Geçen haftaki yazımızda siyasetin iletişim sorunlarına değinmiştik. Siyasi amaçlar için insanlar arasındaki bağın koparıldığını bu yazımızda ifade etmeye çalıştık. İletişimin önyargılardan bağımsız olmadığı sürece bir sorun olarak karşımızda duracağını söyledik. Ayrıca kullanılan dilin karşı taraftaki yansımasının önemine değindik. Bu yazımızda ise iletişimi bir sorun değil bir imkân olarak nasıl değerlendirebileceğimiz üzerine konuşalım istiyorum. Bu görevi üstlenmiş siyasi partiler üzerinden bu hususu açıklamaya çalışalım.
Bazı siyasi partiler ideolojik kalıplarının içerisinde faaliyet yürütmeyi tercih eder. Bunlara ideolojik partiler diyebiliriz. Bazı siyasi partiler belirli değerler ve ilkeler üzerine hareket etme gayretini taşırlar. Bunlara da ilke partileri diyebiliriz. Bazı siyasi partilerin ideolojileri, değerleri ve ilkeleri yoktur, alacağı oy sayısı vardır. Bunları ise kitle partileri olarak değerlendirebiliriz. İdeolojik partilerin toplumsal karşılığı yoktur. Kitle partilerin ise temel doğruları yoktur. Bunun için bu iki kesimi siyasette iletişim konusunun dışında tutuyoruz. Asıl vurgulamak istediğimiz ilke partileriyle toplumsal bağın nasıl kurulabileceğidir?
Bir defa siyasetin temel amacı, insanların mutluluğunu sağlayacak bir toplumsal organizasyonu yönetmektir. İnsanların bir arada yaşama zarureti hepimizin malumu. Bu birlikteliğin bir organizasyonla ritim kazanması gerekir. Siyasi partiler bu amaçla ortaya çıkmıştır. Toplumsal ritmi sağlamayı amaçlayan kim olursa olsun toplumun bütünüyle muhatap olmak zorundadır. Çünkü siyaset baskı ve tahakküme değil ikna ve uzlaşıya dayanır. İlke partilerinin önemi burada yatmaktadır, yani ilkelerle insanların doğru bir zeminde buluşturabilme imkânı. Bunun için her siyasi irade doğru bildiklerini toplumun bütününe anlatmak zorundadır. İkna edemediği toplumsal kesimlerle ise bir uzlaşı içinde yaşayabilme yollarını aramalıdır.
İletişim bu açıdan önemlidir. Siyasetin varlık amacını bu şekilde tespit ettikten sonra bu amaca uygun bir iletişim yönteminin geliştirilmesi gerekiyor. Bir defa siyasi partiler kendi doğrularını kimseye dayatamadığı gibi herkesten bunu anlamasını da beklememelidir. Yapılması gereken ilk etapta muhatabın iletişim kapasitesine, kültürel rengine, fikri yelpazesine uygun bir dilin geliştirilebilmesidir. Bunu kitle partilerinin oy hesabına bağlı olarak omurgasız siyaset anlayışıyla karıştırmamak gerekir. Bir siyasi partinin inandığı doğrusu tektir. Ama ikna edeceği kitlenin algılayışı farklıdır. O yüzden öncelikli olan kendi doğrusunu farklı kesimdekilerin algılayış biçimlerini dikkate alarak aktarmaya çalışmasıdır.
Dikkat çekmemiz gereken diğer bir husus siyasi partilerin öncelikli kitlesinin tercihidir. Mutlaka her partinin önceleyeceği bir kitlesi vardır. Toplumun her kesimiyle aynı seviyede iletişim kurmak mümkün değildir. O yüzden iletişimdeki ana kurgu tercih edilen kitlenin durumuna göre belirlenmelidir. Ülkemizdeki genç nüfusun yoğunluğu ve bu nüfusun kutuplaştırıcı siyaset üslubuna sıcak bakmaması siyasi partiler için önemli bir kriterdir. İletişimin ana istikameti gençlerin dünyasına hitap edecek bir dilde ve üslupta ilerlemesi önemlidir. Bu doğrultuda siyasetin gençlere kendini ifade edebilmesi için onun sosyal, psikolojik durumunu dikkate alması zorunludur.
Siyasetin amacı doğrultusunda faaliyet göstermek isteyen siyasi partilerin tutacağı yol bellidir. Zamanı kavrayacak bilgi ve donanım, zamanı kuşatacak söylem, zamana hitap edecek dil, ilke partilerinin temel stratejisi olmalıdır.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.