Fehmi Koru kaleme aldığı yazısında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'a yüklendi. Ukrayna- Rusya geriliminde Türkiye'nin takındığı tutuma yüklenen Gazeteci Fehmi Koru, "Dünyada olanlar ve biz.. Biz ne yapıyoruz Allah aşkına.. Bilen var mı?" ifadelerini kullandı. Öte yandan Rusya'nın geçmişte uyguladığı Türkiye politikalarına dikkat çeken Fehmi Koru," ABD’nin, AB’nin, tek tek Avrupa ülkelerinin ve Rusya’nın ülkemizle ilgili zamanla değişmeyen politikaları olduğunu görebiliyoruz, peki bizim -onların bu politikalarına benzer- kendimizin yakın ve uzak çevremizle ilgili tutarlı bir politik çizgimiz var mı?" yazdı.
"SÜRTÜŞME GETiREN UYGULAMALARIMIZ VAR"
" NATO üyesiyiz, ancak NATO ordularını ‘düşman’ olarak tanımlayan S-400 füze savunma sistemini Rusya’dan 2,5 milyar dolar ödeyerek satın aldık." diyerek uygulanan politikadaki tezatlığa dikkat çeken Gazeteci Fehmi Koru, "Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakereleri yürüten bir ülkeyiz, fakat Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi Avrupalı kurumlarla sürtüşme getiren uygulamalarımız var." ifadelerini kullandı.
İşte, Gazeteci Fehmi Koru'nun dikkat çeken o yazısı:
Dünyada olanlar ve biz.. Biz ne yapıyoruz Allah aşkına.. Bilen var mı?
Ülkelerin dışa bakan yüzleri günden güne değişmez. Bu gerçeği pek çok ülkenin Türkiye ile ilgili dış politikalarına mercek tuttuğumuzda açık seçik görebiliyoruz. ABD’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) veya Avrupa’nın öndegelen ülkelerinin her birinin ‘Türkiye politikası’ var ve araya soğukluk girse bile, o politik tercihler pek değişmiyor.
ABD Türkiye’yi en azından NATO müttefiki olarak yanında tutmak istediğini belli ediyor.
Başlangıçta ülkemizi içinde görmeyi hiç tercih etmeyeceği görüntüsünü verse de, AB’nin nihai tahlilde Türkiye’yi darıltmaktan kaçındığını, Brüksel Zirvesi’nden (2004) ‘tam üyelik’ müzakerelerini başlatma kararı çıkınca bir kez daha anlamıştık.
Rusya için de durum farklı değil. Son on yıl içerisinde, Rusya adına konuşma yetkisi olduğunu varsaymamız gereken en üst düzey yönetim kadrosunun ağzından çıkanlar, Vladimir Putin’in ipleri eline aldığı yeni dönemin Türkiye politikasının Çarlık Rusyası ve Sovyetler Birliği dönemlerinden pek farklı olmadığının işaretlerini taşıyor.
Konu Ukrayna’da yaşananlar sebebiyle güncellik kazandığı için Rusya’nın Türkiye politikası biraz daha yakından bakılmayı hak ediyor.
Eski Bizans’ın merkezi olduğu ve İstanbul’un fethiyle meydana gelen boşluğu halef olarak kendilerinin doldurması gerektiği değerlendirmesinin sonucu olarak, Çarlar, İstanbul’un Osmanlı’da kalmasını içlerine sindirememişlerdi. ’93 Harbi’ diye de bilinen 1877-78 yıllarındaki savaşta, Rus orduları Yeşilköy’e kadar girmiş ve İstanbul üzerinde hak iddia eden şartlarını da ihtiva eden bir anlaşmayı Osmanlı’ya dayatmışlardı.
Sovyetler Birliği’nin dış politikasında da ‘Boğazlar’ diye bir hassasiyet hep oldu.
O döneme baktığımızda, İkinci Dünya Savaşı’ndan muzaffer çıkmanın verdiği özgüvenle, Sovyetler Birliği’nin, Türkiye’nin iki doğu vilayetini (Kars ve Ardağan’ı) kendi topraklarına katmak için girişimde bulunduğunu (1945) görebiliyoruz.
Boğazlar’da söz sahibi olmayı da istiyordu Stalin…
Çar da, 1877-78 savaşında, ordularını bir yandan İstanbul’a kadar gönderirken, bir yandan da Osmanlı’nın doğu topraklarını işgale kalkışmıştı. Rus orduları Erzurum’a girmişti.
Batı’yı ‘emperyalist’ olmakla suçlayan Sovyetler Birliği, aslında Türkiye’nin doğal uzantısı olması gereken Orta Asya’daki Türk illeri ile vaktiyle Osmanlı devleti çatısı altındaki Ortadoğu ülkelerini, kimini silah gücüyle toprakları içine katarak, kimini de temsil ettiği ideolojiyi oralarda hakim kılmaya çalışarak kendisine bağlamıştı.
Putin’in son on yılda yapmaya çalıştığı o siyasetin devamıdır.
Yani, Çarlar döneminden beri Moskova’nın izlediği bilinen, Sovyetler’in çöküşü sonrasında ortadan kalktığına hükmedilen dışarıya dönük politikanın yeniden canlandırılması…
Putin’in kullandığı yöntemler bile, Çarlar’ın ve Sovyet liderlerinin yöntemleridir.
Rusya’nın bir ‘yakın çevre’ değerlendirmesi var ve Putin’in de, o değerlendirme içerisinde yer alan toprakları bir biçimde kendisine bağlayana kadar rahat durmayacağı anlaşılıyor.
Karadeniz’i Rus gölü haline getirmek o politikanın bir unsurudur ve Putin Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçı bölgenin egemenliğini tanımaya karar verdiğini açıkladığı son konuşmasında, daha önce asker yetkililerin ağzından işitilen o ülküye sahip çıkmıştır.
Putin, Çarlar döneminden beri ‘milli ülkü’ haline getirilmiş sıcak denizlere inme arzusunu, Suriye ve Libya’daki kargaşayı fırsat bilip Rusya’yı bu iki ülkede askeri üs sahibi yaparak gerçeğe dönüştürmeyi de bildi.
Türkiye’yi yakınında tutarak Ankara’nın Suriye ve Libya’ya dönük politikalarının boşa çıkmasını da sağladı Putin.
İşte bu noktada durup kendimize şu soruyu sormamız gerekiyor: ABD’nin, AB’nin, tek tek Avrupa ülkelerinin ve Rusya’nın ülkemizle ilgili zamanla değişmeyen politikaları olduğunu görebiliyoruz, peki bizim -onların bu politikalarına benzer- kendimizin yakın ve uzak çevremizle ilgili tutarlı bir politik çizgimiz var mı?
NATO üyesiyiz, ancak NATO ordularını ‘düşman’ olarak tanımlayan S-400 füze savunma sistemini Rusya’dan 2,5 milyar dolar ödeyerek satın aldık.
Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakereleri yürüten bir ülkeyiz, fakat Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi Avrupalı kurumlarla sürtüşme getiren uygulamalarımız var.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(24)Murrat - Biz ne yapıyoruz derken nereye bağlıysan ora hakkında konuşuyorsun galiba s 400 leri neden aldığımızı sağır sultan biliyo sen bilmiyosun konuşma bari
Hoca. - Bakara suresi 11ve12.ayet;Bunlara " Yer yüzünde fesat çıkarmayın"denildiğinde,"Bizancak ıslah edicileriz"derler. İyi bilin ki,onlar bozguncuların ta kendileridir.Fakat farkında değillerdir.Diye Allah o ve onun gibilere Bakara 8.ayetten 16.ayete kadar onlara en güzel cevabı veriyor.
Hoca6060b - Fehmi koru türkiye abd nin emireri olmasını istiyor çünkü kendiside aynı görevi yapıyor
Muhammed Fatih - Fehmi koru'nun bu yazısında açık fetö kokuyor Avrupa Amerika bize s400 vermediği için biz Rusya'dan s 400 aldık hiçbir zaman NATO bizim yanımızda durmadı şuan Ukrayna'nın yanında olmadığı gibi
Bitez yaprak ciğer - Fehmi efendi erdoğana dayamışsın kalemini iyi yazıyon ab 70 yıldır almamış türkiywyide tam ab dağılma noktasına geldikten sonramı alacak hey yavrum hey
Musa Kurtarıcı - Sadece Türkiye değil ki. Hangi ülke düpedüz bir politika izliyor ki? Abd mi Rusya mı? Hepsi zikzaklar çizip duruyor. AVRUPA yıllarca insan hakları evrensel hukuk dedi şimdi ne yapıyor.?
Gülteki̇n - Gavura karışan konusuyo alo alo SAYIN CUMHURBAŞKANIM A SAYGILI OL ADAM TEK BIRAKTILAR RABBİM ERDOĞAN BEYI KORUSUN INSANDA TÜRKIYE SEVGISI OLUR RABBİM N IZNIYLE HERDAİM ERDOĞAN BEY OLCAK INŞAALLAH ISTIYOLAR VATANIM BATIRMAK O ZOR
Tornaci - Kimin ağzıyla neyin peşindesin. Ülkemizde dalga geçer gibi hareket eden abd ve avrupaya kapı kulu mu olacaktık.ulkemizi korumak için her her önlemi alırız.senin efendilerine vermezse rusyadan da cinden de alırız.onemli olan abd ve avrupanin değil bu ülkenin bekaasi.usaklik yapmayı birak
Edocan - Sayın Fehmi koru bu yazılarınızı surıye için niye yazmıyordunuz Afganistan Libya gider müslüman ülkeler için niye yazmadınız girmeyin ne işiniz var oralarda dıyordunuz iki yuzlüsünüz
Muhammet - NATO . müttefiki ülke PKK terör örgütü ne silah desteği sağlıyor yakın zamanda tank verdi yarın f35 verirse onları güllerle mi karsilayalim içimizde sizin gibileri oldukça
Mehmet - Fehmi Koru Pensilvayadan gelen emirle yazıyor. NATO ülkesiyiz de, neden NATO ülkelerinde olan hava savunma sistemini ABD bize vermiyor. Onu da açıklada bilgi sahibi olalım.
Duman - Aynen doğru fehmi bey natodan bahsediyor nato ülkelerinin 40 yıldır pkk yı desteklediğin den bahsetmiyor rusya uçağı düşürüldüğü zaman neden patriotların geri alındığından bahsetmiyor afedersiniz nato üyesiyiz bizi resmen sattılar kimseye güven yok doğru yoldayız kendi silâhımızı üreteceğiz fehmiye rağmen muhalefete rağmen bun başka yolu yok.
Murat Elmas - Hemen suya sabuna dokunmayan Abdullah Gül beyi seçelim dışardan gelen her isteğe evet desin siz ve dış dostlarınız da mutlu mesut yaşar gidersiniz Fehmi Bey nasıl iyi fikir diyimi?
Vejdo - Fehmi bey s400 ne için alındı alındığında siz bu ülkede değiliydiniz sizde bay kemal i aratmiyorsunuz sizede tek tek anlatsinlar
Osman Özdemir - fehmi ağa .sen en son konuşması gereken gerzeklerden birisin.adi fetöcü!
Hsann - Fehmi koru türkiyeyi idare eden yüz kişiden birisidir.
Hamza - Şuan ki politika gayet iyi Suriye'de NATO veya Rusya veya Ukrayna bize destek mı verdi sessiz kalıp işine gücüne baktılar bizimde aynen bunu devam etmemiz gerekir
Ferhatesen - 20 yıldır ikrar olanların 1 tutarlı icraatını söyleyin dişimi kıracağım, varsa yoksa laiklik düşmanlığı, ötekileştirme, yandaş kayırma, liyakatsızlar ordusu kurma ve cumhuriyet deyerlerini har vurup harman savura. Sonuç mu? Ülke ahlaken, ekonomik ve eğitim olarak bitme noktasında. Hayaldi gerçek oldu,,,
Ömer Seki - 80yillik cumhuriyet döneminden daha iyi yönetildiğimiz doğru bu ülke nükleer santralini yapıyor ülke boydan boya cift şerit yollar köprüler viyadükler tüneller şehir hastaneleri kendi 5 adet sondaj gemisiyle petrol gaz arıyor yüz de 10 bile olmayan savunma sanayi yüz de 75lere geldi 2,5milyarlik savunma sistemi almış 2yildir corana illetiyle mücadele ediyor ilaçtır asidir maaşlar kobilere destekler yardımlar yapiyor libyada bu ülke menfaatleri icin calisiyor suriyede ırakta kurulacak terör devletini engeliyor 15tenmuz darbesinin arkasındaki amerika ve avrupa ile mücadele yapıyor bir de içimizdeki değişik kafalarla uğraşıyor daha ne yapasın
Hakan - Laikliğini de al git.
Durunomi - Güzel yazmışsın Fehmi ama sen küçük şeyler bana yeter diyorsun, yedek lastikmiyiz biz her yere uzatalım, bu kaypak zeminde hergün aynı politika yı güdemeyiz
Erenler - sayın fehmi koru tek cıkar yol SAADETPARTİS MİLLİ GÖRÜŞ VE ONUNLA KURULACAK OLAN D/8 PROJESİDİR gerisi boş ve fasafiso
Sobranus - Ne yapması gerekiyor Enver Paşa gibi Rusya topraklarınamı girelim. Suriyede ne işimiz var diyenler konu beyaz rusya yahudileri olunca harekete geçiyor. FETÖ ajanı kriptolar sizi. Sen önce şu 15 temmuza ilgili ne düşündüğünü açık seçik bi yaz da görelim. Hain kriptolar.
Mustafa - Fehmi koru Erdoğan bilseydi senin bu kadar allame olduğunu seni kesin Dışişleri bakanı yapardı.Sen harcanmış bir değersin.
Atmaca53 - İşine bak sen
Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.