Bu kitap usta öykücü Yıldız Ramazanoğlu’nun “Yazmak”, “Yaşamak” ve “Ölmek” üzerinde topladığı denemelerinden oluşuyor. Yazar öncelikle kendi hikâyesinden yola çıkarak bir gereklilik olarak yazma ve yazmanın muhtelif yüzleri üzerinde duruyor. Yazmak ve yayımlamak arasındaki sıkı ilişkiyi gözler önüne sererken yaşamak ve yazmak denilen birbirinden ayırt edemediğimiz bir kara delik gibi insanı yutan iki tedirginliği de bu yazma tecrübesinden anlamakta zorlanmıyoruz.
Yıldız Ramazanoğlu, yazma alanı hikâye ve hikâyeciliğine dair çocukluğuna iniyor. Şu satırlar dikkat çekici:
“Çocukken kırlara gittiğimizde çiçeklerin, yaprakların içine bakmaya yarayan küçük bir büyütecim vardı, hâlâ saklarım. Sonra merakımdan eczacılık okuyup bitkilerle iyice hemhâl oldum. Eczacılıkla edebiyat ne alaka diyorlar. Şu alaka ki ikisi de iyileşmekle ilgili. İnsanın, toplumun, eşyanın, hayatın içine bakmakla …Yazarken hakikatin katları, yüzleri arasında dolaştığımı hissediyorum.”
Yazarın yazma hikâyelerinde Yıldız Ramazanoğlu Derin Siyah ve Çiçekli Bir Boşluk hikâye kitaplarından yola çıkarak hikâyelerinin yazılma hikâyesini anlatıyor. Kitabın “Yazma” bölümünün diğer başlıkları şunlar: Yazma Hâli, Trajedi, Edebiyat ve Ayet, Modern Birey ve Hikâye, Hikâye ve Muhalefet, Dadaizm, Varoluşçuluk…” Yaşamak” bölümünün “İlham Veren İzler” kısmında yazar kendi hayatında hikâyesi olan kelime, kavram ve durumları anlatıyor. Bunlar arasında “Anne”, “Mevlit”, “Alman Kızı”, “Şehir”, “Okuma”, “Sultanahmet’te Oldu”, “Kar, Beyaz Melekler”, “Bahçe”, “Huş Ağacı”, “2050: Yılı. Gençler Ne İstiyor?”, “Yeni Vaizler”, “Leylek Zamanı”…
“Ölmek” babında denemeler hem felsefi malumat hem dini teslimiyet hem de edebi duyarlık noktasında güce sahip. Bu bölümde yazar, okuyucuya belli aralıklarla “Ölü Yıkayan Elmas’ın Ölümü”nü hikâye tadında anlatır. Burada “Ölüm Kafeleri” üzerine yazılanlar modern hayat ve ölüm algısı noktasında çok çarpıcı niteliğe sahip olduğunu da söylemeden geçmeyelim.
(Papağanlar Panayırlar Hasatlar - Yıldız Ramazanoğlu - İz Yayıncılık)
BOŞLUK DEĞİL HAYAT
Ercan Ata edebiyatın şiir, öykü ve deneme alanlarında ürünler veren bir yazar. 2022 yılında deneme türünde yayımlanan “Boşluk Değil Hayat” isimli kitabı ile dikkat çekti. Kitap 90 sayfa ve 6 bölümden oluşuyor. Uzaklara Doğru, Boşluk Değil, İnsanlık Hâli, Oradan Buradan, Ömür Serüveni ve Kısaca Hayat bölümlerini oluşturan denemelerin ağırlık noktası soyut kavramlar ve ruhsal bakış. Yatay değil dikey bir bakışla içe dönük yazılardan oluşan denemeler. “Bize Kalan Huzur” denemesinde huzur adına içe değil dışa doğru arayış ve inişler yapmakta ısrar eden insanların şaşkınlığı konu edilirken, “Boşluk” denemesinde içimizdeki boşluğun hangi yitimlerden kaynaklanıp birer oyuğa dönüştüğü, “Yalnızlık” denemesinde ise insanoğlunun dört duvar arasında tamamlamaya çalıştığı beyhude ömrünün kederli bakiyesi üzerinde iz sürülüyor. Kitapta yer alan deneme başlıkları da aynı sükûnetten payını almış kavram ve kelimeler. Yalnızlığın kapı komşusu ıssızlık, bütün dünyanın bütün seslerden arındırmış hâli olan sessizlik, insanın fıtrî korkusu kaybetmek, hayatımızı ahtapot gibi saran kötülük, ömrümüzü kayda değer kılan iyilik, değerini yitirdiğimiz zaman anladığımız özgürlük kitapta müteakip deneme başlıklarını teşkil ediyor. Çirkinlik, güzellik ve uyku da bir yanıyla bu soyut kavramlar senfonisine eşlik ediyor.
Arkadaşlık, gurbet, kış, dostluk, gurbet, kış şarkıları, çocukluk, gençlik, hastalık, ölüm, yaşlılık, tasavvuf gibi insana sürünerek geçen temaların yanı sıra hayata düşülen notlar kitap boşluğunu dolduran konular arasında yer alıyor.
İki yıllık yazma sürecinde kaleme alınan bu denemelerde Ercan Ata çürüyen, tefessüh eden bir dünyada çağın yanlış gidişatına inat temiz ve duyarlı bir vicdan olarak kalabilmenin yollarını gösteriyor.
(Boşluk Değil Hayat - Ercan Ata - Ötüken)
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.