ANKARA DAKİ terör saldırısının ardından pek çok ülkenin
yetkilileri Türkiye ye desteklerini açıklayarak terörü kınadılar. Normal olarak
yapılması gereken bu ama bu açıklamalar samimi ise bir anlam ifade eder. Aksi
halde timsah gözyaşı ndan öte bir anlam ifade etmez. Peki, yapılan
açıklamaların samimi olup olmadığını anlamak çok mu zor Bu soruya verilecek
cevap üzüntülerini belirtenlerin ve taziyede bulunanların, Türkiye nin
yanındayız diyenlerin terörün karşısında olup olmadıkları ile ilgilidir. Söz
planında elbette terörün yanında olan ülke yok ama iş uygulamaya geldiğinde
bazı ülkelerin terör örgütlerini ve teröristleri her bakımdan destekledikleri
artık kimsenin meçhulü değil. Bölgemizde uzun zamandan beri faaliyet
göstertenler ile Irak ve Suriye nin karışmasının ardından bir anda ortaya
çıkan/çıkartılan terör örgütlerinin ellerindeki silahların hangi ülkelere ait
olduğu düşünülürse terör karşısında Türkiye ye destek verenlerin samimiyet
derecesi ya da samimiyetsizliği tüm çıplaklığı ile görülür. Medyaya yansıyan
haber ve yorumlar bir yana bazı ülkelerin görevlilerinin yaptıkları açıklamalar
bile terör örgütlerini bazı ülkelerin desteklediğini gizlemeye bile gerek
duymadıklarını göstermeye yetiyor. Medyaya yansıyan haberler ise teröristlerin
ellerindeki silahların ABD, AB ülkeleri ve Rusya dan temin edildiğinin
bilinmeyen bir yanı kalmadı. Bu arada, terör örgütlerinin içinde gerek eğitici
olarak gerek militan olarak çeşitli ülkelerin istihbarat elemanlarının olduğu
operasyonlarda öldürülmeleri ve yakalanmaları sebebiyle çeşitli kereler ortaya
çıktı.
Bu tespitlerin ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun un
Ankara daki terör olayını kınaması, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg in, Bu
tür hunharca saldırılara hiçbir şekilde meşruiyet addedilemez. NATO
müttefikleri, Türkiye ile dayanışma içinde ve terörün her türlüsüyle mücadelede
kararlıdır açıklamasının hiçbir yaptırıma dönüşmediğini söylemek bile
açıklamaların fazla bir anlam ifade etmediğini göstermeye yeter.
AB den yapılan açıklamada Türkiye nin ve Türk halkının
yanında olunduğunun ifade edilmesi de ister istemez insanın aklına terör örgütü
elebaşları ile militanlarının yıllardan beri AB ülkelerinde barındığını, o
ülkelerde hiçbir sıkıntı çekmeden varlıklarını sürdürdüklerini akla getiriyor.
Bu arada Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Ned Price de yaptığı
açıklamada Ankara daki terör saldırısının ABD yönetimi tarafından şiddetle
kınandığını belirtirken insan ister istemez PKK terör örgütü militanlarının
uzun yıllar ABD istihbarat elemanları tarafından eğitildiğini, militanların
ellerindeki silahların, insansız hava araçları dâhil ABD yapımı olduğunu
düşünmeden edemiyor.
Almanya Dışişleri Bakanı terör eylemlerinin kendilerini
derinden üzdüğünü söylemiş. Ama terör örgütünün hâlâ ülkelerindeki elemanlarına
yönelik hiçbir hareketin olmaması yapılan açıklamanın samimiyetten uzaklığını
gösteriyor. İngiltere Başbakanı ile Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, ülkelerinin
terörle mücadelede Türkiye nin yanında olduğunu belirtmişler. Bu beraberliğin
nasıl olduğunu bilen varsa açıklarsa faydalanılabilir!
Putin di de Türk halkıyla birlikte yas tuttuklarını
söylemiş ki, sanki PKK nın Suriye kolu PYD ye her türlü desteği kendilerinin
verdiğini tüm dünya bilmiyormuş gibi. Kısacası yapılan açıklamalar içinde
birkaç tane dost ülkeden gelenlerin dışında samimiyet aramak mümkün değil.
Sadece sahte bir tavır sergileniyor. Böyle olduğu için de terör örgütleri
varlıklarını sürdürebiliyorlar. Bir yandan bizimle birlikte acı çektiklerini
söylerken öbür yandan terör örgütlerine desteklerini sürdürüyorlar. Bu bakımdan
artık terör eylemlerinin ardından bir takım açıklamalar yayınlayanların
samimiyet göstermeleri gerekiyor. Bunun için de söz konusu Türkiye ye destek
mesajlarının sahipleri en azından ülkelerindeki terör örgütlerinin elebaşları
ve militanlarına barınma imkânı vermemeleri, bunun da ötesinde özellikle
teröristlerin eğitimi ve silahlandırılması gibi eylemlere son vermeleri
gerekiyor. Aksi halde yapılan açıklamalar birer samimiyetsizlik ifadesi olarak
kalacaktır.