Ramazandaki aşırı arzuları istekleri, sınırsız davranma duygularını ramazan törpülüyor. Ramazan da öz bilinç, öz farkındalık kazanma çıkıyor ortaya. Ramazanda onun için Ramazandaki bu öz bilinç için fırsattır, Ramazan bir insanın kendine ayna olma dönemidir, kendisine ayna bulma dönemidir. Ramazan da kişi kendisine aynalama yapabilir. Ramazanda kişi aşırı isteklerini, hırslarını, doyumsuzluklarını sorgulayabilme fırsatı oluşturuyor, Ramazan bir anlam ayı… Ne oluyor? İnsanın dünyaya verdiği anlamı değiştirme ayıdır Ramazan… Hayata verdiği, zamana verdiği, kendisine verdiği anlam değişiyor.
Ramazan ayı müminlerin maneviyatına ve psikolojisine nasıl onarımlar yapar? Yaşadığımız sıkıntılara ilişkin ramazan ayının sunduğu reçeteler nelerdir?
Ramazanın sunduğu reçetelerde bireye sunduğu reçete var, topluma sunduğu reçete var bir de evrensel reçetesi var yani ramazan üç tane önemli reçete sunuyor… Birinci sunduğu reçete bireye nefis terbiyesi için fırsat veriyor yani orada kişi arzu ve dürtülerini terbiye için zaman, ortam ayarları çünkü insanı en çok hata yaptıran duygular nelerdir mesela düşünün… Biri açgözlülüktür, diğeri hırstır diğeri de saygısızlıktır, utanmazlıktır merhametsizliktir. Bu duygular olan insanlar mesela açgözlü olan kişiler böyle muhteris olan kişiler veyahut da sınırlarını, hakkını, hukukunu bilmeyen, sınırsız, sorumsuz olan kişiler yalancıların ve tuzak kurucuların en büyük adaylarıdır… Mesela yalancılar hırslıları ve açgözlüleri avlarlar; para hırsı, mal hırsı, şöhret hırsı çok arzulu olan kişilere bir tezgâh kurarlar sahte pazarlama tekniklerinde ona bir şeyler verirler ve gittikçe verdiklerini alırlar büyütürler bir alırlar iki verirler ona karşı bir şey alır iki misli fiyat verir üç dört defa böyle yaptıktan sonra sahte bir güven oluşturur… Bunu yaptıktan sonra her şeyini alır hiçbir şey vermez. Çiflik bank gibi olayları düşünün orada veriyor veriyor veriyor genelde doyumsuz, açgözlü, beklentisi yüksek olan kişileri tuzağa düşürüyor… Toplumda da böyle insanlar her zaman olur, bir olay olur 20 – 30 sene sonra unutulur. Birileri gelir yine benzer şeyler yapar, ortam değişir, yöntemleri de değiştirirler bu kişiler her zaman aldanmaya hazır kişileri aldatanlar bulunur… İşte bunun Ramazanla ilgisi ne? Ramazandaki aşırı arzuları istekleri, sınırsız davranma duygularını ramazan törpülüyor. Ramazan da öz bilinç, öz farkındalık kazanma çıkıyor ortaya. Ramazanda onun için Ramazandaki bu öz bilinç için fırsattır, Ramazan bir insanın kendine ayna olma dönemidir, kendisine ayna bulma dönemidir. Ramazan da kişi kendisine aynalama yapabilir. Ramazanda kişi aşırı isteklerini, hırslarını, doyumsuzluklarını sorgulayabilme fırsatı oluşturuyor, Ramazan bir anlam ayı… Ne oluyor?
Ramazan insanın dünyaya verdiği anlamı değiştirme ayıdır
İnsanın dünyaya verdiği anlamı değiştirme ayıdır Ramazan… Hayata verdiği, zamana verdiği, kendisine verdiği anlam değişiyor. Mesela hırsızlık olayları Ramazanda %50 azalıyor. Alkolik kişiler %50 alkol kullanmıyor Ramazanda o yüzden Türkiye’de alkol kullananlar bu ayda karaciğer rahatlıyor. Yani Türkiye’de bir şey var alkolün hastalığa dönmesini etkileyen bir şey olmuş Ramazanın yani onun için Ramazan aşırı isteklerin, arzuların, dürtülerin ve doyumsuz, sınırsız davranışlar için kişinin onlara verdiği anlamı değiştirerek sadece dünyasal anlam verdirtiyor. Çünkü insanoğlu ama bunun sadece dünyasal olmadığı ölümden sonra da bir yaşam olduğunu düşündürterek kişiye önceliklerini değiştirme fırsatı veriyor.
Ruhun tekâmülü sevgiyledir
Ramazan onun için bireye faydası önem ve önceliklerini yeniden düzenleme onun için Ramazana biz moratoryum ayı da diyoruz, moratoryum ayı yani mola verme, psikolojik mola verme arzu, dürtü, hırs ve isteklerine mola veriyor dur, düşün, yeniden başla diyor. Hayat sana onun için 12. Ayın yeniden başlaması kişiyi manevi terakkisine, manevi yükselişine sebep oluyor, nefsin makamları aç gözlülükle, istekle yükselir ruhun makamları sevgiyle yükselir. Ruhun tekâmülü sevgiyledir, nefsin tekâmülü somut zevklerle ruhun tekâmülü soyut zevklerledir. Soyut zevklerde nelerdir sevgiyi yönetebilmektir, insanın maddi şeyler değil manevi şeyleri sevebilmemiz için evrensel bir duygu olarak yaşayabilmemiz için yaratıcı ile ilgili gönül bağı kurması için bir fırsat ayı olarak Ramazana bizim kültürümüzde çok büyük anlam yüklenmiş. Türkiye’de kültür değiştirme konusunda projeler, planlar yapıldığı zamanda kültürel değişime en dirençli toplumsal davranış Ramazan olmuş, Ramazan ve bayramlar kültürümüzü değiştirmek isteyen hiç başaramamışlar. Ramazanı ve bayramı değiştirmeyi onun için bunlar kültürümüzün değiştirilmeye çalışıldığı dönemde değişmemiş alandır bunu bilmek gerekiyor çünkü
Türkiye bir dönem kültürel emperyalizmin kurbanı olmuştur
Türkiye bir dönem kültürel emperyalizmin kurbanı olmuştur. Sadece parasal ve maddi emperyalizm değil kültürel emperyalizm de var parasal emperyalizmde ne vardır size vergilerde sömürülür şu anda parasal emperyalizm de ne olmuş uluslararası şirketlere dönüşmüş sömürü aracı bunu da kültürü kullanıyorlar, dünyayı tek kültür yapıp, kültürel davranışı yönetip, dünyayı sömürmeyi kültür yoluyla yapıyorlar. Bizim kültürümüz buna direnmeye çalışıyor, Japon kültürü korumuş, direnmiş kendini, Kore kültürü aynı şekilde korumuş ama biz koruyamamışız onun için biz de neredeyse çocuklarına İngilizce isim verenlere kadar gitmiş yani bu derece kültürel övkünme… Batı kültüründe aşağılık duygusu uyandırmışız biz uyandığı için üstün kültür demişiz batı kültürüne bizimki düşük kültür demişiz ve onlara övkünmeye çalışmışız. Kültürel emperyalizmin nesnesi olmuşuz işte Ramazan da buna direnen bir alandır onun için Ramazan bizim için çok önemlidir dili korumak gibi mesela… Osmanlıca kelimeleri kullanmak dil için çok önemlidir. Bunları kullanabilmek gerekiyor. Ramazanda bizim kültürel köklerimizi sosyal boyutu açısından kültürel köklerimize dönmek için Ramazan çok iyi bir fırsat onun için kültürel köklerimizi reddedenler Ramazana şeker bayramı demişler. Ramazan kelimesini telaffuz etmeden Ramazanı geçirmeye çalışıyorlar fakat enteresan büyük şirketlerde gruplarda bile holdinglerde anket yapılıyor insanların %50’den fazlası Ramazanda oruç tutuyor, tutmak istiyor. Ramazanın başında da sonunda da olsa bir şekil tutmak istiyor onun için bu bizim kültürümüzde korunan bir koddur yaşatmak gerekiyor. Ramazanın sosyal ayağında bu var diğer ayağında insanlar arasındaki iletişimi artıran bir ay, insanın merhamet duygusu yükseliyor.
Koşulsuz seven merhameti. Buna şefkat denir
Ramazan ayı insanlarımızın maneviyatında nasıl bir otokontrol sağlıyor. İbadet yoğun olarak yaşadığımız Ramazan ayının mü’minleri inşa etmesi konusunda neler söylersiniz? İslam coğrafyaları çok sıkıntılı…. “Mü’minler ancak kardeştir” ayeti kerimesinin hikmeti gereği bu coğrafyalarda yaşayan kardeşlerimizi Ramazan ayında hatırlamamız ve gönül köprüleri oluşturmamız adına yapmamız gerekenler nelerdir?
Şimdi iki türlü sevgi var bir koşulsuz seven merhameti buna şefkat denir, bir de koşullu sevgi. Şefkat nesnesi belli sevgidir… Annenin çocuğa sevgisi gibi şartsız, koşulsuz sevgidir. Ramazanda da bu Allah için sevme oluyor. Ramazandaki sevgiye ne ekleniyor, seviyorsun ama Allah için seviyorsun bu durumda bu anlamlı bir sevgi oluyor. Ramazanda şefkattede ne vardır? Yardım etme çabasıyla sevme vardır. Merhamette ne vardır hiç karşılık olmadan sevme vardır. Allah’ın yarattıklarına karşı sevgi gibi rahman ismi gibi rahman isminde ne var büyük merhamet var, insandan insana merhametin karşılı sevgidir, şefkattir aslında güçlü olanın zayıf olana yardım çabası merhamettir. Onun için merhamet kelimesinde hiyerarşi vardır. Merhamet duygusu Allah’a mahsus boyutu fazladır, ilahi merhamet rahmet var. Kuran’ı Kerimde onun için 114 surenin 113’ünde geçer rahman ve rahim diye başlar… Çünkü Kuran’ın esas tanımı rahman diye geçer, Kuran’ın kavramsal analizini yaptığımız zaman en çok vurgulanan kavram rahmet kavramıdır. İkincisi ilahi rıza, üçüncü adalet, dördüncü infak kavramıdır… Ramazandaki Kuran’ı Kerimin daha doğrusu kavramlarına baktığımız zaman bu kavramlar Ramazanda da yükselen kavramlar, Kuran’ın anlamını yaşama ayıdır. Kuran’ı Kerimin anlamını yaşamak içinde Kuran’ı Kerimdeki kavramlarla düşünmek gerekiyor; adalet, infak, paylaşım bu kavramlar Kuran’ın psikolojik çatısını oluşturur. Kuran’ı Kerim bu kavramları çok ön plana çıkarmış çok canlandırmış Ramazan ayında Kuran’ı Kerimdeki bu kavramları canlandırmak için önemli bir fırsat. Ramazan ayında ne var çok zengin olan birisi ne yapıyor ihtiyacımdan fazlasını ihtiyacı olana vermeliyim diyor. Bu infak kavramı aynı zamanda adalet kavramı. Parayı adaletli insan dünyadan misafir olduğunu düşünüyor malın emanetçisi olduğunu düşünüyor. Kiracı olan kimse bu ev benim demez ama emanet der iyi bakar ama emanetçiye karşı da kirasını öder.
Ramazan aslında sosyal bir toplumun yaratıcıya karşı kira ödemesidir
Ramazan aslında sosyal bir toplumun yaratıcıya karşı kira ödemesidir. İyi insan olmak ödediği kiradır, Ramazan ayı bir insanın yaratıya karşı bir nevi onun emanetleri işte sağlığa, maddi imkânlara karşı, dünyadaki birçok fırsatlara karşı şükretmesi için bir fırsattır bu da şükretmek en önemli anlamlardan birisidir zaten. Ölüm ötesi menfaati var insanın aslında iyi kul olmanın, iyi insan olmanın, iyi insan olmanın aslında ölüm ötesi yatırım yapmaktır. Bunlar manevi yatırımlardı manevi ticarettir, hayat sadece dünya hayatından ibaret olmadığına göre çünkü bu artık ölümden sonra bir hayatın olması zorunlu varoluştur. Akıl yürütme yöntemleriyle ölümden sonra varoluş aklın gereğidir onun için haşır ve ahiret kavramı Kuran’da çok geçen kavramlardan birisidir. Hamd kavramı şükretme kavramı diye bu kavramların Ramazanda canlandırılması sosyal anlamdaki bağları güçlendiriyor onun için Ramazanın en önemli şeyi aile içinde, toplum içinde bağları güçlendirir ve kişinin hayatına değer katar.
Ramazan insan hayatına yüksek değerler katan aydır
Onun için Ramazan insanın hayatında yüksek değerler katan bir aydır, bir fırsattır. Çocuklarımıza sosyal yapı içerisinde öğretmemiz lazım yoksa günümüzde dünyacı yetişiyor çocuklarımız. Dünyasalcılık çok fazla sekülerizm, küresel ideoloji olmuş durumda yani her şey dünyadadır, dünyadan sonra başka hayat yoktur, hesap verme yoktur duygusu da yaşatıyor. İnsan, sekülerizm hesap vermeme ideolojisidir, inorganik maddeler yapmıştır yaratıcı olmadığına göre bana hesap veren yoktur, hesap soran yoktur ben kafama göre yaşayabilirim diyor… Ramazanda diyor ki sen kafana göre yaşayamazsın arkadaş, başıboş değilsin, sorumsuz değilsin ölüm gibi bir hakikat var ölümden sonrasına, ölüme açıklama getirmen lazım, ölümden sonrasını anlamlandırman lazım bunu yapamazsan eğer ölümden sonra yaşamı kaybedersin, hesap vermeyi kaybedersin, onun için bunlarda Ramazanın evrensel mesajları oluyor… Ramazanın evrensel mesajları nedir dersek, hayatımıza anlam katması, yaratıcı ile gönül bağı kurabilmektir gönülleri kesrete değil melukuya bağlamaktır… Yani maddi değil ruhani bağlanmaları yöneltmektir, kendini bunlara yöneltebilirse kişi Ramazan ayında çok daha büyük bir anlamın parçası olduğunu hissettiği için iç huzuru yakalar. Anlam arayışı insanda genetik olarak kodlandığı için insan dışında hiçbir canlıda anlam arayışı yoktur; kedinin, köpeğin, atın iç dünyasın baksanız at koşmaya göre mesela köpeğin hayal dünyasında kemik vardır. Kedinin hayal dünyasında et vardır yani onların hayal dünyası anlamlarını oluşturur. İnsanın onun için evrensel mesaj olarak hayatımızın anlam ve amacını yeniden tanzim fırsatı veriyor ve burada önemlilik hiyerarşisinde en tepeye ilahi rızayı koymak ondan sonra vatana karşı hukukumuz, insanlığa karşı hukukumuz, annemize babamıza karşı hukukumuz gelir ama en tepede yaradana karşı hukukumuz vardır. Anlam hiyerarşimizi böyle oluşturmamız lazım.
Ölüm korkusunu gidermek
Eğer böyle oluşturursak biz ölümden sonrasına da anlam kattığımız için ölüm korkusunu, yok oluş korkusunu gidermiş oluruz hem de onsuzluk arzusunu tahmin etmiş oluruz. Çünkü beka arzusu insanda genetik olarak ölümsüzlük arzusu var çünkü insanda saat geni var clock gen diye geçiyor. Saat geni ölümden sonrasını da bu saatin zaman algısı var bir de insanda ikinci bir gen mekân geni var. Uzamsal gen… Diğer canlılar dışında insan geometrik, kavramsal düşünme kodu var bu kodları kullanarak kişi hayatın anlamını arıyor, metabilişsel zihin üstü gen var insanda… Zihin üstü genlere bak birincisi anlam arayışı ile ilgili genler ikincisi zaman kavramı, saat geni için geçerlik var üçünsü ölümle ilgili farkındalık geni var… Dördüncüsü de yeniliği arama geni var… Devamlı yeni deneyimlere açık bu dörtgeni metakoknisyon gen olarak bu genler insanda ölümden sonra anlam arayışı bir yaratıcı var beni görüyor benden ne istiyor acaba diye soruyor. Ben kimim, nereye, niçin yürümeliyim… gibi sorular soruyor. Hayatın anlamı nedir, sonsuzluk nedir, sonsuzluğun anlamı nedir… gibi sorular soruyor bu sorular insanda var sadece onun dışında sonsuzluğu sorgulayan insan yok, zaman kavramını sorgulayan insan yok. 10 sene, 20 sene sonra ne olacağım diye soran canlı yok… Başka onun dışında ama insan kendini insanlık seviyesinin dışına çıkarmak istiyorsa Ramazan bizim için kendimizi hayvansal seviyeden insansal seviyeye çıkarma şansı… Hayvansal seviyede ne vardı; yemek, içmek, üremek… Maslov’un psikososyal ihtiyaçlar piramidi vardır o piramit en tepede yemek içmek üremek geliyor. İkinci sırada güven üçüncü sırada sevmek sevilmek en tepede kendini gerçekleştirmek geliyor… Bu anlam arayışıdır. Kişinin anlam arayışı psikososyal ihtiyaçlar piramidinin en tepesinde vardır. Bu Ramazan ayında bizim istediklerimizi gerçekleştirme, hayatın anlamını sorgulama, varoluşu anlayıp Ramazan onun için böyle sadece yoksulu düşünme sadece nefsi terbiye etme ayı değil, varoluşsal sorgulama ayı hayat neden var ben neden varım; insanlar şu anda namazın nasıl kılınacağını sormuyor neden kılınacağını soruyor. İlmi kelamın topluma anlatılması gerekiyor şu anda…
İlmi kelam nedir? Gazali Hazretleri diyor ki, Havas ilmidir!
Gençler içinde Ramazanın en önemli boyutu mesela ilmi kelam nedir İmam-ı Gazali hazretleri diyor ki havas ilmidir diyor ancak belirli bir seviyeye gelen anlatabilir ama şu anda öyle bir çağa geldik ki biz şu anda Havas’ın soracağı soruları bir lise öğrencisi rahat sorabiliyor… Onun için cevap verilmediği zaman bir genç benim sorularıma cevap veremeyen bir din benim dinim olamaz diyor… Onun için bizim ilmi kelamı gençlere anlatmamız lazım. Ramazan bunu için fırsat. Ramazanı bir anlam ayı bir varoluş ayı olarak açıklarsan kişinin varoluş ile ilgili boyutları felsefe ile İslam felsefesi ile tercüme edeceğimiz ilmi kelam İslam felsefesidir yani bunu gençlere anlatmak için bir fırsat… İslam felsefesi ne ile ilgileniyor varoluşla ilgileniyor, hayatla ilgileniyor, hayatın anlamı nedir bununla ilgileniyor, ölümden sonra yaşam nedir bunula ilgileniyor… Yani böyle aklın sorularına cevap bulandır İslam felsefesi. Onun için biz İslam felsefesini yanlış anlıyorum daha çok açıklamaya ihtiyaç var ilmi kelam olarak geçiyor zaten, gençler için ramazan İslam felsefesinin öne çıkarıldığı, konuşulduğu sorularına cevap bulunduğu bir alan olmalı diye düşünüyorum ben.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.