YILLARCA önce, sanırım on sene evvel, yakın dostlarımdan
biri telefon etti, Ağabey, Fethullah Efendinin yakınlarından biri ile beraber
ziyaretinize gelmek istiyoruz dedi. Gün
ve saat tespit ettik, fakirhaneyi teşrif
ettiler. Hatırımda kalmış, Pelit Pastahanesi nden bir kutu kaliteli çikolata da
getirmişlerdi.
Hâl hatır soruldu, çaylar içilmeye başlandı, Hocaefendinin
sağ kolu zat, kibar ve edepli bir şekilde şöyle konuşmaya başladı:
Ağabey bize çok yükleniyorsunuz
Aman efendim nasıl olur böyle bir şey Bendeniz nâdir
istisnalar dışında isim vererek tenkit etmem Hele belli şahıs ve kurumlara
fazla yüklenmek hiç adetim değildir Tenkitlerim anonimdir. Niçin siz bu anonim
tenkitleri üzerinize alıyor, sahipleniyorsunuz ..
Kırıcı konuşmadık, sakin bir sohbet oldu. Selamlar,
hürmetler, merhabalar
Sonra bana Ağabey bize çok yükleniyorsunuz diyen
kardeşimiz Cemaatten koptu, ona yüklenen
yazılar kaleme almaya başladı. Bendeniz onun yanında çok mutedil kaldım.
Son on yıl içinde Fethullah Hocaefendiyi görmek için çok
kişiler Amerika ya uçtular, hakkında medihnameler yazdılar, sonra muhalif
rüzigârlar esti ve bunların çoğu dün göklere çıkardıkları Hocaefendiyi ve
Cemaatini yerin dibine batırdılar.
Çok önemli ve hayatî din kitaplarının tirajları bir iki
bin iken, Hocaefendiyi öven kitaplar yüzbinlerce, hattâ bazen milyonlarca
basılıyor ve satılmıyordu. Birileri telif ücretleriyle köşeyi dönmüşlerdi.
Hocaefendiyi ziyaret eden, gördüklerine hayran
kalan, Pensilvanya köşkünde geceleri
teheccüt namazı kılınıyor diyen bir kimseye o zamanlar taaccüb etmiştim.
Teheccüt namazı nafile bir ibadettir ve nafile ibadetlerin reklamı yapılmaz,
onlar gösterilmez söylenmez, onlarla övünülmez.
Bundan bir iki yıl öncesine kadar Fethullah Hocaefendinin
itibarı büyüktü, çok sayıda dostu ve hayranı vardı.
Şimdi bakıyorum, eksi dostların bir kısmı düşman oldu.
Dün övmekte yarışanlar, bugün yermekte yarışıyor.
Bendeniz sanırım değişmedim.
Bir Ehl-i Sünnet ve Cemaat Müslümanı olarak, elimin kalem
tutması hasebiyle bazı anonim tenkitler ve uyarılar yapıyorum.
Allah katında tek hak, makbul, muteber, geçerli din
İslam dır inancı dinimizin iki kere iki eder dört kabilinden sağlam ve kesin
hükümlerindendir.
Zamanımızda üç ibrahimî din yoktur, tek ibrahimî din
vardır, o da İslam dır.
Lâ ilâhe illAllah Muhammed Resulullah Kelime-i Tevhidi
bir bütündür, parçalanamaz.
Kendilerine anlatılıp tebliğ edildiği halde Tevhid
inancını, Hz. Muhammed in (Salat ve
selam olsun ona) risaletini, Kur an ın bütün insanlığa hitap eden Kitabullah
olduğunu, Din-i Mübin-i İslam ın hak din olduğunu, Şeriat-i Muhammediyeyi kabul
ve tasdik etmeyenler Cehennemliktir.
Cenab-ı Hak din konusunda cümlemizi Sevâd-ı Âzam dairesi
içinde bulundursun, ayaklarımız kaymaktan muhafaza buyursun.
Ya Rabbi!.. Bizi aşırılıklardan koru
(İkinci Yazı)
Açık Uyarılar
1. Sakın israf etme, Kur an da israf edenler için Onlar
şeytanın kardeşleridir buyrulmaktadır. Devamlı olarak israf eden, bunu tabiî
gören, günah addetmeyen kimse belasını bulur. Evde veya lokantada pilav yerken
bir tek pirinci bile tabağında bırakıp çöpe atılmasına sebep olan kimse israf
etmiştir. Allah, o pirinci çöpe atılsın diye yaratmadı, insanlar veya hayvanlar
yesin diye yarattı. Gafil olma!
2. Medeni bir Müslüman olmak istiyorsan birkaç
arkadaşınla birlikte MEB in açtığı parasız mükemmel Osmanlıca kurslarına hemen
katıl, okur-yazar Müslüman ol. Bana Osmanlıca lazım değil, önce İngilizce
öğrenmek istiyorum gibi beyinsizlikleri terket. Sana, bir Müslüman olarak
Latin Türkçesi yetişmez, İslam Türkçesi bileceksin. İngilizceden önce de
zengin, derin, edebî, yazılı Türkçeyi öğreneceksin. Aksi takdirde cahilliği
tercih etmiş olursun.
3. Müslüman hanım ve kızlara: Başınıza bir eşarp bağlamakla Kur anî
tesettüre girmiş olmazsınız. Tesettür ikiye ayrılır: Şer î tesettür Şeytanî
tesettür Şer î tesettürün ne olduğunu öğrenmeli ve elden geldiği kadar ona
bürünmeli Parlak ve cırtlak renkler, vücut hatlarını belli eden dar elbiseler,
yabancı erkeklerin şehevî bakışlarını, açık kadınlardan daha fazla çeken
eksantrik kıyafetler kesinlikle tesettür değildir. Tesettürü şahsî menfaat ve ticaretlerine alet
ederek şeytanileştirenler vebal altındadır. Tesettür ticareti yapmak
istiyorlarsa Şeriata uygun şekilde yapsınlar. Aksi takdirde, İslam a aykırı
acayip kıyafetlere büründürdükleri ve doğru yoldan çıkarttıkları kadınların
vebali onların üzerine olacaktır.
4. Her Müslümanın hiç olmazsa özet olarak ilmihalini
bilmesi farzdır. Bir Müslümanın ilmihalini öğrenmek veya öğrenmemek konusunda
tercih hakkı yoktur. Öğrenmekle mükelleftir, yükümlüdür. Bu onun için farz-ı
ayndır Sen bir Müslüman olarak bir yığın politikacı, futbolcu, gazeteci,
şarkıcı, türkücü ismi öğren; lakin Allahü Teâla nın on dört sıfatını öğrenmemiş
ve ezberlememiş ol. Bu ne korkunç bir cehalet ve gaflettir! Ülkemizde resmî bir Diyanet var, özel
diyanetler, cemaatler, tarikatlar, İslamî hizip ve fırkalar var ve halk
ilmihalini bilmiyor. Bu ne dehşetli ihmal, gaflet ve boşluktur.
5. Her Müslüman, imandan sonra ikinci madde olarak beş
vakit namaza çok önem verecek ve bunları dosdoğru eda edecektir. Namazı yitiren
dinini, imanını yitirebilir. Bilenlerin bu konuda bilmeyenleri çok sıkı şekilde
uyarması, aydınlatması, korkutması gerekir. Hiçbir din hocasının, hiçbir şeyhin
bağlılarını ve müritlerini namaz konusunda başıboş bırakmaya hakkı yoktur.
6. Şer î bir özrü bulunmayan hür ve mukim erkekler farz
namazları cemaatle kılmak zorundadır. Üç mezhepte bu farzdır, Hanefî mezhebinde
farza yakın bir sünnettir. Özürsüz olarak terki caiz değildir. Zamanımızda cami
imamlığının ücretli-maaşlı namaz kıldırma memurluğuna dönüştürülmüş olması,
İslam a ve ümmete indirilmiş büyük bir darbedir, büyük bir hıyanettir.
Müslümanların, arkasında namaz kılınabilecek âbid, sâlih, muttaqi, alim, fakih,
zâhid, icazetli imamlar arayıp bulup, ezan okununca onların camilerine
gitmeleri gerekir.
7. Sabah namazlarında Müslüman halkın, bilhassa liseli ve
üniversiteli gençlerin,sâlih imamların bulunduğu camilere gitmesi gerekir.
Sabah namazını hiç kılmayan yahut münferiden kılan İslam toplulukları iflah
olmaz, necat bulmaz. Bendeniz din alimi değilim, bu kadar yazıyorum. İcazetli
din alimlerinin halkı ve gençliği bu konuda uyarması gerekir. Uyarmazlarsa
vebal onların üzerine olur.
8. İslam yüksek ahlak dinidir. Ahlaksız bir Müslüman kötü
değil, çok kötü bir Müslümandır. Onun imanını kaybetmesinden korkulur. Müslüman
yalan söylemez, gıybet etmez, tecessüs etmez, laf taşımaz, gevezelik ve
zevzeklik etmez, fitne ve fesat çıkartmaz, kibirlenmez, gururlanmaz, haset
etmez, eliyle ve diliyle Müslümanlara zarar vermez, Müslüman holiganlık,
militanlık, fanatizm yapmaz. Müslüman, insanların meleğidir. Müslüman,
komşularına iyilik eder, onları üzmez, kırmaz. Zamanımızda ahlak konusunda
büyük yıkım olmuştur. Müslümanları İslam ahlakı dairesine sokmak için yurt
çapında seferberlik başlatılmalıdır.
İslam müjdeler ve uyarılar dinidir İslam ın iyi ve güzel
haberleri vardır, korkutucu ihtarları vardır.
Müslümanlara çok açık, çok seçik şekilde:
İtikadınızı tashih edin
Beş vakit namazı dosdoğru, farzlarını cemaatle kılın
Allah ın Kitabına uyun, ondaki emirleri yerine getirin,
yasaklarından kaçının, öğütlerini tutun.
Resulullah (salat ve selam olsun ona) sizin için en güzel
örnek ve modeldir, onun sünnetine sarılın, yolundan gidin, onun hoşlanmadığı
işleri yapmayın.
Rabb olarak Allahu Teâla hazretlerinden razı olun
Kitap, düstur, anayasa olarak Kur an-ı Kerim den razı
olun
Din ve nizam olarak İslam dan razı olun
Nebi, Resul,
Seyyid ve Kaaid olarak Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi vesellemden razı
olun
Şeriat olarak, Şeriat-ı Garra-i Ahmediyye den razı olun
Ümmet olarak Ümmet-i Muhammed den razı olun
Ahlak sistemi olarak İslam ahlakından razı olun
İtikad konusunda sapıtanlar Cahiliyet ahlakıyla ahlaklı
olanlar Beş vakit namazı yitirenler Şehvetlerine uyup azanlar Kur an a,
Sünnete ve Şeriata aykırı beyinsizlikler sergileyenler Ribaya, zinaya
batanlar İman kardeşliğini dinamitleyenler Ümmet birliğini sarsanlar
Boyunlarında biat ve itaat bağı bulunmayanlar İşte bunlar kötü yoldadırlar.
Onları uyarmak bilenlerin, icazetli ulema fukaha ve meşayıhın vazifesidir. Onlar
bu vazifeyi ihmal etme şansına sahip değillerdir.
11.09.2014