İslam dünyası yeni bir yapılanmaya zorlanıyor. Ilımlı
İslam Projesi bu bağlamda ya yeniden yeni iç dinamikler ile revize edilecek
ya da yerini bir başka projeye bırakacak. Bunun için işe mevcut İslami yapılar
üzerinden başlanıldığını görüyoruz. Bu bağlamda söz konusu yapılar üzerinde
ciddi bir mücadeleye şahitlik ediyoruz.
Bunu nereden mi anlıyoruz Oldukça basit! Ilımlı İslam
projesinin yerel dinamikleri ya da ortakları ile onların bağlantıları üzerine
çekilen son operasyondan...
Burada üç temel gerekçe karşımıza çıkıyor: 1. Mevcut
oluşumların kendilerinden beklenen rolü ifa edememeleri; 2. Kontrolden çıkmaya
başlamaları; 3. Yeni süreçte daha radikal örgüt ve rejimlere duyulan ihtiyaç.
Kuşkusuz, buradaki öncelikli temel hedef 1.7 milyarlık
İslam dünyası ve bunun son dönemde kazandığı dinamizmle birlikte bir üçüncü güç
olarak Yeni Dünya Düzeni içerisinde yer alma potansiyeli, dolayısıyla bu olası
tehdidin önlenmesi. İkincisi ise, Yeni Büyük Oyun un seyrini belirleyebilme
kapasitesine sahip bu dinamik yapıyı kontrol altına alarak, kendi projelerinin
bir parçası haline dönüştürme ve İslam dünyası üzerinden küresel efendi
olmaya devam etmek.
Batı açısından buradaki temel risk, bu dönüşüm ya da
dönüştürme süreci içerisinde İslam coğrafyasının kontrolden çıkması. Bunun için
aşamalı bir tasfiye ve yeniden yapılanma programı uygulamaya konulmuş durumda.
Göründüğü kadarıyla, İslam dünyası Türkiye nin gösterdiği
direnç üzerine daha zayıf noktalardan kontrollü bir değişim süreci içerisine
sokulmuş durumda. Bu bağlamda Mısır ın seçilmesi hiç de tesadüf değil.
Yeni operasyonun gözdeleri: Yapay örgütler...
Nitekim, söz konusu operasyona daha yakından bakıldığında
iktidarlarla birlikte İslami grupların, hareketlerin (yeri geldiğinde eş
zamanlı olmak suretiyle de) şu dört yöntemle değişime-dönüşüme zorlandıkları
görülüyor: 1. Afganistan, Irak örneklerinde görüldüğü üzere, doğrudan
müdahale ; 2. Vekil devletler, rejimler ya da örgütler üzerinden dolaylı
müdahale (son olarak Suriye); 3. Ya da her ikisinin birlikte hareket ettiği
koalisyonlar (son olarak Libya örneği); 4. İslami grupların kendi içerisinde
ihtilaf çıkarma, onları bölme (örneğin, ılımlı Taliban , radikal Taliban
gibi...)
Burada, her dört maddeye de hizmet eden, onlara zemin
hazırlayan asıl operasyon ise, İslam dünyasında yapay grupların, hareketlerin
oluşturulması.
Bu suni örgütler üzerinden de şu temel hedeflerin esas
alındığını görüyoruz: 1. İslam dünyasında ihtilaflar çıkartmak ve bölmek; 2. Bu
bağlamda, bulundukları ülkelerde istikrarsızlıklar oluşturmak ve içerideki
diğer İslami yapıları hedef almak suretiyle onları zayıflatmak hatta mümkünse
sistemin birer hedefi haline getirmek; 3. İslam dünyası ile ilgili olumsuz
imajlar oluşturmak ve böylece: a) İslam dünyasının kendi içerisinde, özellikle
yeni nesiller bağlamında bir inanç sorunu meydana getirmek, b) Batı da yayılma
eğilimi göstermeye başlayan İslam a yönelik ilgiyi azaltmak, sabote etmek; 4.
İslam dünyasına yönelik her türlü müdahale için meşruiyet sağlamak ve bunla
ilgili olarak kamuoyu desteği oluşturmak.
Ilımlı İslam dan Radikal İslam a dönüş mü
Bu temel strateji, her ne kadar Afganistan ın 1979 daki
işgaliyle birlikte hayata geçirilmeye başlanmışsa da, esas olarak Soğuk Savaş
sonrası dönemde İslam dünyası ağırlıklı küresel güç mücadelesinde uygulamaya
konulmuş durumda.
Nitekim, İslam dünyasını kendi içerisinde bölmeye yönelik
ikinci önemli dalga Afganistan sonrası Siyasal İslam ya da Radikal İslam
kavramları ile hayata geçirilmiş ve buna karşılık Ilımlı İslam tezi ortaya
konulmuştu.
Burada dikkati çeken husus, 1.7 milyarlık İslam dünyası
içerisinde öncelikle Sünni-Şii ihtilafının derinleştirilmesi ve yine bu sürece
paralel olarak Sünni İslam ın içerisinde daha katı yorumları ihtiva eden
gruplara güç kazandırmak suretiyle bölünmüşlüğün daha da yayılmasını gerçekleştirmek.
Oyun bu! O yüzden Mısır da yaşananlar bir ilk değil.
Cemaat-i İslami ile birlikte Pakistan Talibanı nın Mısır daki krize bağlı
olarak eş zamanlı bir şekilde Suriye de ortaya çıkması da bu kapsamda oldukça
dikkat çekici...
Bumerang etkisi göstermeye başlayan Ilımlı İslam
projesi tasfiye edilirken, yerini tekrardan Radikal İslam almaya başlıyor
gibi. Ne dersiniz