Kılıç delinin elinde!

Abone Ol

Kınından sıyrılmış akıl, firar etmiş baştan,

Meydan; gözü dönmüşlerin, hırstan ve telaştan.

Ne adalete hürmet kalmış, ne tartıya, ne mîzana,

Bir gölge düşmüş ki kapkalın, ışık ulaşmaz yakınına.

Savrulur rastgele çelik, dost kimdir, düşman kim?

Cellat giymiş cübbeyi, hüküm verirken hâkim.

Kesilen baş değil artık, bir milletin ahdidir,

Bu sığ gürültü, cehaletin en karanlık vaktidir.

Alimler (!) köşeye sinmiş, dilinde mühür,

Cahilin elinde kırbaç, sanır ki hür.

Yıkılırken sütunlar birer birer devletten,

Medet umulur olmuş, korkudan ve zilletten.

Bir oyuncak sanır gücü deli, sallar sağa sola,

Bilmez ki o keskin ağız, sonunda kendine bata.

Tarih şerh düşerken bu sahte sahneye,

Yazık olur, zulümle doğranan bunca seneye.

Suskunluk en büyük suçtur, bıçak kemiğe dayalı,

Şehirler virane, vicdanlar ise yaralı.

Uyanın ey ahali! Bu seyir, seyir değildir,

Kılıç delinin elinde; sonu hayır değil, belalı...