Show Tv ekranlarında Reha Muhtar ın ana haber bültenini
sunduğu ve bu kuşağı magazinel bir formatla izleyenlerin maraz meraklarına
bombardıman yaptığı günlerde bir iletişim profesörüyle röportaj yapmıştım.
Profesör bana aynen şöyle demişti: Bu işin bir sınırı yoktur. Zira insanın
kötücül duygularının en derinlerine inen maraz merakları ne kadar uyarırsanız,
daha çok kötülük ardı ardına gelmeye başlar. Bir rezillik bitmeden diğer
rezillik, öbürü derken başladığınız noktaya geriye dönmeniz mümkün olmayan bir
süreci tetiklemiş olursunuz.
Gerçekten, televizyon ekranlarına yerleşen ve demir atan
magazinel anlayışın, daha kötü, daha da kötü formatlarda ele alınarak,
insanların zihinlerinin dönüştürülmeye çalışıldığı sürecin neredeyse son
evresine varmak üzereyiz. Son evre kelimesini bilerek ve isteyerek
kullanıyorum. Çünkü bu evreden bir sonraki aşama yok Bu rezillikleri ele alıp
düzenlemesi gereken, ekranlara çeki düzen vermesi gereken RTÜK ün de dönemsel
ve konjonktürel hassasiyetleri gözetmesi dolayısıyla, toplumun zihinsel
performansı kelimenin tam anlamıyla medya zombilerine dönüştürülmüş durumda.
Hatırlarsanız geçtiğimiz haftalarda, magazinel konuları
ele alarak, insanların dedikodu meraklarını gıdıklayarak yayın yapan,
izleyenlere verecek hiçbir bilgi gıdası olmayan iki kadın programında, iki
suçlu ağırlanmıştı Seda Sayan ın programında ağırlanan şahıs, iki karısını
öldürmüştü Songül Karlı nın programındaysa, karısını 40 yerinden tornavidayla
delen birisi konuk olmuştu.
RTÜK, düşündü taşındı ve her iki programa da ceza verdi
Çıkan ceza, her zamanki gibi bizi yanıltmadı Para
cezası Bu programın mantalitesini ortaya koyanların tam da arzuladıkları şey
Bu programların mantalitesi nedir: Biz istediğimiz şeyi
ekrana yansıtırız. Biz istediğimiz konuyu ele alırız. Biz istediğimiz konuğu
ekranlara çıkarırız. Biz her şeyi konuşuruz. İnsanların milli ve manevi
değerleri bizim için zerre kadar önemli değildir. Biz, istersek, bir suçluyu da
ekrana alır, masumiyet güzellemeleri yaparız. Biz magazinel konularla
insanları güdülecek kıvama getirmek için çabalarız Bu programcıların
yayıncılık anlayışının temelinde bu fikirlerin dışında bir şey olduğunu
kesinlikle düşünmüyoruz.
Biz şiddetle bekliyorduk ki, RTÜK bu programlara yayın
durdurma cezası versin. Hatta bu mantıkla hazırlanan tüm programlara da emsal
olacak nitelikte bir karar verip, toplumun maneviyat damarını rahatlatsın
İnsanlarımızın ahlâk dejenerasyonuna dur diyecek bir çabayı sergilesin. Milli
ve manevi değerlere saygısı olmayan bu tiplere, Yeter Toplumu ifsad ettiğiniz
bu kadar süre sonunda sizi ekranlardan siliyoruz diyebilecek bir iradeyi
sergilesin.
Nerde Okuduğumuz kulis haberlere göre, Seda Sayan a
verilecek ceza konusunda RTÜK üyeleri arasında fikir çatışması çıkmış. Seda Sayan a
Program durdurma cezası verilmesi fikri, AKP li üyeler tarafından kabul
görmemiş
Bakın şu işe Milli ve manevi değerlere saygı konusunda
mangalda kül bırakmayan AKP liler, ellerine önemli bir mesele geldiğinde ise,
Konjonktür hazretlerini ürkütmeyelim diyerek yan çizme konusunda ne kadar
mahirler!
Ne demişler: Lafa değil, icraata bakacaksın!
Maneviyatımızı hedef alan programcılara yol verenlerin kimler olduğuna dikkat
edin! Halep ordaysa, arşın burada!