Siyaset gündeminin en sıcak başlıklarından biri olan ve kamuoyunda "diploma krizi" olarak adlandırılan süreçte gözler yargıya çevrildi.
Tutukluluk süreci ve Cumhurbaşkanı adaylığıyla eş zamanlı yürüyen, İstanbul Üniversitesi'nin aldığı iptal kararının hukuka uygun olup olmadığı, yeni yılın ilk günlerinde masaya yatırılacak.
İstanbul Bölge 5. İdare Mahkemesi, siyasetin kilitlendiği kritik duruşma için 15 Ocak 2026 tarihini belirledi.
Mart Ayındaki Duruşmayı Doğrudan Etkileyecek
Mahkeme takviminin netleşmesi, İmamoğlu için kritik bir viraj anlamına geliyor. Zira kamuoyunda "diploma davası" olarak bilinen ve İmamoğlu’nun yargılandığı diğer davanın son duruşmasında erteleme kararı çıkmıştı.
Mahkeme heyeti, idari yargıdaki iptal davasının sonucunun beklenmesine hükmederek duruşmayı 30 Mart 2026’ya ertelemişti.
Dolayısıyla 15 Ocak'ta İstanbul Bölge 5. İdare Mahkemesi’nden çıkacak karar, sadece diplomanın akıbetini değil, mart ayındaki davanın seyrini de doğrudan belirleyecek.
Yürütmeyi Durdurma Reddedilmişti
Süreç oldukça hızlı ve gerilimli ilerlemişti.
İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu'nun 1994 tarihli İşletme Fakültesi İngilizce Bölümü diplomasını 20 Mart'ta iptal etmiş ve belgeyi üniversitenin veri tabanından silmişti.
İmamoğlu’nun avukatları bu idari işleme karşı derhal dava açarak yürütmenin durdurulmasını talep etmişti.
Ancak İstanbul 5. İdare Mahkemesi, bu talebi reddederek yargılamanın devamına karar vermişti.
Hem Adaylık Hem Tutukluluk
Hukuki süreç işlerken siyasi trafik de baş döndürücü bir hızla akmıştı.
Diploma iptalinden hemen önce, 19 Mart'ta gözaltına alınan ve 23 Mart'ta tutuklanan İmamoğlu, aynı gün CHP'nin düzenlediği ön seçimde tek isim olarak Cumhurbaşkanı adayı ilan edilmişti.
Şimdi tüm dikkatler, 15 Ocak'ta mahkeme salonundan çıkacak karara ve bu kararın hem sandığa hem de ceza davasına olası yansımalarına kilitlendi.