Bu cüzün ilk ayetinde (nisa 24) evli bir kadınla evlenmek
de haram kılınmıştır. Kocası boşamadıkça başka biriyle asla evlenemez. 25.
Ayette hür bir kadınla evlenmeye gücü yetmeyen bir kişinin inançlı köle bir
kadınla evlenmesine müsaade edilirken hür müslüman kadınlarla evlenmek bir
İslami ilke olarak ortaya çıkıyor. Böylece hür müslüman kadınların dul veya
bekâr kalmaları önlenmiş oluyor. Yine Nisa suresi 29. Ayette: Mallarınızı
aranızda batıl (haksız) bir şekilde değil ancak karşılıklı rıza alışverişiyle
yiyin buyrularak alışverişte aldatmama ve karşılıklı rıza bir ilke olarak
ortaya konuyor.
34. ayette Allah ın üstün kılması ve mehir vermeleri
dolayısıyla karı-koca hayatında erkeklerin zevcelerine üstün oldukları
ilkelendiriliyor. Ancak bu üstünlük VE LİRRİCALİ ALEYHİNNE DERECE ayetiyle
bir derece ile sınırlandırılarak erkeklerin hanımlarını tepeden bakmaları
önleniyor. 36. ayette ise Allah a ibadet yapmak ve şirk yapmamak ilkesiyle
birlikte ana-babaya, (kan bağıyla) çok yakın olanlara, yetimlere yoksullara,
akraba ve akraba olmayan komşulara, yanımızdaki arkadaş ve yolculara iyilik
ilke olarak sunuluyor.
Nisa suresi 44. ayette serkeş olarak namaz kılınamayacağı
ilkesi yanında seferde veya su bulunmayan yerlerde abdest veya gusül yerine
teyemmüm yapılabileceği ruhsatı veriliyor. 58. ayette ise Emanetlerin
(görevlerin) ehline verilmesi ve tüm insanlar arasında adaletle hüküm verilmesi
emredilerek ilke olarak önümüze geliyor. 59. ayette de: Allah ve Peygambere
itaat ilkesi tekrar edilirken amirlere de bizden yani Müslümanlardan olması
şartıyla itaat prensip (ilke) yapılıyor.
71. ayette de: Savaşırken kalkan (koruyucu) edinmek ve
gerektiğinde grup ve gerektiğinde toplu halde savaşılması
ilkeleştirilirken. 75. ayette ise
zalimlerin arasında kalmış zayıf adamlar, kadın ve çocuklar için savaşılması
emredilerek ilke haline getiriliyor. 83. ayette de: gerek savaşlarda ve
gerekse barış zamanında önemli bir haber gelince onun önce Peygambere yahut
yetkililere (günümüzde sadece yetkililere) götürülmesi ilke haline getirilerek
haberlerin yanlış yorumlanarak sıkıntılara düşülmesi önlenmek isteniyor.
86. ayette: Size bir selam verildiği zaman ona daha
güzeliyle veya aynısıyla cevap veriniz talimatıyla selam almak farz bir ilke
olarak önümüze konuluyor.
92. ayette ise haksız yere bir mü mini öldürenin mü min
bir köle azad etmesi ve ölenin diyetini vermesi önemli bir ilke yapılmıştır.
Eğer düşman bir topluluktan mümin bir kimse hataen öldürülmüş ise diyet
verilmeyip sadece köle azat edilmesi; ancak aralarında barış antlaşması varsa
diyetinde ölünün yakınlarına verilmesi ilke yapılmıştır. 94. ayette: Savaşta
müslüman olduğunu söyleyen bir kimseyi hayır sen müslüman değilsin diyerek
öldürmek de yasak edilmiştir. Zira kimse kimsenin kalbini okuyamaz. 102. ayette
savaş halinde bile çarpışma devam etmiyorsa askerler ikiye ayrılarak imamın
arkasında birer, kendi başlarına da birer rekât namaz kılmaları bir çeşit imdat
namazı olarak ilke yapılmıştır.
104. ayette de savaşlarda düşmanı takip etmekte gevşeklik
gösterilmemesi de ilke haline getirilmiştir. 105. ayette hainlerin savunucusu
olmamak önemli bir ilke olarak önümüze çıkarken 106. ayette Allah a istiğfar
etme ilkesi tekrar ediliyor. 107. ayette hainlerin savunulmasını yasaklıyor.
114. ayet ise özel sohbetlerde sadaka veya iyiliğin emredilmesi veya insanlar
arasını düzeltmek için konuşulması da bir ilke olarak sunulurken 128. ayette
karı-koca arasını düzeltmenin çok hayırlı olduğu bildiriliyor. 135. ayette ise
fakirlerin, zenginlerin, arabanın, anne-babalarımızın, hatta kendimizin
aleyhine bile olsa adaletle şahitlik etmemiz ilkesi dikkat çekiyor. Cüzümüzün
son sahifesinde Müslümanların dışında kâfirlerin veli edinilmemesi (onların
işbaşına getirilmesi veya dost edinilmeleri) yasak bir ilke olarak gözümüzün
önüne konuluyor.
İşte mukabele okuyan ve dinleyenlerin bu ilkelere
uymaları gerektiği gibi okumamış olsalar bile Müslümanların hepsi bunlara
uymakla yükümlüdür.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.