Kastamonu, Anadolu'nun kuzeyinde yer alan ve tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış kadim bir şehir. Tarihi yalnızca yazılı belgelerle değil, aynı zamanda arkeolojik buluntularla da binlerce yıl öncesine uzanıyor. Peki, Kastamonu’da bugüne kadar kimler hüküm sürdü? Hangi beylikler bu topraklarda iz bıraktı?
İnsanlık İzlerinin Başlangıcı: Paleolitik Dönem
Kastamonu’da insan yaşamına dair ilk izler, 1947-48 yıllarında Gölköy Enstitüsü civarında yapılan arkeolojik araştırmalarla ortaya çıkarıldı. Bulunan çakmak taşı aletler, bölgedeki yaşamın Orta Paleolitik döneme kadar uzandığını gösteriyor. Sonraki yıllarda yapılan kazılarda ise Üst Paleolitik döneme ait yeni buluntulara rastlandı. Bu durum, Kastamonu’nun tarih öncesi çağlardan bu yana yerleşim alanı olarak kullanıldığını kanıtlıyor.
Antik Çağdan Roma’ya: Egemenlik Mücadelesi
Kastamonu'nun bilinen yazılı tarihi, M.Ö. 2. binyılda Hititlerin bölgeye hâkim olmasıyla başlar. Hititlerden sonra Frigler ve Lidyalılar bu topraklarda kısa süreli egemenlik kurmuştur. M.Ö. 4. yüzyılda ise Büyük İskender’in Anadolu seferiyle Kastamonu, Makedonya Krallığı topraklarına katıldı. Onun ölümünden sonra bölge, Pontus Krallığı tarafından ele geçirildi.
M.Ö. 64 yılında Roma İmparatorluğu Kastamonu’yu topraklarına kattı ve bu egemenlik, Roma’nın M.S. 395’te ikiye ayrılmasına kadar sürdü. Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu’nun hâkimiyeti altında ise Kastamonu, önemli bir eyalet merkezi haline geldi. Bu dönemde özellikle Taşköprü, idari anlamda öne çıkan bir merkezdi.
Türklerin Gelişi: Çobanoğulları ve Candaroğulları
Kastamonu’nun Türk hakimiyetine geçişi, 13. yüzyılın ilk yarısında Hüsamettin Çoban liderliğinde gerçekleşti. Anadolu Selçuklu Devleti adına bölgedeki Türkmenleri örgütleyen Hüsamettin Çoban, 1227-1309 yılları arasında kurduğu Çobanoğulları Beyliği ile Kastamonu’da Türk egemenliğini başlattı.
Selçuklu-İlhanlı mücadelesinde önemli bir rol oynayan Temur Yaman Candar, Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Mesud’un hayatını kurtarınca, ödül olarak Kastamonu kendisine verildi. Bu gelişme, Candaroğulları Beyliği’nin doğmasına neden oldu. Candaroğulları, 1309 yılında Çobanoğulları’na son vererek bölgede tek güç haline geldi.
Osmanlı Hakimiyeti ve Kültürel Miras
Candaroğulları’nın son güçlü temsilcisi İsfendiyar Bey’in adıyla anılan İsfendiyaroğulları, 1460 yılına kadar Kastamonu'da hüküm sürdü. Aynı yıl Fatih Sultan Mehmed’in Trabzon seferi sırasında bölge, Osmanlı topraklarına katıldı. 1461’den 1922’ye kadar Osmanlı İmparatorluğu yönetiminde kalan Kastamonu, bu süreçte hem askeri hem de ilmi anlamda önemli bir merkez olarak öne çıktı.
Cumhuriyet Döneminde KastamonuCumhuriyetin ilanı sonrasında da Kastamonu, Türkiye’nin önemli şehirlerinden biri olmaya devam etti. Milli Mücadele döneminde lojistik destek açısından kilit bir rol oynadı. İnebolu’dan Ankara’ya uzanan İstiklal Yolu, cephane, yiyecek ve askeri malzemelerin taşındığı hayati bir hattı oluşturdu. Çanakkale Savaşı’nda en çok şehit veren illerden biri olan Kastamonu, aynı zamanda Atatürk’ün kıyafet ve şapka devrimini ilk uygulamaya koyduğu şehir olarak tarihe geçti.
Kastamonu’da Hüküm Süren Başlıca Uygarlık ve Beylikler
- Kaşkalar
- Hititler
- Paflagonyalılar
- Frigler ve Lidyalılar
- Makedonlar
- Pontus Krallığı
- Roma ve Bizans İmparatorlukları
- Çobanoğulları Beyliği
- Candaroğulları (İsfendiyaroğulları) Beyliği
- Osmanlı İmparatorluğu
- Türkiye Cumhuriyeti
Kastamonu, tarih boyunca birçok milletin ve beyliklerin kesişim noktası olmuş, kültürel çeşitliliğiyle Anadolu’nun önemli şehirlerinden biri haline gelmiştir. Arkeolojik izlerden Osmanlı’ya, beyliklerden Cumhuriyet’e kadar uzanan bu uzun yolculuk, Kastamonu’nun ne kadar köklü bir geçmişe sahip olduğunu gözler önüne seriyor.
Kaynak Site: Kastamonu Haber
Kaynak: taskoprupostasi.com





