Reklamı Kapat

Satmamak Satmaktan Kazançlı mı?

Her gün fiyatlarda ortaya çıkan artış bazı esnafı ellerindeki ürünü ilk gelen müşteriye satmak yerine bekletmek, fiyatı arttıktan sonra satmak gibi ticaret anlayışı gelişiyor. Kısacası, mahalledeki esnaf bile işi karaborsacılığa dönüştürmüş. Çünkü bugün toptancıdan belli bir fiyata satın alan esnaf ertesi gün ilk gün aldığı fiyata alamıyor. Bu da parası olanları bazı ürünlerde stokçuluğa itiyor.

Pazar günü çocuğumla uzun yıllardan beri alışveriş yaptığımız mağazaya bir telefon almak için gittik. Uzun yıllardan beri aynı mağazaya gittiğimiz için patronlarını tanımasak da çalışanların birçoğu ile arkadaş olmanın verdiği rahatlıkla hareket ettik. Bu arada geçmişte hiç yaşamadığımız, bunun ötesinde gayet kolay bir şekilde tamamladığımız satış işlemi bu defa uzadı. Çünkü belli kurallar içinde satış ve alış tamamlanıyor, evimizin yolunu tutuyorduk. Ancak, bu defa söz konusu mağaza ile bankalar arasındaki işlemlerde bile bazı değişiklikler oluşmuş, bazı yeni kaideler uygulanmaya başlanmış. Kısacası, 15 dakikada tamamladığımız işlem bu defa sanıyorum bir saati buldu. Çünkü bankalar kart işlemlerinde yeni uygulamaları hayata geçirmişler. Belki de ekonominin darboğaza girmiş olması bankaları da bazı sınırlandırmalara itmiş.

Bu arada alışveriş sırasında yaptığımız görüşmeler sırasında söz dönüp dolaşıp ekonomik sıkıntıya geliyor. Hemen belirteyim ki, ekonominin içine yuvarlandığı şartlardan rahatsız olmayan kalmamış. Söz gelimi insanlar gerçekten ciddi bir sıkıntı yaşarken azınlık olsalar da bazıları dövize bağlı bazı ürünlerde stokçuluğa yönelenler varmış. Çocuğumun almak istediği telefon modelinden ellerinde iki tane kaldığını söylediler. İki gün önce depoda 15 tane varken şu anda iki tane kaldığını belirterek istediğimiz renkten ellerinde olmadığını belirttiler. Bunun sebebinin de özellikle dövize bağlı olarak her gün yaşanan fiyat artışının olduğunu söylediler. Perakende satıcı oldukları ancak, bir gün önce birlikte mağazaya gelen 6 kişinin birer tane telefon alıp gittiklerini, alışverişi 6 kişi yapmakla birlikte ödemeyi tek kişinin yaptığını belirttiler.

Benzer bir durumu dün de kedime mama almak için gittiğim yerde yaşadım. Sanıyorum 6 senedir aynı yerden kedimin ihtiyaçlarını karşılıyorum. Geçen süre içinde mamaların fiyatının nereden nereye çıktığı ayrı bir konu olmakla birlikte oralarda da eldeki mamaları imkânı olanlar yeni zamma kadar bekletmeyi tercih ettiklerini öğrendim. Hatta toptancının, yakında yüksek zam gelecek, bir iki gün satma ondan sonra satar, daha çok kazanırsın telkininde bulunduğunu dinledim. Bu arada geçen ay 180 liraya aldığım kedi mamasını bu defa 220 liraya aldığımı belirtmek isterim. Kısacası, ekonomide ipin ucu kaçmış vaziyette. Çünkü ülkemizde hâlâ insanlar kedi ve köpeklerine ithal mamaları almak zorundaysalar, ekonomide ipin ucunun elimizden kaçtığını söylemek sanıyorum yanlış olmaz.

Bu düşüncemi, dükkân sahibine, “Hâlâ kedi ve köpek mamasını üretemiyoruz muyuz?” şeklinde yönelttiğimde, ürettiğimizi söyledi ama o ithal mamalara hayvanlarda bir alışkanlık oluştuğunu, yerli mamayı yemedikleri için de sahipleri ister istemez ithal mamaları alıyorlarmış. Bu olay bana ülkemizde sanayi alanında yerli üretimlerin engellenmesinde yaşanan oyunları hatırlattı. Çünkü ithal ürünlerin karşısına bir yerli ürün piyasaya sürüldüğünde öncelikli olarak ithalatçılar ürünlerinde ciddi indirimler yaparak yerli üreticinin yaşamasını engelliyorlar, ondan sonra da fiyatları istedikleri gibi belirliyorlar. Bu bakımdan ekonomide içine yuvarlandığımız darboğazdan kurtulabilmek için öncelikli olarak ekonominin tarımdan kedi, köpek mamasına, oradan sanayiye dışa bağımlılıktan kurtarılması, bunun için de, toplum olarak ciddi bir hamle başlatmamız gerekiyor. Yoksa aradan yıllar da geçse ülkemiz yabancıların kârlı pazarı olmaya devam edecek demektir. Çünkü eğer ülkemizde bu ülkenin insanları değil de yabancılar belirleyici olmaya devam edecekse ülkemizde sadece zenginler daha zengin olurken fakirler yokluğa sürüklenmeye devam edeceklerdir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Abdülkadir Özkan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.



Şehir Markaları

Siz de şehir markaları arasındaki yerinizi mutlaka alın...

+90 (212) 697 10 00
Reklam bilgi

Anket Akaryakıt fiyatları Erdoğan'ın imzası ile zamlandı! ÖTV zam kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüm anketler