Başbakan Sayın Davutoğlu 1 Kasım 2015 seçimlerinden önce,
İsrail bizim dostumuz değildir. Hatta bir yerlere gönderme yaparak, onun
dostu da dostumuz değildir. diyordu.
Gün geldi AKP sözcüsü Sayın Ömer Çelik, İsrail devleti de,
halkı da bizim dostumuzdur. Diyerek Filistin halkının ciğerine adeta hançer
soktu.
Zamanın Başbakanı Davos ta İsrail Cumhurbaşkanına One
Minute çıkışını yaptı ve vatandaş Sayın Erdoğan ı Davos Fatihi ilan etti. Ve bu durum iç politikada pirim yaparak
AKP nin seçim kazanmasına sebep oldu.
Anlaşılıyor ki Türk toplumu İsrail konusunda çok hassas
ve İsrail dostluğuna çok uzaktır. Bütün bunlara baktığımızda düşünüyorum da,
acaba insanlar mı değişken, olaylar mı çok hızlı değişiyor da bunları bu hale
getirdi! Hemen her konuda söylediklerinin tersini yapıyorlar, sonra da
yanılmışız diyorlar. İşte bu da siyaset cambazlığı oluyor.
Başbakan Sayın Davutoğlu İsrail bizim dostumuz değildir,
dostu da dostumuz değildir derken samimi miydi Samimiydi ise Sayın Ömer Çelik
nasıl oluyor da İsrail devleti de halkı
da bizim dostumuzdur diyebiliyor!
Demek ki Mavi Marmara olayından sonra, bozulduğunu
zannettiğimiz İsrail dostluğu meğer bozulmamış, hatta ticari faaliyetler
artarak devam etmiş!
O zaman Sayın Davutoğlu İsrail bizim dostumuz değildir.
dediğinde samimi değilmiş. Yalan söylemiş. Tamamen iç politikaya yönelik
söylemlermiş bunlar...
Aslında biz bu çelişkileri geçmişte de çok yaşadık.
Örneğin Sayın Ömer Çelik Milli Eğitim Bakanı iken, Görme engellilerden öğretmen
olamaz. Dedi. Daha sonra zamanın Başbakanı Sayın Erdoğan bunun tersine görüş
belirtti ve görme engelinin öğretmen olabileceğini söyledi ve hatta atamalarını
da yaptı. Kamuoyuna, Görme engelliler öğretmen olamaz dediler, biz olur
dedik. diyerek engelliler hususunda da cambazlık örneği verdiler. Olmaz diyen
de sizsiniz, olur diyen de sizsiniz. Dedik. Bu nasıl çelişkili bir durumdur
Hatta Sayın Çelik hususunda da, acaba bu arkadaş zihinsel engelli midir diye
de yorumlar yapmıştık.
Hal böyleyken AKP yetkilileri üzerine basa basa
istikrardan söz ederler ve koalisyonların istikrar getirmeyeceğini söylerlerdi.
Gelin görün ki yukarda örneklerini verdiğimiz konulardaki çelişkiler
istikrarsızlık örneği değil de nedir
Bu yaşananlar da gösteriyor ki o zaman ki yapmış
olduğumuz yorumlar yerinde ve fevkalade de isabetliymiş!.. Bu kadar
çelişkilerle idare edilen bir iktidarın hatta ülkemizin geleceğinin çok
aydınlık olabileceğini düşünmüyorum. Allah akıl, şuur, izan ihsan etsin de bu
çıkmaz durumdan ülkemizi ve milletimizi bir an evvel kurtarsın.