Reklamı Kapat

İsrail, Filistin’de İnsan Kalmasın İstiyor

           Filistin’de yaşananları izlerken içimde fırtınalar esiyor, özellikle yaşananlar karşısında bir şey yapamıyor olmak, insanın duyduğu acıyı daha da artırıyor. İsrail’in Filistinlilere yönelik yaptıklarını insanlıkla izah etmek mümkün değil. Özellikle yaptıkları değerlendirmeye kalkıldığında karşımıza çıkan sonuç; İsrail, Gazze başta olmak üzere o topraklarda bir tek Filistinli kalsın istemiyor. Hastanelerin, okulların bombalanmasının bir izahı olabilir mi? Bunun da ötesinde başlangıçta hastaneler ve okullar siviller için barınaklar olarak topluma sunuldu. Bu arada özellikle Gazze’nin kuzeyinde yaşayan Filistinlilere 24 saatlik bir süre verilerek, buraların boşaltılarak güneye geçmeleri istendi. Sanki Gazze’nin güneyini vurmayacaklar havası estirildi. Kısa sürede bir milyonu aşkın Filistinli yollara düşürüldü, o andan itibaren İsrail, Filistinlilerin üzerine bomba yağdırmaya başladı. Sanki Filistinliler topluca katledilerek hedefe, yani Gazze’nin boşaltılarak teslim alınmasına bir adım daha yaklaşmış oldu. Hemen belirtelim ki, Filistinliler için tehlikeli olan yerler sadece Gazze değil, Filistin topraklarının tümü katliama açık alan haline getirilmişti. Çünkü sadece Filistinliler bombalanmıyor, aynı zamanda Gazze’ye her türlü gıda, ilaç gibi ihtiyaç maddelerinin girişi, özellikle gıda maddelerinin girişi İsrail tarafından engellenmişti. Böyle olunca İsrail’in bombalamakla öldüremediği Filistinlileri, uyguladığı ambargo ile öldürmek istediği anlaşılıyordu. Son olarak 20 yardım TIR’ının Gazze’ye girişine izin verilmiş olması ise göstermelik bir yardım olmaktan öte gitmedi. Özellikle hastanelerde narkozun bile bulunmayışı hatırlandığında İsrail’in işkencede sınır tanımadığı ortaya konuyor.

            Peki bunlar İsrail’i tatmin etmeye yetti mi? Bu soruya evet demek mümkün değil çünkü son olarak İsrail, 20 hastaneye daha tahliye uyarısı yaptı. Yani yıkılmamış olan hastaneleri de devre dışı bırakarak insanların imdadına yetişecek bir tek sağlık merkezi bile kalmasın istiyorlar. Gerçi faaliyette olan hastaneler de imkânsızlıklar içinde faaliyetlerini sürdürmeye çalışıyorlar. Söz gelimi enerji olmadığı için doktorlar telefon ışığında ameliyat yapıyorlar. Bunun da ötesinde narkoz bulunmadığı için hastalar uyanık iken müdahale ediliyor.

            Tüm bunlara rağmen İsrail’in Gazze’yi insansızlaştırma hedefine ulaşmadan saldırılarını durdurmayacağı da düşünüldüğünde artık zaman kaybetmeden bir an evvel dünyanın yapabileceklerini ortaya koyması, İsrail’i dizginlemesi gerekiyor. Bu yapılmadığı sürece birtakım açıklamaların boş laftan öte geçmediği görülüyor. Bu ise İsrail’i iyice azgınlaştırıyor. Böyle olunca da İsrail’in katliamlarını engellemek için harekete geçmeyen ülkelerin işlenen cinayetlerin suç ortağı olacaklarını söylemek sanıyorum gerçeğin ifadesi olacaktır.

            Bu bakımdan dünya, İsrail’e karşı net bir tavır takınarak hizaya gelmesini sağlamak durumundadır. Ancak bırakın İsrail’in saldırılarını durdurmayı, saldırılarını sürdürmesi için cesaretlendiriliyor, bunun da ötesinde gerekli yardım malzemelerinin Gazze’ye ulaştırılmasını bile sağlayamayan, özellikle uluslararası örgütlerin varlığının sorgulanmasının ötesinde bu örgütlere karşı üye ülkeler kesin tavır belirlemek durumundadırlar. Yoksa televizyon başında Filistin’de yaşananları izlerken gözyaşı dökmek, cinayetleri engellemiyor. Engellemenin ötesinde burnunun doğrusuna hareket etmelerini engellemeye yetmiyorsa hiç olmazsa İsrail’i cesaretlendirmekten vazgeçmeleri belki katliamları biraz olsun durdurabilir. Hemen belirteyim ki, İsrail’in kendiliğinden bir kenara çekilmesini beklemek yanlış olur. Çünkü onlar kendilerinden başkasını insandan saymıyor, bunun için de katliamdan zevk alıyorlar. Bize de yaşananlar karşısında acı ve gözyaşı düşüyor.

            İsrail’in Gazze’de hastane kalmasın istemesinin sanıyorum yukarıda da belirttiğim gibi tek izahı, Filistin halkına karşı soykırımı tamamlamak niyetidir. Zaten bu niyetini gizlemeye de gerek duymuyor.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Abdülkadir Özkan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.



Şehir Markaları

Siz de şehir markaları arasındaki yerinizi mutlaka alın...

+90 (212) 697 10 00
Reklam bilgi

Anket Akaryakıt fiyatları Erdoğan'ın imzası ile zamlandı! ÖTV zam kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüm anketler