Ekonomi

Günlük kiralama sektöründen 9 ayda 100 milyar liralık araç yatırımı

Kısa dönem araç kiralama sektörü, yılın ilk dokuz ayında 98,6 milyar liralık araç alımı gerçekleştirdi. Sektörün araç parkı 155 bin 900 adede ulaşırken, doluluk oranı yüzde 82 seviyesine çıktı.

Abone Ol

Tüm Oto Kiralama ve Mobilite Kuruluşları Derneği’nin (TOKKDER) bağımsız araştırma şirketi NielsenIQ iş birliğiyle hazırladığı “Kısa Dönem Araç Kiralama Sektör Raporu”na göre, sektör 2025’in ilk dokuz ayında güçlü bir büyüme sergiledi.

Rapora göre, kısa dönem (günlük) araç kiralama sektörü yılın üçüncü çeyreğinde 42,8 milyar lira, ocak-eylül döneminde ise 98,6 milyar lira tutarında araç yatırımı gerçekleştirdi. Sektörün araç parkı yıl sonunda 155 bin 900 adede ulaşarak geçen yılın 151 binlik seviyesini aştı.

Marka tercihinde Renault yüzde 21,2 payla ilk sırada yer alırken, Fiat yüzde 20,9, Hyundai yüzde 10,6, Peugeot yüzde 8,2 ve Opel yüzde 7,6 pay aldı. Araç parkının yüzde 65,3’ü benzinli, yüzde 26,3’ü dizel, yüzde 5’i hibrit ve yüzde 2,4’ü elektrikli modellerden oluştu.

Sektörde gövde tipine göre en çok tercih edilen modellerin başında sedan (%35,3) gelirken, onu hatchback (%30,4) ve SUV (%26,3) modeller izledi. Otomatik vitesli araçların oranı yüzde 81,3, manuel araçların oranı ise yüzde 18,7 oldu.

Üçüncü çeyrek itibarıyla kiradaki ortalama araç sayısı 127 bin 389, ortalama kontrat süresi ise 8,7 gün olarak kaydedildi. Doluluk oranı ikinci çeyrekteki yüzde 61 seviyesinden yüzde 82’ye yükseldi.

Sektör, üçüncü çeyrek sonunda toplam 32,82 milyar lira vergi ödeyerek ekonomiye önemli bir katkı sağladı.

TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Özarslan Tangün, kısa dönem kiralama sektörünün ekonomiye ve otomotiv sanayisine katkısının her geçen yıl arttığını vurguladı:

“Yılın dokuz ayında 98,6 milyar liralık araç yatırımı, sektörün yalnızca bir hizmet alanı değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir yatırım ekosistemi haline geldiğini gösteriyor.”

Tangün, elektrikli ve hibrit araçların toplam payının %8,4’e ulaşmasının çevreci dönüşüm açısından önemli bir gelişme olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Sektörün istikrarlı büyümesini sürdürmesi için ekonomik istikrar, finansmana erişim kolaylığı ve sürdürülebilir filo yatırımlarını destekleyen politikalar büyük önem taşıyor. Türkiye’nin mobilite vizyonuna katkı sağlamaya kararlılıkla devam edeceğiz.”

Uzun vadede iç turizm ve dış talep artışının sektöre ivme kazandıracağına dikkat çeken Tangün, kısa vadede şirketlerin verimlilik odaklı stratejilerini sürdürmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.