Günümüzde, batı türü yaşam tarzı, milliyetçilik, dil,
ırk, taassup, maddiyatçılık, kariyer, makam ve mevki birer, tahakküm aracı
yapılmaktadır. Ne yazık ki modern dünyanın etkilediği farklı hayat tarzları,
Kur an a bağlılıklarıyla tanınan kesimler üzerinde de onarılmaz yaralar
açmaktadır. Bu anlayış, insanların pek çoğunu özenden uzaklaştırmakta,
kategorize etmekte ve çeşitli kompleksler aşılamaktadır.
Bugün, insanların büyük kısmının hayattan tek
beklentileri para ve güç sahibi olmaktır. Bu insanların, giyim kuşam ve yaşam
tarzlarıyla büyük bir özenti ve komleks içinde olduklarını fakat bir gün
ölümle yüz yüze geldiğimizde ahirette de bir yerimiz olsun düşüncesiyle
birazda maneviyata yönelim gösterdiklerini görürsünüz. Ama diğer taraftan da
Allah tan başka herkesi memnun etmek isterler. Seyyit Hüseyin Nasr ın deyimiyle
Kendilerine Müslüman dan başka isim verilmesine karşı çıkarlar Ne o taraftan
vazgeçerler , ne bu taraftan kopabilirler. Bu kesimler esasen komplekslerine
esir düşerek şunun bunun ne dediğiyle bir yer edinmeye çalışan ve bu yönleriyle
de kimlik sorunu yaşayan prototiplerdir. Ve ne yazık ki bizim toplumumuzda da
bu prototipler her geçen gün artıyor.
Bu insanların beyinlerindeki kompleks duygusu dış
görünüşlerine, yaşayışlarına dünya görüşlerine hal ve hareketlerine
yansımıştır. Komplekslerine taparlar onların, ibadeti taklit, duası güdülerine
yönelik olur.
Müslüman, diğer insanlar gibi, doğuştan sahip olduğu
cesaret ihtiras, kompleks rekabet merak ve arayışını azamete, fazilete,
başarıya, yüksek ahlaki bir motivasyona dönüştürme çabası içerisinde olmalıdır.
Yüce Allah, Aziz Kur an ve Mübarek Elçi bize böyle öğütlemektedir.
Elbette ahir zaman ümmeti olarak bizler batılın ve onun
gözü dönmüş medeniyetinin baskıları altında maddi manevi sıkıntılar yaşıyoruz.
Arşı alada Allah bu halimizi seyrederken bizler sadece acizliğimizi dile
getirmek ve kınayıcılardan çekinen ürkek tavırlarımızdan sıyrılmak istiyorsak
ruhumuzu sarmalayan, kompleks çemberini aşmalı ve tutsağı olduğumuz kör
taklidin esaretinden kurtulmalıyız. Nasıl olur demeyin! Eğer istersek olur!
Allah her anı yeniden yaratmada ve münacatlarımıza cevap
vermek için meleklerini yeryüzüne göndermektedir. Kur an yüzyıllardır aramızda
Allah ın Resul ünün hatıraları sımsıcak hafızamızda... Ölüm kıyamet mahşer ve
mizan bütün gerçekliğiyle önümüzdeyken hangi kınayıcının kınamasından korkar
hangi kompleksin vesvesenin tesirinde kalırız Allah ın ipine sarılıp, varlık
aleminde yükselmek varken beşeri medeniyetlerin ipiyle kör kuyulara niye
inelim
Ve sen ey! Komplekslerin ve taklitlerin tutkunu olan
insan!
Bu tutku ve ihtirasların seni terk etmeden,
Bencil ve duyarsız, katı kalpli, karanlıklardan sıyrıl.
Ölüme mahkum ruhun Allah ı,
Yaşlanmaya yüz tutan bedenin Toprağı,
Sevgiye susamış gönlün Muhabbetullahı,
Gökyüzüne dalmış gözlerin adaleti beklerken, Sen hâlâ
uyumaktasın!
Nerden geldiğini ve nereye gideceğini asla unutma!
Bu senin vazgeçilmez yaradılış gayen olsun!