Bütün dünya HAMAS ve İsrail arasındaki savaşı yani Gazze’yi konuşuyor. Biz de aklıselim olarak olan biteni, gelişmeleri, yapılanları, konuşulanları pür dikkat izlemeye çalışıyoruz.
Bizde hayret uyandıran şu iki ayrı tabloya dikkatinizi çekmek istiyoruz. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken olaylar patlak verir vermez acele, can havliyle okyanus ötesinden İsrail’e gelerek, “Ben burada Dışişleri Bakanı değil, bir Yahudi olarak bulunuyorum” diyerek terörist ve katil İsrail’e bütün samimiyetiyle destek veriyor, yanında oluyor, her türlü yardımı yapmayı da taahhüt ediyor. Ayrıca Haçlılar da bütün gücüyle maddi ve manevi olarak Siyonist İsrail’e yardım ediyor.
Bir diğer hususa gelince, zat-ı muhteremin biri de yıllarca Siyonist İsrail’in zulmü altında hayat mücadelesi vermiş, her türlü Siyonist vahşetine karşı durmuş ancak bıçağın kemiğe dayandığı noktada “yeter artık” diyerek HAMAS’ın dinini, vatanını, onurunu, mukaddesatını kurtarma adına başlattığı bu harekâtı eleştiriyor. Hatta eleştirmekle de kalmıyor, aşağılıyor, küçümsüyor ve telin ediyor. Maalesef buna “yazıklar olsun” demeden de duramıyoruz. Bizi en çok üzen tarafı Milli Görüş kökeninden gelmiş, merhum Erbakan Hoca’mızın yıllarca yanında bulunmuş biri olması. Sormak istiyoruz: “Siz hocanın kırk küsur yıl Siyonistler diye anlattıklarını hiç mi dinlemediniz? Yoksa dinlemediniz de dinler gibi mi göründünüz? Ya da o kadar mı değiştiniz de bu tutum ve söylemlerinizle Siyonist İsrail’in değirmenine su taşıyorsunuz?” Bir diğer taraftan sözüm ona İslam ülkesi olarak bilinen ülkelerin iktidarları da bu zulme duyarsız, sessiz kalıp; sağır ve dilsizleri oynuyorlar. Şimdi bir Haçlılara bakın, bir de Müslümanlara...
Bizim iktidarın tutumuna gelince, 21 yıllık iktidarında her zaman güçlünün, kuvvetlinin yanında. Hiçbir zaman zayıfın yanında olduğuna tanık olmadık. Kapitalist ekonomi politikalarıyla zengini daha zengin yapan, fakiri muhtaçlık sınırına getiren bir anlayışın sonucundan ne beklenebilir? Bir zamanlar işçi, memur bu ülkede orta direkti. Ama şimdi işçi, memur yoksulluk sınırının çok altında, emekli ve asgari ücretli ise açlık sınırının altında. Bu tablo da gösteriyor ki, iktidar her zaman zenginin, güçlünün yanında; fakirin, yoksulun maalesef yanında değil. Ama milletin milli ve manevi duygularına dokunarak, hamasetle işini görmeye devam ediyor. İşte bir örneği: Bir kısım emekliye bir kereye mahsus 5.000 TL verecek olması sanki emeklinin bütün sıkıntılarını çözecek ve bu bir ulufeymiş gibi lanse etmesi alışılagelmiş politikalarından biridir.
Esas konumuza dönersek, Siyonist İsrail’i şımartan, cesaretlendirenler sadece Haçlılar mı? TBMM’de Şimon Perez’i konuşturmak, ayakta alkışlatmak, kardinal cübbesi giymek, üstün hizmet madalyası almak, BOP’un eşbaşkanı olmak, hiçbir suretle Siyonist İsrail devletiyle iş birliğini bozmamak, diyalogu kesmemek de bunlara destek anlamına gelmiyor mu? Ayrıca güçlünün yanında durmak demek değil midir? Buna her ne kadar da “hayır” diyenler olabilirse de güneş balçıkla sıvanmaz, hakikat inkâr edilemez, vesselam...
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.