluşmakta!

Abone Ol

Bismillâhirrahmanirrahîm!

     SAADET Partisi, Eylül ayını “Milletvekili-Halk Buluşmaları olarak değerlendiriyor. 9 milletvekilinden, genel başkan dışındaki 8 milletvekiline, 10’ar ili ziyaret etmek üzere programlar yapıldı. 81. il olarak da, Eylül’ün son 5 gününde “beraberce”, İstanbul’un 39 ilçesine ziyaretler gündeme alındı. Programda iller şartları ve önceliklerini dikkate alarak belediye başkanları, yerel basın kuruluşları, STK’lar, kanaat önderleri, eski teşkilât mensupları; halk, hasta, taziye ziyaretleri vb.ni programladılar.

     Programın Denizli’deki ayağına katılmak nasip oldu. Bir tam gün Antalya Milletvekilimiz Şerafettin Kılıç’la beraberdik. İl başkanımız, il müfettişimiz, il yönetimi ve gönüllü kadrolar katıldı. Kesintisiz, zamanlamaya uyarak, tam kapasiteli örnek bir çalışmaya şahit olduk. İzlenimler gayet güzeldi. Halk, diğer partilerden beklediğini bulamadığı için, Saadet Partisi’ne büyük bir teveccüh göstermeye başlamıştı.

     Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, çok yoğun olduğunu gördüğümüz programları arasında, zorlayarak Saadet Partisi heyetine de zaman ayırdı. İcraatlarını ve gündemine aldığı hizmetlerini anlattı. Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç da tecrübelerini dile getirdi, tavsiyelerini sundu.

     Gaziler Günü vesilesiyle “Muharip Gaziler, Şehitler ve Şehit Aileleri Derneği” ziyaret edildi. Başkan Mustafa Işık, “Burası sizin ve milletimizin evi” diyerek heyete ilgi gösterdi. Şerafettin Kılıç, şehitlerin derecesini anlatarak, “Ölenler içinde ancak şehitlerin dünyaya tekrar dönüp yeniden şehit olmayı arzu ettiklerini” anlattı. Yurdumuzun asıl sahiplerinin şehitler olduğunu vurguladı. Şehitlerimiz hayırla anıldı.

 UMUTSUZ OLMAYIN!

     “VEKİL Buluşmaları” kapsamında Saadet Partisi Heyeti, Denizli Gazeteciler Cemiyeti”ni de ziyaret etti. Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, “Denizli Basın Bürosu”nda basın toplantısı düzenledi. Denizli’nin “tarım ve üretim” gücüne değinen Kılıç, Denizli’nin tekstili, mermerciliği, tarımı, sanayisi, diğer alanlardaki başarılarıyla “ekonominin merkezi” haline geldiğini anlattı. Ancak zirai don, yüksek girdiler ve vaat edilen teşviklerin verilmemesi yüzünden çiftçinin mağdur olduğunu belirtti.

     Kılıç, “Çiftçi üretimden çekilirse yalnız Denizli değil, bütün Türkiye aç kalır” diyerek şu müjdeyi verdi: “Umutsuz olmayın. Bu düzen değişecek. Türkiye yeniden adalet ve bereketle buluşacak.” Sonra da adaletin, siyasetin gölgesinde kaldığını söyleyerek, “Saadet Partisi olarak Âdil Düzen’i savunduklarını” ifade etti.

     Saadet Partisi Heyeti daha sonra Denizli Barosu Başkanı Av. Ufuk Kök ve yönetimini ziyaret etti. Sayın Kök, “Herkesin adalete ihtiyaç duyduğunu” belirterek, “adaletin hepimiz için olduğu konusunda ayrım yapılamayacağını” açıkladı. Şerafettin Kılıç da, “hukukun siyasallaşmayı kaldıramayacağını söyleyerek, “Yargının kararları herkesi bağlar. Yargı hükûmetlerin sopası haline gelmemelidir” sözünü etti.

     Ziyarette, karşılıklı olarak hukuk devletinin kurallarının tavizsiz olarak işletilmesi konusunda birleşildi. Adalet mekanizmasının bütün alanların üstünde olduğu konusu da Emile Zola’nın hukuk tarihine geçen Dreyfus Savunması’ndaki şu sözleri ile açıklığa kavuşturuldu: “Her şey darmadağın olsun! Fransa yıkılsın! Yeter ki, adalet ayakta kalsın! Biz, o adaletle Fransa’yı yeniden inşa ederiz.”

SÜREKLİ SAHADA

     “MİLLET, Vekiliyle Buluşuyor” Programı, Denizli’deki Saadet Partisi kadrolarında bir “hareketlilik” oluşturdu. Bütün kadrolar, uygulamadan duydukları memnuniyetini ifade ettiler. Her zaman seçmenle birlikte olmak partiyi “görünür” hale getiriyor. Gündemde olmayı sağlıyor. Bu kadar büyük bir davada, bir şükür nişanesi olarak en kıymetli mesaimizi bu alanda harcamalıyız. Erbakan Hoca’ya verdiğimiz sözün gereği olarak; “Canla, başla, bütün gücümüzle çalışacağız.”

     Her çalışmamızı modele ve işin tekniğine uygun olarak yapmalıyız. Ziyaretlerimizde “mutlaka” üye formunu yanımızda bulundurmalıyız. Genel Başkan’ın deyimiyle, bir cebimizde “Millî Gazete” diğer cebimizde “üye formu” bulunmalı. Şefkatle, tatlılıkla insanları üye olmaya davet etmeliyiz. Güler yüzle 3 kere üyeliğe çağırdıktan sonra, daha fazla “ısrarcı” olunmamalı. Tadı kaçar; işin ağırlığı kalmaz.

     Bir kişi üye olduktan sonra, yapılacak işlemler var. İl başkanı veya başkanın selâmıyla bir yönetim kurulu üyesi, yeni üyeye “Aramıza hoş geldiniz!” telefonu açmalı. Üyelerin takibi yapılmalı. Çünkü üyeler bizim görev vereceğimiz kişiler. İl ve ilçe yönetimlerinde, mahalle veya köy temsilciliklerinde, sandık müşahidi veya baş müşahit olarak çalıştıracağımız kadrolar!

     Üzerimize aldığımız görevi en güzel şekilde yerine getireceğiz. Dikkatli olacak, kılı kırk yaracağız. “Allah, işini güzel yapanları sever.” (Bakara, 195) Genel Başkan Mahmut Arıkan ne diyordu: “Hiç kimse iktidarı bize altın tepsi içinde sunmayacak. Ne kazanacaksak, tırnaklarımızla kazıyarak elde edeceğiz.”