Yandaşlara ne zaman yaptıkları israf yani müsriflikleri hatırlatılacak olsa, “İtibardan tasarruf olmaz” diye ağızlarını bir açıyorlar!
Susturabilene aşk olsun!
Yani o oturdukları görkemli binalar itibar içinmiş! Bindikleri lüks otomobiller de itibar içinmiş! Aslında onlar “tencerede pişirip kapağında yemeye fitmişler” ama ülkenin itibarı söz konusu olduğu için böyle davranıyorlarmış! Söylediklerine inanacak olsanız nefisleri için hiçbir şey istemiyorlar sanırsınız. İtibardan tasarruf olmaz ama tasarruf etmeden de itibar olmaz! Yandaşlara bunu nasıl anlatacağımızı bilemiyoruz.
Böyle mazeretler ileri süreceklerine “arkadaşlar lüks bir hayat yaşamak hoşumuza gidiyor” diye mertçe itirafta bulunsalar çok daha doğru bir şey yapmış olacaklar. Sanki kendi ceplerinden harcıyormuş gibi! Sanki babalarının malını sarf ediyorlarmış gibi!
Ellerini bulundukları kurumların kaynaklarına daldırıp daldırıp harcıyorlar. Ya bulundukları kurumun itibarını bahane ediyorlar. Ya başkanı oldukları sendikanın itibarını öne sürüyorlar. Ya da hepsinin üstünde “biz ülke itibarını koruyoruz” havasına giriyorlar. Boğazlarına kadar israfın içine gömülenler neredeyse boğulmak üzereler ama hâlâ dillerinden “itibardan tasarruf olmaz” lafı düşmüyor. Tasarruf etmedikleri için hayalini kurdukları itibara da bir türlü nail olamıyorlar.
Giderek itibarsızlaşıyorlar.
Eskiden kendilerini sevip sayanlar bile isyanları oynamaya başlıyorlar.
Görkemli binalarda otururlarsa, lüks araçlarda gezerlerse dünya âlemin önlerinde diz çökeceğini sanıyorlar.
Ama avuçlarını yalarlar.
Kendilerini ne seven var ne de sayan! Her dönem eksik olmayan birkaç dalkavuk dışında kendilerine hak veren kimsecikler yok. Bize kalırsa yandaşların acilen bir manevi tedrisattan geçmeleri gerek. “Biz zaten öyle bir tedrisattan geçtik geldik” diyenlerin de yeni baştan bir manevi büyüğün önünde diz çöküp tövbe etmesi şart. Bunu yapmadıkları sürece bellerini doğrultmaları imkânsız! İtibar kazanıyoruz zannı ile israfa devam ettikleri sürece yani tasarruftan uzaklaştıkça da başları dertten kurtulmayacak demektir.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Seyfeddin - İstanbul'u Ankara'yı kayıp etmeleri kendilerine den ders almamisa benziyor,akilamazlarsa,hem milletten hemde, ilahi Adalet tokatı yerler, son pişmanlık fayda etmez
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.