ktidarın İsrail ile ticarete birtakım sınırlamalar getirmesi elbette çok güzel ve takdire şayan bir davranış!
Amma ortada bir “jet yakıtı satışı” sorunu var!
Muhalefet sözcüleri bu sınırlamalar getirilinceye kadar İsrail’in savaş uçaklarının yakıtını Türkiye’den sağladığını iddia ediyorlar.
Zira İsrail ile yapılan ticaret maddelerinin sıralanmasında “jet yakıtı” maddesi de var.
Bu suçlama iktidarı çok rahatsız etmiş olacak ki ilk etapta jet yakıtının savaş uçakları için değil yolcu uçakları için satıldığını ileri sürdüler.
Gerçekten böyle olmuş olsa bile bu savunmanın inandırıcı olması mümkün mü?
İnsanlar hep satılan “jet yakıtlarının savaş uçaklarında” daha çok kullanıldığını düşüneceklerdir.
Bir de satılan jet yakıtlarının nerede kullanıldığının denetimi mümkün değilken böyle bir savunma nasıl inandırıcı olabilir?
Muhalefet İsrail ile ticareti ve jet yakıtı meselesini dile getirdikçe iktidar sözcüleri de karşı savunmaya geçiyor ve Filistin ile yapılan ticaretin de İsrail’in iznine bağlı olduğunu hatırlatıyorlar.
Tamam, Türkiye bazı malları Filistin’e İsrail’in izni ile satmış olabilir.
Ama herhalde bu malların arasında “jet yakıtının” olduğu söylenemez!
İktidarın İsrail ile ticaret konusunda oldukça zor bir durumda kaldığı aşikâr!
Ticari ilişkileri bir çırpıda kopartmak mümkün olmayabilir!
Ancak bu zorluk ortaya konulacağına “saçma sapan savunmalar” yapma yoluna girilmesinin hiçbir izahı yok!
Allah- âlem bugün iktidarı eleştiren muhalefet sözcüleri iktidarda olsalardı aynen bugün iktidarın davrandığı gibi davranacak ve ticaretin yine sürdürülmesine göz yumacaklardı!
Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sıklıkla ifade ettiği gibi “sırtlarında yumurta küfesi olmadığı” için böylesine rahat konuşuyor olabilirler!
“Sırtlarında yumurta küfesi taşıyanlar” ise mazeret üretebilmek için neler söylüyorlar neler!
Sahi yahu bu “jet yakıtı” kime satıldı?
Savaş uçaklarına mı?
Yolcu uçaklarına mı?
Ya da İsrail’in izni ile Filistinlilere mi?