İslam Birliği! Hemen!

Abone Ol

İslam Birliği mutlaka kurulmalıdır ve kuruluş yakındır.

Başka da bir çıkış yolu gözükmemektedir. Gecikmesi durumunda bedeli herkese

ağır olacaktır.

Bizler, İslam Birliğinin yakın bir gelecekte mutlaka

kurulacağına kalbi olarak inanıyoruz. Bu inancımızı her daim muhafaza ettik.

Peki, niçin İslam Birliği Aslında, birçok sebep

sıralamak mümkün. Ancak, önce şunu belirtmemizde yarar var: İslam Birliğinin

kurulması gerçek bir ihtiyaçtır. Osmanlı nın dağılmasından sonra coğrafyamız

bir türlü sükûnete kavuşamadı. Kan ve gözyaşı bu coğrafyadan hiç eksik olmadı.

Bu duruma bir son vermek lazım. Mevcut devletlerle bir araya gelinerek bir

birlik oluşturmak en doğru olanıdır. Zaten ilk adım atılmış durumda. D8 ler...

Tabii bu adım işin tamamı değildir. Ancak, bu muazzam topluluğun oluşturduğu

birlik en önemli adımdır ve işin çekirdeği mesabesindedir.

Osmanlı nın tasfiye edilmesi sırasında cetvelle çizilen

haritalar barışa hizmet etmekten çok uzaktı. Tam aksine, bölünme-parçalanma

huzursuzluğun kaynağı oldu. Çizilen yeni haritalarla aşiretler, akrabalar,

hatta aileler birbirinden koparıldı. İslam dünyası darmadağın oldu. Buna

mukabil Hıristiyanlar ise, bir araya gelerek kendi birliklerini kurdular. Bu

durum, tam da Mehmet Akif Ersoy un şu tesbitinde karşılık buluyordu: işleri

dinimiz gibi, dinleri işimiz gibi İnançları gereği birlik olması gereken

Müslümanların ayrı kalmaları hiç ama hiç uygun bir şey değildir. İşte, şimdi bu

olumsuzluğu gidermenin tam zamanı. İnsan düşünmeden edemiyor; adına Avrupa

Birliği denilen topluluğun normal şartlar altında bir araya gelmeleri ve birlik

oluşturmaları imkânsız bir şey. Çünkü bunların işi çok karışık; mezhepleri ayrı

birer din gibi. Birbirlerinin kilisesine gitmezler, kitapları bile farklı. Ama

bir araya geldiler ve AB ni birlikte inşa ettiler. Sen Katolik sin, sen

Ortodoks sun, sen Protestan sın diye kimseyi ayırt etmediler.

Yeri gelmişken ifade edelim; bize ne oluyor da, Şii-Sünni

ayrımı yapıyoruz Şu hale bakın, daha kaç parçaya bölüneceğiz Dünyada şu anda

200 devlet mevcuttur. Bu sayının 2000 e çıkarılması hesapları yapılıyor. Yeni

oluşacak devletçiklerin kahir ekseriyetinin İslam coğrafyasında olması

planlanıyor. Dünyada yaşanan gerginliklerin asıl nedeni budur. 3.Dünya

savaşının çıkması an meselesi. Elin gâvuru, yıllarca süren mezhep savaşlarının

yanlış olduğunun farkına vardı ve çareyi bir araya gelmekte buldu. Papa ile

Patrik onun için bir araya geldiler.

Bilindiği gibi, Katolik ve Ortodoks Hristiyanlarının

ruhani liderleri Papa Francis ve Patrik Kirill, Küba da bir araya geldiler.

1054 yılından beri ayrı hareket eden bu yapılar çareyi ve çözümü aralarında

anlaşmakta, ittifak etmekte buldular. Bizde ise tam tersi bir durum var.

Neredeyse herkes bir olmuş, Müslümanların arasındaki ihtilafları körüklemekle

meşguller.

100 yıl önce Müslüman coğrafya paramparça edildi;

etnisiteye dayalı devletler kuruldu. Hatta Suriye de olduğu gibi azınlıkta olan

bazı inanç grupları öne çıkarılıp çoğunluğa hükmettirildi. Kimin yararına oldu

Sadece sömürgecilerin işine yaradı. Şimdi yapılanlar ise, becerebilirlerse

şayet, bir yüz yıl daha sömürge sistemlerini güncelleyip devam ettirmekten

ibarettir. Bütün bu kargaşadan, Siyonist akıldan ve Batılı sömürgecilerin

uğraşlarından Müslümanlara hayır gelmeyeceği açık. Müslümanların kendi işlerini

gene kendilerinin halletmesi gerekir.

Sömürgecilerin şerrinden kurtulmanın çaresi gene

sömürgecilere sığınmak değildir. Bu işin bir tek yolu var. O da; İslam

Birliğinin bir an evvel kurulmasıdır.