SAADET Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan son günlerde peş peşe yaşanan terör olaylarını değerlendirirken dikkat çekici tespitlerde bulunuyor!
Doğan diyor ki:
“Patlamaları PKK üstlendi.”
PKK kim?
Kukla!
Peki, kuklacı ya da birilerinin deyimiyle “üst akıl” kim?
Senin her zaman kol kola gezdiğin ülkeler ise burada sorun ve sıkıntı var demektir.” Bu tespitlere katılmamak mümkün mü? Evet, patlamaları PKK üstleniyor!
PKK’nın birilerinin elinde “oyuncak” yani “kukla” olduğunu herkes biliyor!
Ve de PKK’yı “kukla” olarak kullanan dış güçlerle “kol kola” gezenler var!
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan bu hale dikkat çekerek, “Burada sorun ve sıkıntı var” diyor!
Bize göre sıkıntının adı “dost ve düşman” ayrımında yapılan yanlışlıklar!
“Dost” diye kucakladığımız, “müttefikimiz” diye bağrımıza bastığımız ülkeler aslında bizim “dost ve müttefikimiz” değiller! Onlar bize karşı “ne kadar oluşum” varsa hepsiyle dost ve müttefikler!
Onlara “toz” kondurtmuyorlar!
Onlara “laf” ettirtmiyorlar!
Ve de onları ellerindeki “kukla” gibi kullanıp duruyorlar!
Bir yer mi “kundaklanacak” onları devreye sokuyorlar!
Bir karakol mu “bombalanacak” onlardan istifade ediyorlar!
Sonra da yaşanan terör olaylarını kınadıklarını söylüyorlar!
Yani, “Tavşana kaç tazıya tut” der gibi bir halleri var!
İşte bu noktada Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan’ın, “Burada bir sorun ve sıkıntı var” tespiti çok ayrı bir önem kazanıyor!
Bu sorun ve sıkıntı mutlaka giderilmek zorunda!
Yani “dost ve düşman” ayrımında “isabetli adımlar” atma mecburiyeti var!
Hem, “Terör örgütlerinin elinde dostlarımızın silahları var” denilecek hem de bu ülkelerin hâlâ “dost ve müttefikimiz” olduğu sanılacak!
Bu handikap aşılmadıkça bütün meselelerin çözümü askıda kalacaktır!
Her şeyin başı “dost-düşman” ayrımını yapabilmekten geçiyor!