İçişleri Bakanı Soylu, yaptığı açıklamada, uyuşturucudan her hafta 6 bin, günde yaklaşık 850 kişinin gözaltına alındığını, tutuklu ve hükümlülerin sayısının 106 bine ulaştığını söylemiş. Verilen rakamlar uyuşturucu ile mücadelede elden gelenin yapıldığını göstermesi bakımından ümit verici olsa da, açıklanan rakamlar, ülkemizin tam bir uyuşturucu kıskacına alındığını göstermesi bakımından çok ciddi bir sorun ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Bu köşede daha önceleri de operasyonlarda tonlarla ifade edilen uyuşturucunun yakalanmasının ardından bu felakete dikkat çekmeye çalışmıştım. Ancak olayın sadece yakalanan tonlarla ifade edilen uyuşturucu yakalanmasının ülkemizin adeta uyuşturucu bataklığına döndüğünü göstermesi ve sanki uyuşturucu kaçakçıları ülkemizi bir ara istasyon olarak kullanıyor, yakalanan uyuşturucu ciddi bir mücadele ile ele geçiriliyor olarak nitelendirmek mümkün olsa da son açıklanan her hafta 6 bin kişinin uyuşturucu ile ilgisi sebebiyle gözaltına alınması ve tutuklanması ve bunlardan 106 bininin tutuklu ve hükümlü olarak cezaevlerinde bulunuyor olması mücadelede ne kadar başarılı olursak olalım, ipin ucunun kaçmakta olduğunu gösteriyor.
Bu arada İçişleri Bakanı Soylu, açıklamasında bir rakam daha veriyor ki, bu rakam uyuşturucu kaçakçılarının ülkemizi sadece ara istasyon olarak kullanmadıklarını, ülkemizde bu işin bağımlılarının gün geçtikçe arttığını gösteriyor. Soylu’nun açıklamasına göre uyuşturucu kaynaklı ölümlerde metamfetamin görülme oranı beş yılda yüzde 1,4’ten yüzde 35,6’ya çıkmış. Bu maddenin görülmediği il kalmamış. Bu ise iktidarın uyuşturucu ile yürüttüğü mücadelede başarılı olunamadığını da gösterir. Bunun yanında terör örgütüne gelir elde etmek için yapılan uyuşturucu kaçakçılığına karşı jandarmanın operasyonlarında 2016’dan bu yana 253 ton esrar, 279 milyon 304 bin kök kenevir ele geçirilmiş. Özetle 2016-2021 yılları arasında 66 milyar 790 milyon lira değerinde uyuşturucu madde ele geçirilmiş.
Hemen belirteyim ki, yakalanan miktar ciddi bir mücadeleyi gösteriyor olsa da, yakalanmayanlar ne kadar ve bunların ne kadarı ülkemizde piyasaya sürülüyor, ne kadarı ülkemizden transit olarak geçirilerek başka ülkelere gidiyor bunu bilmek mümkün değil. Ancak açıklanan rakamlara baktığımızda uyuşturucu kullanıcıları ülkemizde de tehlikeli boyutlara ulaşmış görünüyor. Çünkü alıcı olmasa bu kadar miktarda uyuşturucunun ülkemizde piyasaya sürülmemesi gerekir. Sayın Soylu, açıklamasında ülkemizin kullanıcı sayısı bakımından Avrupa’nın gerisinde olduğunu, uyuşturucu kullanımından Avrupa’da ölenlerin milyonda 15 olmasına karşılık ülkemizde milyonda 6 olduğunu belirtiyor. Ancak Avrupa ile kıyaslayarak ülkemizde Avrupa’ya göre içicilikte yaygınlık olmadığını söylemek rahatlatıcı olmamalı. Çünkü Avrupa’da yıllardan beri uyuşturucu kullanımı yaygın bir şekilde devam ediyordu. Ülkemizde ise birdenbire hem yakalanan uyuşturucu miktarında büyük artış meydana geldi hem de birtakım aracıların evlere uyuşturucu pazarlamaya başladıkları haberlere yansıyor. Kısacası, eğer uyuşturucu yakalama konusundaki çaba uyuşturucu bağımlılarının sayısını azaltma hususunda gösterilmeyecek olursa felaket ile yüz yüze gelme ihtimali artacaktır.
Uyuşturucu bağımlılığı ile mücadelede birtakım çabalar gösterildiğini, evladını kurtarmak için uyuşturucu ile mücadeleyi kendisine görev edinmiş anneler ve onların oluşturduğu birtakım yapılar olduğunu biliyorum. Ancak bu mücadelenin devlet tarafından çok daha yoğun bir şekilde ele alınması, özellikle de uyuşturucu tacirlerine verilen cezalarının caydırıcı bir noktaya getirilmesi gerekiyor. Yoksa evlatlarımız elimizden bir bir kayıp gidecek, o bataklıkta kaybolacaktır. Lütfen tüm ilgililer bu mücadelenin hafife alınacak bir yanı olmadığının iş işten geçmeden farkına varsınlar.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.