Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah (c.c)’a hamd ederim. Salât ve selâm, peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’ya, âline ve sahabelerine olsun.
Osmanlı’nın mirasçısı Türkiye’yi yönetenler; Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Genelkurmay Başkanımız, bakanlarımız, milletvekillerimiz, teknokratlarımız, yargı mensuplarımız…
Hepimiz Müslümanız ve kâinatı yoktan var eden Allah’a inanıyor, âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimize ümmet olmanın şerefine sahibiz. Elimizde hidayet rehberimiz, bozulmamış, sağlam bir kitap KUR’AN-I KERİM var. Mülk ve iktidarın gerçek sahibi, ABD, AB, İSRAİL ittifakı değil, Allah’tır. BAKARA 107: “Bilmez misin ki, gerçekten göklerin ve yerin mülkiyet ve hükümranlığı Allah’ındır. Sizin Allah’tan başka veliniz ve yardımcınız yoktur.” Gerçekten mülk ve iktidar Allah’ındır. Allah, dünya imtihanımızın bir hikmeti olarak kullarından kimisine mülkünde yöneticilik ihsan eder ve o kullarını bununla imtihan eder. ALİ İMRAN 26: “(Resulüm!) De ki: Mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin ve mülkü dilediğinden geri alırsın. Dilediğini yüceltir, dilediğini de alçaltırsın. Her türlü iyilik senin elindedir. Gerçekten sen her şeye kadirsin.” İktidarı veren de alan da, ABD, AB, İSRAİL ittifakı değil, Allah’tır. SAD 26: “Ey Davud, gerçek şu ki, Biz seni yeryüzünde halife (yönetici) kıldık. Öyleyse insanlar arasında hak ile hükmet, HEVAYA uyma; sonra seni Allah’ın yolundan saptırır. Şüphesiz Allah’ın yolundan sapanlara, hesap gününü unutmalarından dolayı şiddetli bir azap vardır.” Allah’ın iktidar nimetini verdiği kimselere emri; insanları Allah’ın bildirdiği hak ve adalet ölçülerine göre yönetmeleridir. Yöneticilerin temel görevlerinden birisi de insanları Allah’ın yoluna davet etmektir. ŞURA 15: “ (Ey Resulüm) Şu halde, sen bundan dolayı (tevhide, İslam’a) davet et ve emrolunduğun gibi istikamet sahibi ol. Onların HEVA (kanun ve arzu)larına uyma. Ve de ki: Ben Allah’ın kitaptan indirdiğine inandım ve bana aranızda adaleti gerçekleştirmem emredildi…”
Allah, iktidar verdiği kimselere zulme sapmalarını, bozgunculuk yapmalarını, fesada koşmalarını, HEVAYI ilah edinmelerini ve insanları Allah’ın yolundan saptırmalarını yasaklamıştır. MAİDE 48-49: “Sana da, daha önceki kitabı doğrulamak ve onu korumak üzere hak olarak Kitabı (Kur’an’ı) gönderdik. Artık aralarında Allah’ın indirdiği ile hükmet; sana gelen gerçeği bırakıp da onların (yolu batıl olanların) HEVALARINA (kanunlarına) uyma… (Sana şu talimatı verdik): Aralarında Allah’ın indirdiği ile hükmet ve onların (yolu batıl olanların) HEVALARINA (kanunlarına) uyma. Allah’ın sana indirdiği hükümlerin bir kısmından seni saptırmamalarına dikkat et…”
Biz ne dersek diyelim, hangi çağdaş verileri kullanırsak kullanalım, ülkemizin ve coğrafyamızın başına gelenler, HEVASINI İLAH edinenlerin arkasına takılıp, onların kurdukları kirli düzenlere rıza göstermemizdendir. ABD, AB, İSRAİL ittifakının yolu, Allah’ın razı olmadığı ve bizzat gazap ettiği, kınadığı fesat yoludur. Allah’ın rahmetini uman bir toplum ve idarecilerinin bunlarla birlikte olması normal bir şey değildir. ABD, AB, İSRAİL ittifakının tercih ettiği yol, İslam ve Müslümanlarla savaşma yoludur. Bunların kullandığı en önemli savaş metotlarından birisi de, Müslümanı Müslüman ile savaştırmak, bölmek ve parçalamak, mevcut sınırlara yenisini eklemektir. Niçin bunu yapıyorlar Çünkü inanç dünyalarının vazgeçilmezi olan BÜYÜK İSRAİLİ kurmak, inkârcı, ırkçı SİYONİZM’İN dünya hâkimiyetini sağlamak için, bunu yapmak zorundalar. Türkiye’yi idare edenlerin, ABD, AB, İSRAİL karanlık ittifakı yanında yer almaları, onların gayelerine hizmet etmek anlamına gelir. Müslüman Kürt, Türk, Arap milletinin başına bela edilen PKK, PYD, İŞİD terör öğütleri bu üçlü ittifakın koruması altında değil midir Biz terörü, onu başımıza bela eden koruyan ABD, AB, İSRAİL ittifakı ile işbirliği yaparak önleyemeyiz. MAİDE 51: “Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları veli (dost ve yönetici) edinmeyin. Zira onlar birbirinin velisi, dost ve yöneticisidirler. İçinizden onları veli (dost ve yönetici) edinenler, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.” Allah’ın yardımı olmadan biz, hiçbir işimizde başarılı olamayız. ABD, AB, İSRAİL üçlü haçlı ittifakının yolu, helak olma yoludur. Terörü bitirmenin, saadete ermenin tek yolu Milli Görüşe dönmektir vesselam.